Her mü’min için istenen, dilenen hedef olmalı

Fethullah Gülen Hocaefendi Bamteli sohbetinde Hizmet Gönüllülerine önemli ölçüler verdi...
Fethullah Gülen Hocaefendi Bamteli sohbetinde şunları söyledi: 

Din, mahiyet-i nefsü’l-emriyesine uygun, bütün müspet şeyleri câmî, menfi şeylere de mâni mübarek bir sistemin unvanıdır. “Evâmiri câmi, nevâhiyi nâfiy” (bütün kaide ve emirleri mahiyetinde toplayan, yasak edilmiş şeylerin hepsini de uzaklaştırıp çerçeve dışı bırakan) mübarek bir sistemin unvanıdır, “din” dediğimiz o şey. Dinin yaşanmasına, hayata hayat kılınmasına “diyanet” denir. “Onu yaşıyorum!” diyerek -esasen- onun adına yanlış şeyler ortaya koyma ameliyesine de “dinâyet” denir; bu, “denâet”ten gelir, dolayısıyla o işi o şekilde temsil eden insanlara da “denî” denir, “aşağılık mahlûklar” denir.

Kitâbü’l-Fiten ve’l-Melâhim’de de ifade buyrulduğu gibi, deccallar çıkar, peşi peşine Süfyânlar çıkar; birinin bıraktığı bir şeyi, bir başkası devam ettirir ama her biri şartlar ve konjonktür, hangi argümanları kullanmayı gerektiriyorsa, onu kullanır. Biri birilerine sırtını verdiğinden dolayı -diyelim- onlar tamamen “Din yok!” falan der; o argümanı kullanır. Millet azıcık dine yöneldiğinde ise, şeytan (aleyhilla’ne) bu defa o dini argümanları kullanabilecek Süfyânlar türetir/üretir. Onlar, şeytanın türetmeleri/üretmeleridir, en azından duyguları ve düşünceleri itibarıyla… Kim bilir, belki analarının karnında da… Hadis-i şerifin ifade buyurduğu gibi, “Dünyaya gelen her çocuğu, şeytan, sıvazlar!” “Benden ol! Bana biat et!” falan der. Biat var ya!.. Hani, biat etmeyince, “Karşı çıkıyorlar, ezilmeliler!..” diyorlar. Evet, şeytan “Bana biat et!” falan der. Onlar da doğup geliştikleri zaman, o gün almış oldukları o aşının tesiriyle, rehberlerine muhalefet etmeden, aynısını yaparlar.
22 Aralık 2017 04:07
DİĞER HABERLER