Hamas sözcüsünden can alıcı soru

Hamas sözcüsünden can alıcı soru
Hamas'ın sözcülerinden Sami Ebu Zühri, İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin açıklamalarına değinerek İsrail'in cevap veremeyeceği zor soruyu sordu.
Hamas'ın sözcülerinden Sami Ebu Zühri, İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin, İsrail'in ahlaklı olduğundan söz ettiğini belirterek, ''Kadın ve çocukları öldüren, etleri kemiklerinden ayıran yasak silahlar kullanmak ahlaksa bir de ahlaksız olsalar ne yapacaklardı'' dedi. Zühri, İstanbul Topkapı Eresin Otel'de düzenlenen basın toplantısında, Gazze'ye yapılan saldırıların arka planı hakkında Türkiye ve dünya kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla Türkiye'de bulunduğunu söyledi. Hamas seçimleri kazandıktan sonra İsrail'in saldırılarının arttığını, bugün Gazze'de yaşananların Hamas'a karşı bir komplo olduğunu belirten Zühri, Hamas hareketinin, "İsrail'in işgaline karşı taviz vermeyi reddeden Filistin halkının öz direnişini korumak için çalıştığını'' ifade etti. Zühri, İsrail'in, Filistin'deki bir takım gruplar ve bazı Arap ülkeleriyle birlikte Hamas'ı ortadan kaldırmayı istediğini, bunun Hamas'a karşı siyasi bir savaş olduğunu kaydetti. Gazze'de sivil ve suçsuz insanlara karşı savaş yürütüldüğünü belirten Zühri, ''Bize ateşkesi sürdürebilirsiniz diyorlar. Gazze'deki ateşkes Filistin halkına bir fayda sağlamadı. 'Ambargo kalkacak, her türlü insan dolaşımı serbest olacak' dediler, ancak bunların hiçbiri olmadı. Ateşkesten önce kesilmeyen elektrik ateşkes döneminde kesildi'' diye konuştu. Zühri, ''Ateşkesi biz bitirmedik Aralık ayında doğal süresi içinde bitti. Hamas'ın yaptığı, yeni bir ateşkes sürecini onaylamamak oldu. Çünkü İsrail hiçbir sözünü tutmamıştır'' dedi. Ateşkes sürecini uzatsalar bile bu saldırılarla karşı karşıya kalacaklarını söyleyen Zühri, İsrail güçlerinin direnişi kırmayı, Hamas'ı yok etmeyi istediğini ifade etti. ''Siz Filistin halkının ölüsü üzerinden kumar oynuyorsunuz'' suçlamasının kendilerine yöneltildiğini kaydeden Zühri, ''Hiçbir özgürlük bedelsiz olmaz. Filistin halkını kurtaracak olan direniştir'' diye konuştu. GAZZE'DE KULLANILAN SİLAHLAR İsrail'in Gazze saldırılarında uluslararası alanda yasak olan silahlar kullandığını da söyleyen Zühri, bombalanan bir binada ölen 3 kişinin etlerinin kemiklerinden ayrılmış bir şekilde bulunduğunu belirtti. Zühri, ''Bugün Livni, İsrail'in ahlaklı olduğundan bahsediyor. Kadın ve çocukları öldüren, etleri kemiklerinden ayıran yasak silahlar kullanmak ahlaksa bir de ahlaksız olsalar ne yapacaklardı'' dedi. Zühri sözlerini şöyle sürdürdü: ''Başka bir devlet olsa haritadan silinmişti. Askeri bir yer yok Gazze'de. Gazze halkı, evet azap çekiyor, haykırıyor, bağırıyor, ama 'asla teslim olmayacağız' diyor. İrademizi, azmimizi öldüremezler. Bu sefer topraklarımızdan çıkmayacağız. Gazze'yi terk etmeyeceğiz. On binlerce asker Gazze'yi son model tanklarla, Amerikan savaş uçaklarıyla işgal ediyor. Ancak birkaç direnişçiye karşı aciz kaldılar. Bebek ve kadınların, sivillerin öldürülmesi işgalin direnişe karşı aczinin göstergesidir. İsrail aczini bebek ve çocuklar üzerinden çıkarmaya çalışıyor.'' TÜRKİYE'NİN ÇABALARI Sami Ebu Zühri, Türkiye'nin bölgede yürüttüğü barış çabalarına da dikkati çekerek, şunları kaydetti: ''Türk halkına ve hükümetine Gazze halkının sevgi ve saygılarını, teşekkürlerini iletmek istiyorum. Türkiye resmi düzeyde de çok onurlu bir duruş sergilemiştir. Gazze halkı 'Eğer Türkiye Gazze sınırında olsaydı böyle sıkıntı yaşanmazdı' diyor. Bu dava insanlık davasıdır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, birçok Arap liderinin göremediği gerçekleri görmüştür. Türkiye'nin oynadığı role ehemmiyet veriyor, bu rolünün artmasını istiyoruz. Türkiye adaletli bir çaba gösteriyor. Başarıya ulaşmasını istiyoruz. Türkler Müslüman bir halk olduğu için Filistinli Müslümanları anlıyor. Biz tarihi unutmuş değiliz. Geçmişte bu devletin bir parçası olduğumuzu biliyoruz. Türkiye sorumluluklarını yerine getirmiş ve birçok Arap devletinin yapamadığını yapmıştır.'' Zühri, derhal ateşkesin sağlanması, işgal güçlerinin çekilmesi, ambargonun kalkması ve sınırların açılması taleplerini net bir şekilde ifade ettiklerini, bu şartlar sağlanmadıkça direnişin devam edeceğini vurguladı. Kahire'de önlerine bir kağıt konularak imzalamalarının istendiğini belirten Zühri, Kahire'de bir diyaloğun olmadığını, tartışmalarına müsaade edilmediğini iddia etti. AYRILIK İKİ PROJE ARASINDA Filistin'in içinde ayrılığın söz konusu olduğunu dile getiren Zühri, ''Filistindeki bu ayrılık Hamas ve El Fetih arasında değil. Bu ayrılık iki proje arasındaki ayrılık. Birincisi direnişi öngören, diğeri işgalin devamını öngören bir taviz verme projesi'' diye konuştu. ABD, Siyonistler ve bir takım Arap ülkelerinin bu projeleri desteklediğini, Filistin'in varlığının istenmediğini dile getiren Zühri, Arap ülkelerinin de El Fetih ile Hamas arasındaki barışı istemediklerini, bu ayrılığı körüklemeye çalıştıklarını ileri sürdü. ABD'in bu savaşa ortak olduğunu, uçakları, silahları ve siyasi desteği ile İsrail'in yanında olduğunu belirten Zühri, ''Olmert'ten önce Bush'u savaş suçlusu ilan ediyorum. (BM Genel Sekreteri) Ban Ki-mun'un savaş suçlusu kabul edilmesini istiyorum. Biz bir BM binasına yanlışlıkla ateş açmış olsaydık bütün dünya ayağa kalkardı'' diye konuştu. ULUSLARARASI SİLAHLI GÜÇ İSTEMİYORUZ Uluslararası gözlemcilerin Refah sınır kapısında bulunmasına bir engel çıkarmayacaklarını, ancak ''silahlı bir gücün'' Gazze sınırları içinde olmasını asla kabul etmeyeceklerini kaydeden Zühri, ''Gazze'de uluslararası silahlı güç istemiyoruz. Tüm uluslararası güçlere işgal olarak bakacağımızı belirtmek istiyorum'' dedi. Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Sami Ebu Zühri, ''Türk askerlerinin BM Barış gücü bünyesinde Gazze'de bulunmasının kendileri için ne ifade edeceğinin'' sorulması üzerine, Türk halkından beklentilerinin, insani yardımlarını devam ettirmesi olduğunu söyledi. Zühri, yardımların siyasi ayrım yapılmadan ihtiyaca göre Gazze halkına ulaştırıldığını bildirdi. İSRAİL'İN GAZZE'DEKİ KAYIPLARI Zühri, ''Tel El Hava saldırısı ile Gazze'nin merkezine girilmek istenip istenmediği, saldırıların ve direnişin geleceğine ilişkin'' soruya karşılık, ''İsrail ne kadar içeri girerse daha fazla bedel ödeyecek. Savaş bittiğinde siyonist kayıplar Hamas'ın kayıplarından daha fazla olacak. Şu ana kadar 50 işgal gücü askeri öldü, 500 kadar yaralıları var'' iddiasında bulundu. Zühri, ''Hizbullah ile direnişe katılmaları konusunda bir görüşmelerinin olup olmadığı, El Aksa Tugayları gibi gruplardan destek alıp almadıkları'' yönündeki soru üzerine, ''Bizler bölgede bütün güçlerle ilişki içerisindeyiz. Ancak etkilerinin olup olmayacağını kendileri bilir. El Aksa Tugayları ve diğer güçlere gelince işgale karşı bütün gruplar direniş içerisindedir'' dedi.
17 Ocak 2009 17:51
DİĞER HABERLER