'Hükümet, Merkez Bankası'yla sözde çatışma oluşturarak krizi örtmeye çalışıyor'

MANİSA (CİHAN)- Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, AK Parti hükümetinin Merkez Bankası ile sözde çatışma oluşturarak, ülkedeki ekonomik krizin üzerini seçimlere kadar örtmeye çalıştığını söyledi.

DSP Genel Başkanı Türker, partisinin Manisa il başkanlığının yeni binasının açılışını yaptı. Burada konuşan Türker, Türkiye'nin son dönemde dünyada yalnızlığa itildiğini ifade etti. Türkiye'nin eski etkinliğini yavaş yavaş yitiren yalnız bir ülke konumuna geldiğini dile getiren Türker, bunun en belirgin örneğinin geçtiğimiz hafta içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kolombiya ile başlayan Küba, Meksika seyahatinde kolayca görüldüğünü kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gittiği her yerde bir olay olduğunu aktaran Türker, "Küba'yı ziyaretlerinde din motifini öne çıkardılar. Ne yazık ki dün Küba'daki İslam Enstitüsü'nde yangın çıkarıldı. Meksika'da yine çok sert bir çıkış yapıldı. Obama'ya meydan okundu. Ertesi gün Meksika'daki randevuları önemli ölçüde iptal edilince bir gün erken dönmek zorunda kaldı. Bu aslında Cumhurbaşkanı'nın kimliğine, kişiliğine değil Türkiye'ye yapılmıştır." dedi.

'MERKEZ BANKASI İLE SÖZDE ÇATIŞMA OLUŞTURARAK EKONOMİK KRİZİN ÜSTÜNÜ ÖRTMEYE ÇALIŞIYOR'

Türk dış politikasına da değinen Türker, şu anda Türkiye'de büyük bir kaos yaşandığını söyledi. Türker, "Aslında buna ekonomik sıkıntı diyebiliriz ki epeydir var. Şimdi ise bu sıkıntı bir krize dönmeye başladı. Hükümet bunu Merkez Bankası ile sözde bir çatışma ortamı oluşturarak haziran ayındaki seçime kadar üstünü örtmeye çalışıyor. Ama gördük ki petrol fiyatları düşmesine rağmen, sürekli benzine ve mazota zam geliyor. Bu da krizi ortaya koyuyor." diye konuştu.

Yapılan son anketlerin iktidar partisinin seçimden 176 milletvekilin altında bir sayıyla çıkacağını gösterdiğini ileri süren Türker, bu anketlerin kamuoyuna yansıtılmadığını ama iktidar partisi mensuplarının bu anketin sonuçlarını gayet iyi bildiğini söyledi. Bu nedenle 176 milletvekilinin altına düşmemek için güvenoyu çalışması yaptıklarını belirten Türker, "Bu çalışmada Parlamento'daki dağılıma göre önlerinde üç tane alternatif var. Ya CHP ile ya MHP ile ya da HDP ile koalisyon kuracaklar. CHP ve MHP imkansız olduğu için HDP ile bir anket çalışması sonucu koalisyon kurabileceklerini söylüyorlar. Bunu sağlayabilmek için MİT Müsteşarını istifa ettirerek aday gösteriyorlar. Bunlar kamuoyuna bilinçli olarak sanki Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Hakan Fidan karşı karşıya geleceklermiş gibi göstermeye çalışıyorlar. Bu politika siyasal iletişimde özellikle Obama'nın ABD Başkanı seçildiği yıl Obama ile Hillary yarışı gibi gösterilerek güçlü olan Cumhuriyetçiler ikinci plana düştü. Bu şekilde son günde Hillary 'ben seçimden çekiliyorum' dedi ve Obama beklenmedik şekilde başkan seçildi. Aynı yöntemi şimdi AKP, Türkiye'de uyguluyor. Muhalefet sanki Hakan Fidan'ı seçimi kazanmış da başbakan olacakmış gibi muamele yapıyor ama aslında AKP'nin planında başbakan olması 276'nın altında anketlerde milletvekili çıkınca Davutoğlu 'başaramadım' diye çekilecek ve Hakan Fidan gelecek. Hakan Fidan da Oslo'dan başlayıp, İmralı'da devam eden Kandil görüşmelerine dayanarak HDP ile bir koalisyon kurmanın hedefindeler. Tabii bunu sağlayabilmek için daha önce sandığa gitmeyen 12,5 milyon seçmenin yine sandığa gitmemesi gerekiyor." dedi.

CHP'ye koalisyon önerisinde bulunduklarını da açıklayan Türker, "Önerimiz hala görüşülüyor. İlk önce bu önerimizin karşılık bulabilmesi için Kemal Kılıçdaroğlu'nun başbakan olma talebinde bulunması gerekiyor. Eğer Kılıçdaroğlu ve CHP iktidara gelmek istiyorsa o zaman solda başlayıp diğer grupları da içine katan bir sol platform oluşturulması gerektiğini söyledik. Bu görüşmelerimiz devam ediyor. Eğer sonuç alırsak biz sandığı gitmeyen bu 12,5 milyon insandan gelecek 10 milyon oyun önemli bir kısmını bu koalisyon ittifakına vereceğine inanıyoruz." şeklinde konuştu. CİHAN
15 Şubat 2015 16:02
DİĞER HABERLER