İstanbul Ekonomi Araştırma’nın kurucusu Can Selçuki’ye göre “endişeli modernler”den sonra “huzursuz muhafazakâr” seçmen grubu oluştu. AKP seçmeninin son çeperinde yer alan ve toplamın yaklaşık yüzde 10-15’ini oluşturan huzursuz muhafazakârların Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP’sine olan inancının azaldığını ifade eden Selçuki, "Beş sene önce Erdoğan’dan başkasının söylediği sözlere kulakları tıkalıydı. Şimdi dinliyorlar" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhuriyet'ten İpek Özbey'in haberine göre, bu pazar seçim olsa ortaya çıkacak sonucun çok da şaşırtmayacağını söyleyen Selçuki, "Cumhur İttifakı’nın yüzde 48 civarında bir oyu var. Araştırmalarımıza göre kararsızlar, yüzde 6.5-7, Millet İttifakı ise yüzde 47-48 civarında. Aslında şu anda tam ortadan bölünmüş, hiçbir yere kıpırdamayan bir durum var" değerlendirmesinde bulundu.

İktidar seçmeninde davranış değişikliği olduğunu ve bu grubu oluşturanlara 'huzursuz muhafazakârlar' denebileceğini söyleyen Selçuki, bu görüşünü şöyle açıkladı:

"Son 20 yıldır Erdoğan’ın liderliğinde zaferden zafere koştular. Ekonomik ve sosyal olarak sistemin merkezine geldiler. Belirli bir kamu hizmeti standardına alıştılar. Ama şimdi huzursuzlar. AKP seçmeninin son çeperinde yer alan, yaklaşık yüzde 10-15’ini oluşturan, nispeten şehirli bir seçmen grubundan bahsediyoruz.

Neden huzursuzlar? Çünkü şu anda bu kazanımlarından kaybetmeye başladılar. Artık Erdoğan’ın AKP’sinin onları eski günlere döndürebileceğine olan inançları azaldı."

Söz konusu huzursuz muhafazakârların beş sene önce Erdoğan’dan başkasının söylediği sözlere kulakları tıkarken, şimdi dinlediklerini ifade eden Süleymani, "Bugünden yarına oy verme davranışında bir değişiklik olacağını söylemiyorum ama Davutoğlu ve Babacan ne demiş diye bakıyorlar. İstanbul özelinde İmamoğlu ne diyor diye baktılar örneğin ve ikna oldular" değerlendirmesinde bulundu.

HDP'nin oy oranında ise baraj böyle devam ettiği sürece bir değişiklik beklemediğini ve yüzde 11-12 seviyesinde devam edeceğini ön gören Süleymani, "Olur da Selahattin Demirtaş çıkar ve siyasete kaldığı yerden devam ederse bir fark olur mu?" sorusuna da şöyle yanıt verdi:

"Nasıl bir siyaset yapacağına bağlı. HDP’nin çok büyük hataları ve sorunları var. Muhalefetin de… 7 Haziran-1 Kasım sürecinde öyle ya da böyle Sayın Demirtaş şunu yapmadı ya da yapamadı: O istenilen mesafeyi koyamadı. Sayın Demirtaş’ın hapisten çıkarsa farklı bir ton tutturacağını düşünüyorum. Örgütle arasına daha belirgin mesafe koyacağını düşünüyorum. Eğer bunu yaparsa farklı bir iklim oluşacağını düşünüyorum.

"HDP’sinden AK Partisi’ne siyasi spektrumda Z kuşağını anlama kapasitesine sahip bir parti yok" diyen Sülaymani, "Öyle bir-iki genç jargonuyla bu işi yapmak mümkün değil. Z kuşağı siyasetçi olmak istemiyor, siyasetçiyi hakir görüyor. Çok dikey odakları var. İlgilendikleri bir iki konuya fokuslanıyorlar. Vaat ile onları kendine çekmek zor."

Süleymani, "Haluk Levent, 2023’te aday olsa Z kuşağı ona oy verir mi?" sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Kesinlikle verir. Bu arada Acun Ilıcalı’ya da verir. Sattığı ürünü tasvip etmiyor olabilirsin ama bir başarı hikâyesi. Takım elbiseli bir başarı da değil üstelik. Bu da önemli."