HDP'li Başkan Kaya: 'Paralel yapının kumpası' olarak niteleyenler, bizzat o kumpası kurdu

Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Bekir Kaya, kendisi hakkında verilen 15 yıl hapis cezasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Kaya, "Geçmişte yargılandığımız davaları 'paralel yapının kumpası' olarak niteleyenlerin, bizzat o kumpası kurdukları açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bugün bizlere verilen cezalar bu kumpasın kimler tarafından kurulduğunu da en iyi anlatan fotoğraftır." dedi.

KCK'ya yönelik 7 Haziran 2012'de düzenlenen operasyonun ardından 'Terör örgütüne üye olmak' suçlaması ile tutuklanan ve daha sonra tutuksuz yargılanan Van'ın HDP'li Belediye Başkanı Bekir Kaya ile 12 sanık hakkındaki dava bugün sonuçlandı. Kaya ile HDP PM üyesi Cüneyt Caniş'e, 'Örgüt üyesi olmak' iddiasıyla 15'er yıl hapis cezası verildi. Tutuksuz yargılanan diğer 12 siyasetçi ise 7 ila 12 yıl arasında değişen hapis cezaları ile cezalandırıldı.

Mahkeme kararından sonra Eş Başkan Kaya, Facebook hesabından yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi: "2009 ve sonrasında gelişen yıllarda KCK adı altında seçilmişlerimize ve halkımıza dönük geliştirilen soykırım operasyonları kapsamında 2012 yılında 12 arkadaşımla birlikte 'Toplumsal barışı bozduğumuz' gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine konulduk. Yaklaşık bir yıl süren tutukluluğun ardından mahkeme savcısı tahliye talebinde; 'Şiddet ortamının ortadan kalktığını ve sürdürülen müzakere sürecine katkı olur' diyerek ben ve arkadaşlarımı tahliye etti. Tüm yaşanan KCK tutuklamalarında olduğu gibi, bizim yargılandığımız dava dosyası da tarihin en büyük hukuksuzlukları ile doldurularak, biz Kürt siyasetçilerine karşı adeta bir 'Düşman hukuku' uygulandı. Ancak gel gör ki, bizi hükümetin talimatıyla esir alan mahkeme, yine hükümetin talimatıyla serbest bıraktırdı. Cumhuriyet tarihi boyunca Kürtlerin yargılanması için siyasal mahkemeler kuran zihniyet, bugün de aynı yaklaşımını sürdürerek devam ettiriyor. KCK kapsamında 2009'dan beridir yapılan yargılamalar da bunun en iyi örneğidir. Geçmişte yargılandığımız davaları 'paralel yapının kumpası' olarak niteleyenlerin bizzat o kumpası kurdukları açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bugün bizlere verilen cezalar bu kumpasın kimler tarafından kurulduğunu da en iyi anlatan fotoğraftır.

Şunun bilinmesini isterim ki; bizlere ne ceza verilirse verilsin, ben ve arkadaşlarım, halkımızın önümüze koyduğu haklı ve meşru davasından asla geri adım atmadık, atmayacağız. Bizim ceza almamız; her gün sokak ortasında katledilen hiçbir gencimizin canından, cenazesi bir hafta boyunca sokak ortasında kalan Taybet ananın bize verdiği acıdan, dondurucuda bekletilen Miray'ın acısından asla ve asla daha üzücü değildir, asla da olmayacaktır. Dahası; bizim hakkımızda verilen cezaların, yaşanan bu katliamların yanında konuşuluyor olması bile bizleri derinden üzecektir.

Sonuç olarak, ne cezalar verilirse verilsin, hangi hukuk uygulanırsa uygulansın halkımızın özgürlük mücadelesinin arkasında olacağımızı belirtiyor, halkımızın haklı mücadelesinden zaferle çıkacağına inanıyoruz. Biz haklıyız ve mutlaka kazanacağız…" CİHAN
04 Ocak 2016 21:48
DİĞER HABERLER