Konya’da avukatlara karşı yapılan operasyonlarda aramalara katılması için Konya Barosu’nun görevlendirdiği temsilci, savcıya “Bu liste eksik.” deyip yeni avukatları gözaltına aldırdı.
Medya Bold.com'dan Cevheri Güven'in özel haberine göre 21 Temmuz 2016’da Konya’da avukatlara ve hukuk bürolarına yönelik operasyon yapıldı. Operasyonun avukatları hedef alması sebebiyle Konya Barosu, Mehmet Ali Kaymakçıoğlu isimli baroya bağlı avukatı, “aramalara katılması, avukatların haklarının ihlal edilmemesi” için kanuni yetki çerçevesinde görevlendirdi.
Ancak Konya Barosu’nun görevlendirdiği avukat Mehmet Ali Kaymakçıoğlu, gözaltı listesindeki avukatları gördükten sonra “Bu liste eksik.” diyerek, savcılığa gitti ve listeyi genişleterek yeni avukatların isimlerini de gözaltı listesine ekletti.
“VATANPERVER BİR İNSAN OLARAK”
Meslektaşlarını korumak için görevlendirilen ancak yeni meslektaşlarını gözaltına aldırtan avukat Mehmet Ali Kaymakçıoğlu, savcılıktaki ifadesinde bu tutumunu “vatanperverlikle” açıkladı.
“Ben Konya Barosu’na kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktayım. Bugün Konya C. Başsavcılığı Terör ve Organize Suçlar Bürosu’nun F..ö terör örgütü ve darbe girişimi kapsamında yapmış olduğu avukat aramalarında Baro temsilcisi olarak görev yaptım, C. Savcısı arkadaşımızın elindeki belgeden görmüş olduğum avukatlar listesine istinaden kendi bildiklerimi vatanperver bir insan ve yurttaş olarak beyan etmeye karar verdim. Nevzat Sargın isimli C. Savcımıza listenin eksik olduğunu belirttim. Bu kapsamda şunları söyleyebilirim..”
İfadesinde bu beyanlarla başlayan Kaymakçıoğlu devamında çok sayıda meslektaşının ismini verdi ve gözaltına alınmalarını sağladı.
FACEBOOK’TAN MESLEKTAŞLARI ALEYHİNE DELİL TOPLAMIŞ
Kendisini “ülkücü” olarak tanımlayan ve savcılıkta uzun uzun yeni isimler veren Kaymakçıoğlu’nun ifadesinde meslektaşlarının Facebook hesapları üzerine çalıştığı da görülüyor.
Savcılığa meslektaşlarının Facebook’ta yazdıkları yorumları “suç unsuru” olarak sunan Kaymakçıoğlu, ifadesinin sonunda ise bu konuda çalışmaya devam ettiğini, savcılığa yeni bilgiler de getireceğini belirtiyor.
Kaymakçıoğlu, şunları kaydediyor: “…şu an için aklıma gelenler bunlardır. Yarın avukatlık görevim çerçevesinde İstanbul’a gideceğim, İstanbul’dan döndükten sonra ortağım Ömer Faruk Erdoğan ile birlikte değerlendirme yapıp her hangi bir bilgi ve katkım olur ise yargıya yardımca olmaya hazırım.”
BARO BAŞKANI İSTİFA ETTİRİLİP TUTUKLANDI
Konya Baro Başkanı Fevzi Kayacan da gözaltına alınan isimlerdendi. Kayacan, 16 Temmuz’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) ziyaret edip darbeye karşı duran isimlerden biriydi. Meclis ziyaretinin ardından baskıyla istifa ettirilip gözaltına alındı.
595 AVUKAT TUTUKLU
Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde Türkiye’de hedef olan mesleklerden biri de avukatlardı. Savunma makamına yönelik operasyonlar sonucu, özellikle “terör suçu” davalarını pek çok avukat üstlenmekten kaçındı. Bu sebeple bu davalara bakan avukatlar astronomik ücretler istemeye başladı.
Güncel rakamlara göre Türkiye’de 594 avukat tutuklu durumda ve 34 hukuk derneği kapatıldı. Aynı şekilde onlarca hukuk bürosu da kapatılmış durumda.
Avukat Mehmet Ali Kaymakçıoğlu, Konya'da fişlediği meslektaşlarının isimlerini savcıya teslim etti.
BARO AVUKATLARI İTİRAFÇILIĞA YÖNLENDİRİYOR
OHAL döneminde Hizmet Hareketi’ne yönelik operasyonlarda İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre 500 bin kişi gözaltına alındı.
Bu kişilerin çoğu avukat bulamadıkları için barolar tarafından atanan avukatlarla savunma yapmak durumunda kaldı. Baro avukatlarının “itirafçılığa yönlendirmesi”, müvekkillerine yönelik işkence ve kötü muameleyi kayıt altına almamaları, polis ve savcılık makamlarıyla bütünleşik olarak müvekkilleri üzerine gitmeleri gibi pek çok durum OHAL döneminde sıradan hale geldi.
Bu uygulamalara direnen baro avukatları ise polis şiddetine ve baskısına maruz kalıyorlar. İstanbul Bayrampaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bir komiserin, müvekkilinin ifadesine katılmak isteyen kadın avukatı önce sopayla dövdüğu, ardından silah doğrulttuğu görüntüler medyaya yansımıştı.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, avukat tutuklamalarına tepki göstermediği gibi, avukatlara yönelik kötü muameleler ve işkence iddialarıyla ilgili de kayıtsız kalmıştı. Feyzioğlu, “Türkiye’de işkence ve kötü muamele yok.” demişti.