Tarım ve Orman Bakanlığı’nın açıkladığı hileli gıda üreten firmaların sayısı her geçen yıl artarken, yılda bir kez en fazla 22 bin 742 lira ceza ödeyen şirketler, her geçen yıl hileli ürün sayısını artırarak daha fazla kar elde ediyor, halkın sağlığıyla oynuyor.
Gıdada taklit veya tağşiş yapan firmalar, yılda bir kez en fazla 22 bin 742 lira ceza ödeyip, bir sonraki sene hileli üretim yaptıkları marka ve ürün sayısını artırıyor.
Son bir yılda hileli gıda üretimi yapan firma sayısı 173’ten 618’e, hileli ürün sayısı da 282’den 1211’e yükseldi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın açıkladığı hileli gıda üreten firmaların, 2012’den bu yana çoğunlukla aynı firmalar olduğu görülüyor.
Cumhuriyet'ten Gamze Bal'ın haberine göre, bu firmalar, hile yapıldığı tespit edildikten sonra hileye son vermek şöyle dursun, bünyelerine yeni markalar katıp, hile çeşitliliğini artırdılar. Örneğin, 2012’de “Ilgaz Yaylası”, 2014’te de “Lazz Bakkal” markasıyla hileli peynir üreten Afyonlu Mutlu Tolga firması, 2018’de marka sayısını 3’e, hileli ürün sayısını 4’e çıkardı. Aynı firma, 2019’da toplam 6 markada hile yaptı. Hileli ürün sayısını da 43’e yükseltti.
İSİM DEĞİŞTİRİYORLAR
Aynı şekilde, 2016’da Oba ve Emmoğlu markalarıyla 6 parti üründe hile yapan Konya merkezli Demircioğlu Süt ve Süt Ürünleri firması da 2018’de 9 üründe hile yaparken, 2019’da 23’e çıkardı. Bu süreçte bünyesine Kaymakçı, Özlü, Özlü Emre Demirci, Asyalı ve Molla Mehmetoğlu isimlerinde 5 yeni marka daha ekledi.
2014’te “İtimat İhsan Koçkan” markalı sucukta kanatlı eti kullanan Afyonlu Zeka Sucukları Et ve Et Ürünleri firması ise, 2019’da aynı hilesine “Yavuz-oğlu” markasıyla devam etti. Bitkisel yağ grubunda da, 2014’te “Selin” markasıyla hileli zeytinyağı ürettiği tespit edilen İzmir merkezli Güney Tüketim Malları isimli firma, 2018’de marka adını değiştirdi. Bu kez “Ege Selin” markasıyla hileli ayçiçeği yağı sattı. 2019’da ise tekrar “Selin” markasıyla hileli ayçiçek yağı satmayı sürdürüyor. Bu firma ayrıca, 2019’da ‘Sığla’ isimli yeni markasıyla “Naturel Birinci Zeytinyağı” ürününde de hile yapmaya devam ediyor.
KANSER YAPIP ÖLDÜREBİLİR
Gıdada taklit veya tağşiş teşhir edilirken, mikotoksinler ya da pestisit kalıntılarının hiçbir şekilde açıklanmadığına dikkat çeken Gıda Mühendisi Bülent Şık, “Kurutulmuş meyve ve sebzede kullanılan mikotoksinler doğrudan kanser yapabilir. Çikolata, bal ve meyve aromalı gazlı içeceğe katılan uyarıcı maddeler ise ölüme sebebiyet verebilir” dedi.
Kamusal çalışmalarda hangi analizlerin yapıldığına ilişkin ciddi boşluklar olduğunun altını çizen Şık, “Mesele yalnızca taklit veya tağşiş değil. Kaldı ki bunların teşhiri de hiçbir işe yaramıyor. Asıl önemli olanlardan bazıları, örneğin, ayçiçek yağına ya da zeytinyağına katılan tohum yağı kolza, erüsik asit içerir. Bu asit de çeşitli sağlık sorunlarına yol açar. Kolza değil de kanola kullanıldıysa da yine ciddi bir sorun. Çünkü dünyada üretilen kanola yağlarının büyük bir kısmı GDO’lu. Bu kez de bunların ithal edilip edilmediği sorusu akla gelir. Bu ayrıntılar bakanlığın yapmış olduğu firma teşhiri listesinde yer almıyor” diye konuştu.
YILLARDIR HİLELİ ÜRETİM YAPANLAR:
Et, süt, bitkisel yağ ve balda yıllardır hileli üretim yapmaya devam eden firmalardan bazıları şu şekilde: Afyonlu Zafer Sucukları Entegre Et Tesisleri, İstanbul Bahçelievler’deki Yaylam Et, Kayserili ASM Et ve Et Ürünleri, İzmirli Ya- Bo Boya Kimya, Hataylı Simay Yağ ve Çay Tic., Kahramanmaraşlı Aksu Çırçır Prese Yağ İplik, Manisalı Hünkar Zeytincilik Toprak Mahsulleri, Manisalı Anatolia Zeytin ve Zeytiyağı, İzmirli Emre Süt ve Süt Ürünleri, İzmirli Çeşme Süt ve Tarım Ür. San., Konyalı Demircioğlu Süt ve Süt Ürünleri, Ankaralı Hünkar Bal.