Türkiye birkaç yıl önce 61 milyar dolar Amerikan tahviline sahipti. 18 aylık dönemde söz konusu tahvillerin tamamı satıldı. Ancak ne Hazine'nin hesaplarında ne de Merkez Bankası'nda tahvil satışından elde edilen geliri teyit eden bir veriye rastlandı. Samanyoluhaber ekonomi yazarı Gölge Bankacı kimsenin soramadığı o soruyu soruyor: PARALAR NEREDE?
61 milyar dolar nereye gitti?
GÖLGE BANKACI
Türkiye’nin resmi rakamlarında rastlayamadığım bir veri var ki bunun demokratik bir ülkede izah edilecek bir tarafı yok.
Türkiye de Çin ve Japonya gibi Amerika Birleşik Devletleri (ABD) hazinesi tarafından ihraç edilmiş tahvillerden satın alan devletler arasındaydı.
2017 yılı aralık ayı itibarıyla Türkiye’nin elinde 53 milyar dolar tutarında ABD tahvili bulunuyordu. Türkiye’nin ABD tahvili tutarı 2015’te 61 milyar dolara kadar yükselmişti.
TÜRKİYE 2018’DE ELDEN ÇIKARMAYA BAŞLADI
2018 başından itibaren bu tahviller hızla elde çıkarılmaya başlandı. 2018’in ilk yarısında eldeki tahvil tutarı yüzde 45 azalarak 28,8 milyar dolara indi.
11 Haziran 2019 tarihi itibarıyla ABD hazine tahvili portföyünün tamamına yakını satıldı. Hazine tahvil satışına dair ne Merkez Bankası (TCMB) ne de Hazine beyanda bulundu.
18 aylık dönemde 53 milyar dolar tutarında ABD tahvilinin satıldığından veri ajansı Bloomberg sayesinde haberdar oluyoruz. Bloomberg de ABD Hazine Bakanlığı verilerini derlemiş.
O HALDE TAHVİLLERDEN GELEN PARA NEREYE GİTTİ?
Madem son 18 aylık dönemde ABD tahvillerini sattık bu para nereye gitti? Ya Hazine’nin Merkez Bankası nezdindeki hesaplarında ya da merkezi idare bütçesinde görünmesi gereken para kayıp!
Rezervlerdeki düşüşten daha fazla ABD tahvili sattığımıza göre para ne oldu? Para hakikaten kayıp!
Kayıp diyorum, çünkü TCMB brüt ve net rezervleri 2018 yılında bugünkü seviyenin üzerindeydi. 2018 yılında brüt rezervler altın dahil 94 ila 104 milyar dolar arasında seyretti. Halihazırda brüt rezervler altın dahil 91 milyar dolar.
Türkiye ve Rusya elindeki ABD tahvillerini en hızlı eriten iki ülke olarak dikkati çekti.
DÖVİZ REZERVLERİ DE TEYİT ETMİYOR
Net rezervlere gelince swap (dolar-TL takası) işlemlerinden alınan 11 milyar dolar hariç tutulduğunda net rezerv bakiyesi 10 milyar doların altında. Hazine’nin hesabında da 7-8 milyar TL nakiti olduğuna göre rakamlar örtüşmüyor.
61 milyar dolar, bugünkü kur üzerinden 353 milyar TL nereye gitti?
Devlete ait bir para buharlaşamayacağına göre piyasada çok konuşulan ve benim daha önce dikkat çektiğim “Ankara’da çok gizli altın hazırlığı” için kullanılmış olmalı.
Rus hava savunma sistemi S-400 teslim alındığında Amerika’nın müeyyide kararı alacağı dünden belliydi. Daha şimdiden Amerika’da F-35 taarruz uçakları için talim gören pilotların kursu sona erdirildi.
TÜRKİYE, AMERİKA'YA KARŞI AYAKTA KALAMAZ
Hasımlara Karşı Müeyyidelerle Mücadele Kanunu (CAATSA) Türkiye için de uygulanırsa ortalık toz duman olur. Türkiye ekonomik krizle boğuşurken ABD’nin mali ve askeri müeyyidelerine karşı mukavemet edemez.
SARAY’A “ALTIN YIĞALIM” TEKLİFİ
Ankara’da bir grup müeyyidelere karşı altın yığınağı yapılmasını tavsiye etmişti. Saray da bu teklifi ciddiye almış ve bununla alakalı Berat Albayrak başkanlığında bir heyet de tanzim edilmişti.
ABD tahvillerini elden çıkarıp yerine altın alındıysa bunların da Merkez Bankası kayıtlarında görünmesi lazımdı. Fakat altın rezervleri geçen sene ile hemen hemen aynı.
TCMB’nin senelerdir biriktirdiği altın tutarı sadece 11-12 milyar dolar. Bu kadarcık bir rakamla Amerika ile ekonomik bir savaşa girmek akla ziyan bir karar olur. İki saatte teslim bayrağını çekmek mecburiyetinde kalırız.
ALMANIN DA SATMANIN DA SİYASİ BİR MESAJI VARDIR
Elimizde ABD tahvili de kalmadığına göre piyasaların böyle bir savaşta kimin tarafında saf tutacağını söylememe lüzum var mı?
Türkiye gibi döviz açığı alan ekonomilerin ABD tahvili almasının en önemli sebebi nakite sıkışıldığında en hızlı şekilde satılıp uluslararası piyasadan para bulma imkânı vermiş olmasıdır.
Siyasi bir mesajı da vardır bu yatırımın. Amerika’ya ve Amerikan sermayesinin hâkim olduğu piyasalara yakın durma mesajıdır aynı zamanda.
ABD tahvil portföyündeki düşüş devlete ait hesaplarda artış olarak karşımıza çıkmalıydı. Böyle olmadığına göre 61 milyar dolar hükümet tarafından bütçe açığını kapatmak için kullanılmış da olabilir.
BU KADAR PARA BAVULLA GETİRİLEMEZ
Gelin görün ki bu kadar yüksek bir tutarın iç piyasaya bavulla girmesi imkânsız.
Zaten böyle bir para piyasaya girseydi bütün sektörler krizde olsa perakende, inşaat ve otomotiv krize girmezdi. Satış rekorları kırılırdı üç sektörde.
Külçe altın olarak yurt dışında bir yerlerde muhafaza ediliyor da olabilir. Her halükârda devletin şeffaf olması gereken bir mevzunun üzerinde sis bulutu var.
TÜRKİYE VE RUSYA TAHVİLDE DE AYNI ÇİZGİDE
Bu arada Türkiye’nin ABD’yi karşı alma pahasına yakınlaştığı Rusya da Amerikan tahvillerini satıyor.
Rusya, 2017 yılı aralık ayında 102,2 milyar dolar olan ABD tahvil portföyünü 5 milyar dolara indirdi.
Bu da gösteriyor ki 67 senedir Kuzey Atlantik Paktı’na (NATO) üye olan Türkiye askeri konuların yanında ekonomik kararlarında da Rusya’ya paralel adımlar atıyor.
HANGİ ÜLKENİN ELİNDE NE KADAR ABD TAHVİLİ VAR?*
ÜLKE ADI TUTAR
1.Çin 1,2 trilyon dolar
2.Japonya 1,03 trilyon dolar
3.Brezilya 300 milyar dolar
4.Birleşik Krallık 274 milyar dolar
5.İsviçre 236 milyar dolar
6.Lüksemburg 220 milyar dolar
7.Cayman Adaları 197 milyar dolar
8.Hong Kong 196 milyar dolar
9.Suudi Arabistan 165 milyar dolar
(*) ABD Hazine Bakanlığı verilerine göre.
----------------------------------------