Hocaefendi'ye atılan Mehdilik iftirasını böyle değerlendirdiler

Hocaefendi'ye atılan Mehdilik iftirasını böyle değerlendirdiler
Mehtap Televizyonu'nda yayınlanan Algılar ve Gerçekler programı, toplumda oluşturulan yanlış algıları düzeltmeye devam ediyor.

FETHULLAH GÜLEN HOCAEFENDİ KENDİNİ MEHDİ GİBİ Mİ GÖRÜYOR?

Algılar ve Gerçekler’de İlahiyatçı  Ö. Faruk Şentürk ve Dr. Ergun Çapan, Fethullah Gülen Hocaefendi kendini Mehdi gibi mi görüyor? sorusu çerçevesinde İslam’da Mehdilik ve Gerçekler konusunu mercek altına aldılar.  

“BAZI ŞEYLER TEKLİF EDİLİNCE Mİ BU YALANLAR ÜRETİLDİ?”

Algılar ve Gerçeklerde Yrd. Doç. Dr. Ergun Çapan, Birilerinin oluşturmaya çalıştığı algı gereği Fethullah Gülen Hocaefendi’ye atfedilen “Allah kainatı Peyamberimiz için yarattı, benim için devam ettiriyor” iddiasının tamamen bir yalan ve iftira olduğunu ifade etti.  Günümüzde yalan ve iftiranın havada uçuştuğunu ve bunun yapanların da Müslümanlığı kimseye bırakmadığını söyledi. Çapan, Peygamberimizin (s.a.s.) “yalan söylemenin ve yalancı şahitlik yapmanın şirke denk tutulduğunu” belirttiğini söyledi. Bir insan hakkında hüküm vermek için o insanın eserlerine bakmak gerektiğini, Hocaefendi’nin hayatının milletin içinde geçmiş bir insan olduğunu, pek çok konuşmasının kaydedildiğini, art niyetli insanların Hocaefendi'nin yazı ve konuşmalarında bu yönde bir şey bulamadıklarını vurguladı. 

Yrd. Doç. Dr. Ergun Çapan, bu iddianın bir zamanlar Hocaefendi’nin yanında bulunan, sonra çekip gitmiş, 15-20 yıldır Hocaefendiyle görüşmeyen birinin ortaya attığı bir yalan olduğunu söyledi. “Madem böyle bir şey vardı, niye bugüne kadar konuşmadı” diyen Yrd. Doç. Dr. Çapan, “yoksa bazı şeyler teklif edilince mi bu gibi yalanlar üretildi” diye sordu. 

“MESİHLİK İDDİASI KÜFÜR, MEHDİLİK İDDİASI İSE BİR DALÂLETTİR”

Aynı zamanda Fethullah Gülen Hocaefendi’nin talebesi de olan Yrd. Doç. Dr. Ergun Çapan, Hocaefendi’nin hayatında tevazu, mahviyet ve hacaletin esas olduğunu,  sürekli düz kulluğa vurgu yaptığını ifade etti. Pek çok eserinde de Hocaefendi’nin “Mesih Hz. İsa’nın bir peygamber olduğunu, Mesihlik iddiasının küfür olduğunu, Mehdilik iddiasının da bir dalalet olduğunu” belirttiğini söyledi. Eserlerine bakıldığında Hocaefendi kadar tevazua, hacalete, kendini sıfırlamaya, düz kulluğa vurgu yapan bir insan bulmanın zor olduğunu ifade etti.  

“BAZI İLAÇLARLA İNSANLARIN AKIL KİMYALARI BOZULUYOR”

 Programda İlahiyatçı Ömer Faruk Şentürk ise, günümüzde bazı ilaçlarla insanların akıl kimyalarının bozularak kendilerini Mehdi veya Mesih olduklarının iddia ettirildiğini, zamanında ilahiyatçı ve müftülük yapmış birinin bile kendisinin Hz. İsa olduğunu iddia ettiğini söyledi. 

Ayrıca Yrd. Doç. Dr. Ergün Çapan, programda Fethullah Gülen Hocaefendi’nin Varlığın Metafizik Boyutu adlı eserinden konuyla ilgili şu paragrafı paylaştı: “Kimseyi kınamıyorum. Fakat ben, birçok safdil insanların “Mehdilik”, “Mesihlik” iddialarının altında hep aynı habis ruhların telkinini görmüşümdür. Onlar -bilerek veya bilmeyerek- böyle habis ruhların manyetik alanına girmiş ve daha sonra da bir türlü kurtulamamışlardır. Bu itibarla, İslâmî ölçü ve kıstaslara uymayan her türlü iddianın, seviye farkı sabit olmakla beraber, çeşitli habis ruhlarla irtibatlı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak -yukarıda da dediğim gibi- bu insanlardan bazısı düştüğü girdabın farkındadır, bazısı da değildir. Ve iddia ettiği makamın hakikaten sahibi olduğunu zannetmektedir. Hâlbuki normal şartlarda bir insan, rüyasında dahi böyle muallâ makam ve mevkilere liyakatini ifade etse, uyandığında ürpermeli, tevbe ve istiğfar etmelidir.” (Varlığın  Metafizik Boyutu, s.134)  

07 Mart 2015 16:28
DİĞER HABERLER