Maden facialarına dair çok çarpıcı bir detay gözler önüne serildi. Toplu ölümde maaş var ama tek başına ölene maaş yok..
Vefat eden madencilerin yakınlarına, özel bir düzenlemeyle ‘5 yıl sigortalılık ve 900 gün prim’ şartı aranmadan maaş bağlanacak. Ancak tasarı Soma mağdurları ile sınırlı tutuldu. Oysa iş kazalarında günde ortalama dört, 12 yılda 14 bin kişi hayatını kaybetti. Toplu ölüm olmadığı için kamuoyunun dikkatini çekmeyen bu işçilerin yakınları maaş alamıyor.
Soma’da hayatını kaybeden madencilerin yakınlarına, gerekli şartları taşımasa da ölüm aylığı bağlanabilmesi için özel bir düzenleme yapılıyor. Vefat eden işçilerin eş ve çocuklarına maaş verilebilmesi için en az 5 yıl sigortalı olma ve toplam 900 gün prim ödeme şartı isteniyor. Meclis’e gönderilen torba yasa tasarısına göre ölüm aylığına hak kazanamayan madencilerin yakınlarına özel bir düzenlemeyle maaş bağlanacak.
Ancak düzenleme sadece Soma ile sınırlı tutuldu. Diğer diğer iş kazalarında ölenlerin yakınları bu haktan faydalanamayacak. Oysa Türkiye’de iş kazalarında her gün ortalama 4 kişi hayatını kaybediyor. Son 12 yılda, başta madenler, inşaatlar ve tersaneler olmak üzere meydana gelen kazalarda hayatını kaybeden 14 bin işçinin yakınları mağduriyet yaşıyor. Zamanın haberine
göre, Düzenlemenin sadece Soma mağdurları ile sınırlı tutulmasını eşitlik ilkesine aykırı bulan uzmanlar, daha kapsayıcı bir yasa çıkarılması gerektiği görüşünde.
HÜKÜMET BİNLERCE KİŞİYİ UNUTTU
Çalışma süresi ve prim durumu sebebiyle Soma’da hayatını kaybeden pek çok madencinin eş ve çocuklarının ölüm aylığı alamama ihtimali ortaya çıktı. Bu mağduriyeti gidermek için yeni bir adım atılıyor. Meclis’e gelen yasa tasarısına eklenen geçici madde ile Soma’da ölenlerin yakınlarına, yasanın öngördüğü şartlar aranmadan ölüm aylığı bağlanacak. Ancak hükümet, kamuoyunun hassasiyet gösterdiği Soma’da ölenlerin yakınlarına ölüm aylığı bağlarken, iş kazalarında hayatını kaybeden binlerce kişi unutuldu. Tasarı, Soma ile sınırlı tutuldu. İş kazalarında her gün 4 kişi hayatını kaybetmesine rağmen ölenlere Soma örneğindeki gibi bir maaş bağlanmıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın verilerine göre 2002’den beri yaklaşık 14 bin işçi, iş kazalarında hayatını kaybetti. Bu kişilerden 5 yıl sigortalılık süresi ve 900 gün pirimi bulunmayanlara ölüm aylığı bağlanmadı. Bu ölümler toplu gerçekleşmediği için de toplumun dikkatini çekmedi. Ancak iş kazalarında ölen kişilerin yakınlarının mağduriyeti sürüyor. Uzmanlar, ölüm aylığına ilişkin düzenlemenin sadece Soma ile sınırlı tutulmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu, daha kapsayıcı bir düzenleme yapılması gerektiğini belirtiyor.
Ayrıca Meclis’e gelen tasarıya göre Soma’daki maden kazasında ölenlerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) olan borçları silinecek. Madencilerin anne ve babasına da maaş bağlanabilmesi için yoksulluk kriteri ve emekli aylığı almıyor olmaları şartı kaldırılıyor. Kazanın meydana geldiği maden ocağında çalışanlar ile ölenlerin yakınlarına İşsizlik Fonu’ndan ödeme yapılacak. Soma’da yaraları sarmaya dönük bu düzenlemelerin hiç birinin diğer iş kazaları için uygulanmayacak olması yeni mağduriyet tartışmalarına yol açıyor.
MADENCİ YAKINLARI, KOMİSYON TOPLANTISINA ALINMADI
Soma’da hayatını kaybeden madencilere bazı haklar verilmesini ve taşeron yasası ile ilgili düzenlemeleri içeren torba tasarının TBMM Komisyonu’ndaki görüşmeleri olaylı başladı. Geçen yıl Zonguldak’ta yaşanan faciada yakınlarını kaybedenler, salona girmek istedi. Soma için tanınan hakların kendilerine de verilmesini isteyen madenci yakınları, komisyon salonuna alınmadı. Grup ile milletvekilleri ve korumalar arasında tartışma yaşandı.
"SOMA'YA TANINAN HAKLARI BİZLER DE İSTİYORUZ"
Maden Şehitleri Aileleri Dayanışma Derneği Zonguldak Şubesi yetkilileriyle gelen ve çoğunluğunu kadınların oluşturduğu grup, komisyona girerek taleplerini dele getirmekte ısrar etti. Güvenlik görevlileri salon kapısı önünde önlem alarak aileleri içeri sokmadı. Koridordan yükselen sesler üzerine komisyon çalışmasına ara verildi. Komisyon Başkanı Recai Berber ile Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiç dışarı çıkarak ailelerle görüştü. Kozlu’da eşini kaybeden Remziye Kadıoğlu, “Eşim, yerin 700 metre altında öldü. Sesimizi 1,5 senedir duymuyorlar. Soma’ya tanınan hakları bizler de istiyoruz.” dedi. Komisyon Başkanı Berber’in “Siz Zonguldak’tan mı geldiniz? Ben Soma’dan zannetmiştim.” diyerek geri çevirmek istemesi üzerine bir madenci yakını “Zonguldak’ta ölenlerin canı can değil mi?” diye tepki gösterdi. Berber, “Can elbette. Şu anda teknik bir çalışma yapıyoruz. Zamanı geldiğinde sizi de içeri alacağız.” dedi. Başka bir madenci yakını da “Bizi içeri sokmamak için bu kadar güvenlik önlemi alıyorlar. Keşke bu önlemleri yakınlarımız hayatını kaybetmesin diye alsalardı.” diye konuştu. Kozlu’da oğlunun öldüğünü söyleyen Havva Şeker, “Oğlum da şehit sayılsın.” dedi. Tartışmanın büyümesi üzerine Komisyon Başkan Vekili Süreyya Sadi Bilgiç, ailelerle görüştü. Aileleri temsilen 3 kişi komisyon salonunu alındı. Konuşturulmadan toplantı bitirildi.
Tasarının görüşmeleri sırasında muhalefet milletvekilleri, Soma’da hayatını kaybedenlere verilecek haklarla taşeron düzenlemesinin aynı tasarıda olmasını eleştirdi. CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, “Tasarıyla madencilere verilen haklar karşılığında taşeron işçileri iyice köleleştiren düzenlemeler getiriliyor.” dedi. Manisa Milletvekili Özgür Özel ise tasarıyla taşeronluğun bütün işkollarında, arkadan dolanarak yaygınlaştırıldığını kaydetti. HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ise komisyona sendikaların çağrılmamasını eleştirerek, “TİKA’yı çağırıp sendikaları çağırmıyorsunuz.” diye tepki gösterdi. Komisyon görüşmelerine, Çalışma Bakanı Faruk Çelik rahatsız olduğu için Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan katıldı. Elvan, düzenleme ile şartları taşımayan 67 madenciye maaş bağlanacağını, madenci yakınlarından birinin kamuda istihdam edileceğini ve madenciler için 55 olan emeklilik yaşının 50’ye indirileceğini söyledi. Konuşmaların ardından yasa tasarısı alt komisyona sevk edildi.