Havuz'da 'kontrollü darbe' kavgası

15 Temmuz darbe girişimi hakkında bazı soruları köşesine taşıyan Ahmet Taşgetiren'e aynı gazetenin yazarı Ahmet Kekeç'ten yanıt geldi.
Star gazetesi, geçtiğimiz günlerde Ethem Sancak'tan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'gönüllü fedaisi' Hasan Yeşildağ'ın kardeşi Zeki Yeşildağ'a geçmişti. Ancak gazete içinde Ethem Sancak'ın patronluğu döneminde süren Ahmet Taşgetiren-Ahmet Kekeç gerginliği yeni patron döneminde de artarak devam ediyor. 

Geçtiğimiz günlerde Zafer Çağlayan hakkındaki iddialar için 'Zafer Çağlayan'ın kol saati içimize sinmiyor' yazdığı için karşı karşıya gelen iki yazar arasındaki gerginliğin son nedeni ise Ahmet Taşgetiren'in 15 Temmuz darbe girişimi hakkında cevap bekleyen bazı soruları köşesine taşıması.

Taşgetiren dükü yazısında 15 Temmuz darbe girişimi sanıklarından Eski Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'in yargılama sırasında söylediği “Görünmeyen kralın emriyle ben darbe yaptım. Bana emri veren adamın makamına güvendim." sözlerine gönderme yaparak "Acaba devlet “Kral”ı biliyor mu? Şayet “Kral” biliniyorsa, tabii hemen ardından “Neden o kişi ve “gölgede olanlar” dava konusu olmadı?” gibi soruların gündeme geleceğini yazdı.

 KEKEÇ'TEN TEPKİ: KONTROLLÜ DARBE DİYECEK DE DİYEMİYOR MU?

Ahmet Taşgetiren'in bu yazısında yanıt ise bugün aynı gazetenin yazarlarından Ahmet Kekeç'ten geldi. Sık sık Cemaat mensuplarını savunan duygusal yazılar yazmakla suçlayan Kekeç, Taşgetiren'in 15 Temmuz darbe girişimi hakkında aralarında darbe sanıklarının da olduğu kimi isimlerin ve iddianamelerde geçen çelişkileri dile getirmesine tepki gösterdi.

 Kekeç, Taşgetiren'in 'Kontrollü darbe' demek istediğini ancak diyemediğini iddia ettiği yazının ilgili bölümü şöyle:

Dünkü yazısında da, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a suikast tertiplemekle suçlanan Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş’in mahkemede verdiği ifadeleri ele almış.

Sönmezateş, “henüz ortaya çıkmayan, darbe emrini veren bir Kral’dan söz ediyor”muş... (Bu Kral, Fetullah Gülen’den ayrı bir kişilik.) Üzerinde durulması kaçınılmaz iddialarmış bunlar... 15 Temmuz trafiğinin netleşmesi denilen konunun bir boyutu da buymuş.

Star yazarı, “okuyorum” dediği iddianamelere bakma gereği duymuyor ama savunma stratejisini “yalan” ve “tezvirat” üzerine kurmuş F... sanıklarının ifadelerine, “üzerinde durulması kaçınılmaz iddialar bunlar” muamelesi yapmaktan geri durmuyor.

Biraz da kendisi anlatsın: “Acaba devlet ‘Kral’ı biliyor mu? Şayet ‘Kral’ biliniyorsa, tabii hemen ardından 'Neden o kişi ve gölgede olanlar dava konusu olmadı?’ diye başlayan başka sorular sökün edecektir. Eğer ‘Gölgede’ kalan birileri varsa ve onlar bir şekilde darbe sürecinde yol almışlarsa, darbe damarı henüz kurutulmamış demektir. Sönmezateş'in sözleri, darbe girişiminde F...'den başka unsurların da bulunduğunu düşündürmektedir. / Son söz: Gün ‘Kralı arama’ günü.”

 Star yazarı bu işi neden bu kadar ciddiye aldı?

 Ciddiye alması gerekli konular (örneğin iddianameler) ortada dururken, neden “Kral kim?” diye nafile bir sorunun peşine düştü?

 Her işi halletti, şimdi de Kralı mı arıyor?

 Kral, belli ki, savunma stratejisinin bir parçası.

 Kral bulunmadığı sürece, F...’nün “kontrollü darbe” iddiası geçerliliğini koruyacak.

 Star yazarı ne demeye çalışıyor da, diyemiyor?
15 Eylül 2017 19:32
DİĞER HABERLER