Bazı eylemciler, yeni yasayla birlikte tutuklanma risklerinin artmasına karşın, yarın İngiltere'den Çin'e devrin, yıldönümünde yapılması planlanan yürüyüşe katılacaklarını söyledi.
Çin henüz yasanın geçtiğini resmen teyit etmedi ve herhangi bir tasarı daha önce kamuoyuyla paylaşılmadı. Dolayısıyla, Hong Kong sakinleri, kendilerinden hangi kurallara uyulmasının beklendiğini, hala net olarak bilmiyor.
Hong Kong 1997 yılında İngiliz denetiminden, Çin'e geri verilmişti, ancak varılan özel bir anlaşma uyarınca Pekin hükümeti 50 yıl boyunca çeşitli hakları garanti edecekti.
Dolayısıyla, yeni yasa uluslararası alanda tepki gördü ve Mayıs ayında Pekin yönetimince duyurulmasından bu yana Hong Kong'ta protesto eylemleriyle karşılandı.
Çin ise yasanın gösterilerle başa çıkabilmek ve istikrarı sağlamak için gerektiğini söylüyor ve eleştirileri içişlerine müdahale olarak görüp, reddediyor.
Yeni yasa neler öngörüyor?
BBC'nin edindiği bilgilere göre, yeni yasa, Pekin'deki Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi'nde oy birliğiyle kabul edildi.
Yeni yasayla, ayrımcılık, merkezi hükümete karşı yıkıcı faaliyetler, terör ve yabancı ya da dış güçlerle işbirliği suç haline getiriliyor.
Hong Kong'ta kurulacak yeni bir büro ulusal güvenlik dosyalarıyla ilgilenecek, aynı zamanda Hong Kong'taki okullarda ulusal güvenlik eğitimini denetleyecek.
Buna ek olarak, Hong Kong Pekin'in atayacağı bir danışmanla birlikte, yasaları uygulamak için kendi ulusal güvenlik komisyonunu kuracak.
Hong Kong'un lideri, ulusal güvenlik davalarını yargılayacak yargıçları atama yetkisine sahip olacak . Bu düzenleme, yargı bağımsızlığıyla ilgili korkuları artırıyor.
En önemlisi de, yasaların yorumlanması yetkisi Pekin'de olacak. Yasalar Hong Kong hukukuyla çelişirse, Çin yasaları geçerli olacak.
Yasa Hong Kong'u nasıl değiştirecek?
Birçok kişi için yasa, Hong Kong'u Çin'in geri kalanından ayıran ve karakterini tanımlayan özgürlüklerin altının oyulması anlamına geliyor.
Hong Kong halkı, ifade özgürlüğü, protesto hakkı ve tamamen bağımsız ve güçlü yargı gibi medeni haklara büyük önem veriyor,
Bu haklar, kentin egemenliğinin 1997'de Çin'e verilmesi sırasıda uzlaşılan mini anayasa ya da Temel Yasa'da tanınıyor.
Son yıllarda, Hong Kong'ta daha çok hak talebiyle birçok gösteri düzenlenmişti. Geçen yıl, suçluların Çin'e iadesini öngören ve sonra iptal edilen tasarı büyük eylemleri beraberinde getirmiş ve demokrasi yanlısı hareketi güçlendirmişti.
Hong Kong lideri Carrie Lam, yeni yasanın kanunlara uyan çoğunluğu korumak için "sorumlu" bir hamle olduğunu söyledi.
Lam ayrıca, Hong Kong'un özgürlükleri, canlılığı ve temel değerlerinin korunacağını savundu.
Tepkiler ne oldu?
Demokratik Parti lideri Wu Chi-wai, yarın yapılacak "teslim gününde" polis yasağını dinlemeyeceğini söyledi.
Medeni Haklar Cephesi'nden Figo Chan da destek verdi ve halka sokağa çıkma çağrısında bulundu.
Chan "Risklerin farkındayız ama Hong Konglulara korkmaları çağrısında bulunmak istiyoruz" diye konuştu.
South China Morning Post gazetesine göre yarın kentte 4 bin polis eyleme katılacak.
Uluslararası Af Örgütü, yasayı "yakın geçmişte, insan haklarına yönelen en büyük tehdit" açıklaması yaptı.
Tayvan da, vatandaşlarına Hong Kong'u ziyaret etmeme çağrısında bulundu.
Yasa geçmeden önce de uluslararası alanda büyük tepkilere neden olmuştu.
Washington, Hong Kong'un özel ticari statüsünü sonlandırma tehdidinde bulunurken, Avrupa Parlamentosu yasa geçerse, Çin'i Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'na götürmeyi oylayıp, kabul etmişti.
İngiltere ise, Çin yasayı geçirirse, göçmenlik yasalarını değiştirip, milyonlarca Hong Kongluya bir "vatandaşlık yolu" sunacağını açıklamıştı.