İmamoğlu bu belgeyle belediyeye ait şirket yönetimlerine çağrı yaptı

Tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı (İBB) seçiminin üzerinden 24 gün geçmesine rağmen belediye şirketlerinin yönetimine ilişkin kriz çözülemedi.
Tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı (İBB) seçiminin üzerinden 24 gün geçmesine rağmen belediye şirketlerinin yönetimine ilişkin kriz çözülemedi. Seçimi kazanan Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki görevlerinden istifa etmelerine rağmen belediyeye ait şirket yönetimlerinden ayrılmayan isimlere 2 Temmuz 2019 tarihinde çağrı yaptı. 15 gün önce yapılan çağrıya rağmen belediyeye ait şirket yönetimlerinde bulunan isimler İmamoğlu'nun bu çağrısına yanıt vermedi. 

İmamoğlu’nun başkan seçilmesinin ardından belediyedeki görevlerinden istifa ettiğini bildiren isimlerin, belediye iştiraki şirketlerdeki görevlerinden ayrılmamasına dair başlayan tartışma sürüyor.

Türk Ticaret Kanunu'nun 410'uncu maddesinde yer alan "Genel kurul, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konular için, genel kurulu toplantıya çağırabilirler" ve aynı kanunun 411'inci maddesindeki "Yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde, genel kurul en geç kırkbeş gün içinde yapılacak şekilde toplantıya çağrılır; aksi hâlde çağrı istem sahiplerince yapılır" hükümlere göre belediye iştiraklerine seçim çağrısında bulunan İmamoğlu "60 milyar TL'lik İstanbul bütçesinin 40 milyar TL'si bu şirketlerce yönetiliyor" sözleriyle de tepki gösterdi.

İmamoğlu, 2 Temmuz 2019 tarihinde  İstanbul 39. Noterliği aracılığıyla belediye iştiraklerinden yönetimlerinin yenilenmesini ihbarname ile istedi.

İşte 15 gün önce belediye iştiraklerine gönderilen ihbarname:



15 gündür suskunlar

Kendilerine ihbarname gitmesine rağmen suskunlarını ve görevlerini sürdüren isimlerin 45 gün olan yasal sürenin tamamını kullanmasına İmamoğlu "Neredeyse ağustos ayının sonuna doğru genel kurul kararları alıyorlar. Ben şu anda sürece hakim değilim. Genel kurulları yapalım" sözleriyle tepki gösterdi.

İBB Genel Sekreterliği’nden istifa eden ancak belediye iştiraklerindeki görevleri süren fı'yla polemiğe de giren İmamoğlu, "Kimse milletin aklıyla oynamasın. Bizim burada aradığımız ahlak ve iyi niyet. Ben İBB Başkanıyım, 5 milyona yakın oy almış bir insanım" dedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile akrabalık ilişkisi bulunan Göksel Gümüşdağ'ın da SPOR İstanbul A. Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevini sürdürdüğü belediye iştiraklerinde eleştirilerin odağını oluşturan diğer kişiler şöyle:

İstanbul Otobüs A. Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Hacımustafaoğlu.

İstanbul Asfalt Fabrikaları San. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Bulut.

İSTAÇ İstanbul Çevre Yönetimi San. ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Karalı.

KİPTAŞ İstanbul Konut İmar Plan Turizm Ulaşım San. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Macit.

BELBİM Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Çağatay Kalkancı.

Metro İstanbul AŞ ile İstanbul Kültür ve Sanat Ürünleri Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Karahan.

İstanbul İmar İnşaat A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Adil Karaismailoğlu.

İmamoğlu ne demişti? 

İmamoğlu, "Halkıma sesleniyorum. Ben hâlâ belediye bütçesinin 3'te 2'sine, çalışanın yüzde 80'ine sahip iştiraklere henüz hakim olamadım. Bu kadar net. Milletimize duyuruyorum" demişti.

Dün İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde düzenlenen "15 Temmuz Anma Programı''ndan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan İmamoğlu, "Fiilen sona ermiş bir görevden tekraren istifa etmem hukuken anlamsızdır" diyerek İBB iştirakleriyle ilişiğinin kesildiğini dile getiren eski İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı'ya sert sözlerle yanıt vermişti. "Kimse milletin aklıyla oynamasın. Bizim burada aradığımız ahlak ve iyi niyet" diyen İmamoğlu, "Ben İBB Başkanıyım, 5 milyona yakın oy almış bir insanım. 16 milyonun hesap soracağı kişiyim" ifadesini kullanmıştı.

İmamoğlu İBB iştiraki şirketlerle ilgili olarak şunları kaydetmişti:

"Açıklama yapıyorum ve o günün akşamında istifalar ediliyor. Kendisi açıklama yapıyor. Genel kurulları yapın ki biz kendi ekibimizle kendi kadromuzla sürece hakim olalım. Tamamen iyi niyetli olmayan bir davranışla şirketlerin kuruluş yönetmeliğinin verdiği yetkiyle 45 günlük sürenin tamamını kullanıyorlar. Neredeyse ağustos ayının sonuna doğru genel kurul kararları alıyorlar. Niçin Bir hafta sonraya alın. 10 gün sonraya alın. Yazıktır, günahtır. Neyi kaçırıyorsunuz, orada nasıl bir sistem yönetiyorsunuz. Bu millet İstanbul'un konsolide bütçesinin neredeyse üçte ikisinin içinde olduğu iştirakler üzerinden benden hesap soracak. Ben şu anda sürece hakim değilim. Bir hafta içinde karar alsınlar. Genel kurulları yapalım. Kimin malı bu. Biz her kuruşuyla ilgili hesap vermek istiyoruz millete. Bıraksın gitsinler, kadroları oluşturalım, işimize bakalım. Süreleri bitti."

(Fatih Karagülle - t24.com.tr)

17 Temmuz 2019 00:00
DİĞER HABERLER