Lidington, Fransa ve Almanya'ya Türkiye'nin AB üyeliğinin hem AB'nin, hem Türkiye'nin yararına olacağı yönünde mesajlar verdiklerini belirterek, "Meslektaşlarımızı bu konuda ikna etmek için elimizden geleni yapacağız" dedi. Koalisyon hükümetinin büyük ortağı Muhafazakar Parti'nin milletvekili olan Lidington, Dışişleri Bakanlığında AA muhabirinin Türkiye'nin AB süreci ve Kıbrıs gibi konulara ilişkin sorularını yanıtladı. Türkiye'nin 2005 yılında başladığı AB müzakere sürecinin "yavaş ve tutarlı" olduğunu ifade eden Lidington, bu sürecin İngiliz hükümetinin görmek istediğinden daha yavaş olduğunu, ancak AB'nin Türkiye'nin katılımına ilişkin kararına bağlı kalması ve Türkiye'nin de AB kriterlerine uyum için reform sürecini sürdürmesi gerektiğini söyledi. Lidington, Türkiye kamuoyunda AB üyeliğiyle ilgili olumsuz düşüncelerle ilgili olarak, "Tüm tarafların açık bir kararlılık göstermeleri gerektiğini düşünüyorum. AB içinde meslektaşlarımıza, yeni müzakere başlıkları açmak için yollar bulmamız gerektiğini söylüyoruz" dedi. AB üyeliği konusunda Türk yetkililerin "AB üyesi olmaktan ziyade reform sürecinin önemli olduğu" yönündeki görüşlerinin hatırlatılması üzerine ise Lidington, "Hem sürecin, hem de varılacak yerin önemli olduğunu düşünüyorum" dedi. Lidington, reformları uygulayarak Türkiye'nin güçleneceğini ve bunların Türk vatandaşları için de iyi olacağını, bu çerçevede anayasa değişikliğine ilişkin referandumu memnuniyetle karşıladıklarını bildirdi. -"GÜÇLÜ DESTEKÇİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ"- Fransa ve Almanya gibi AB ülkelerinin Türkiye'nin tam üyeliğine karşı çıktıklarının anımsatılması üzerine ise Lidington, şöyle konuştu: "İngiltere'nin Fransa ve Almanya'daki dostlarına verdiği mesaj şu: Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinde ilerleme kaydetmesi ve Türkiye'yi AB'ye tam üye olarak kabul etmek Avrupa'nın yararınadır. Bunun hem Türkiye'ye, hem AB'ye çok büyük ekonomik fırsatlar getireceğini ve örneğin NATO aracılığıyla mevcut olan Türkiye ile AB ülkeleri arasındaki derin siyasi işbirliğini güçlendireceğini düşünüyoruz. Dolayısıyla İngiltere Türkiye'nin katılım sürecinin güçlü destekleyicisi olmaya devam edecektir." Hırvatistan'ın AB'ye katılımının ardından birliğe yeni üye alınmasına ara verilmesi gerektiğini düşünenlere karşı çıktıklarını ifade eden Lidington, Başbakan David Cameron'ın Türkiye'nin AB üyeliğinin hem Türkiye, hem AB için iyi olacağını söylediğini anımsattı ve "Meslektaşlarımızı bu konuda ikna etmek için elimizden geleni yapacağız" dedi. Cameron'ın Mayıs ayında yapılan genel seçimin hemen ardından ziyaret ettiği ülkeler arasında Türkiye'nin de yer aldığının hatırlatılması üzerine Lidington, Cameron'ın Türkiye'nin AB süreci ve üyeliğinin Türkiye ve İngiltere'ye ekonomik olarak yarar sağlayacağına inandığını söyledi. Lidington, avro bölgesindeki ülkelerin yüzde 1'lik ekonomik büyümesiyle kıyaslandığında, Türkiye'nin ekonomisinin yılda yüzde 5,5 büyüdüğüne dikkati çekti. Türkiye'nin Balkanlar'da yapıcı bir rolü, Kafkaslar'da ve Orta Asya'da etkisinin olduğunu belirten Lidington, Türkiye'nin İngiltere ve Avrupa'nın geri kalanı için bir ortak olduğunu ifade etti. -"YANLIŞ BİR KARŞILAŞTIRMA"- "Türkiye AB müzakere sürecinde olmasına karşın, Batıya değil Doğuya kayıyor" yönündeki görüşlere katılıp katılmadığının sorulması üzerine ise Lidington, şöyle konuştu: "Bence bu, insanların ortaya koyduğu yanlış bir karşılaştırma. Ortadoğu'da olanlar her Avrupa ülkesinin güvenliği ve refahı için büyük önem taşıyacaktır. Bunun nedeni, kısmen Avrupa'nın enerji tedarikini Körfez'den ya da Rusya'dan sağlaması ve gelecekte muhtemelen Orta Asya'dan da sağlayacak olması. Ama aynı zamanda İran'ın nükleer programı ve köktencilik gibi konular nedeniyle. Aynı görüşte olan tüm ülkelerin bu ciddi sorunları ele almak için birlikte çalışması önemli." Lidington, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısında Türkiye'nin verdiği tepkinin sorulması üzerine de, Türk liderlerinin sert tepki vermelerine şaşırmadığını, çünkü olay sırasında Türk vatandaşlarının öldürüldüğünü söyledi. "Filo olayı, İsrail'in dünyadaki saygınlığına ve çıkarlarına ciddi zarar verdi" diyen David Lidington, olayla ilgili soruşturmanın önemini vurguladı. Lidington, Türkiye'nin Ortadoğu barış sürecinde önemli ve yapıcı bir rol oynadığını ve bundan sonra da faydalı olabileceğini ifade etti. -"AB'DE BİR KOPUKLUK VAR"- Lidington, AB'ye üyelik süreçlerinde ülkelerin kamuoylarında AB karşıtı görüşlerin kimi zaman artmasının normal olup olmadığının sorulması üzerine ise, "Tüm Avrupa'da AB'deki siyasi elitler ile sıradan aileler arasında bir kopukluk sorunu olduğunu düşünüyorum" dedi. İngiliz Bakan Yardımcısı, bunun İngiltere'de yapılan bazı kamuoyu yoklamalarında, Avrupa'nın bazı ülkelerinde yapılan referandumlarda da ortaya çıktığını ifade etti. Lidington, AB'nin bu kopukluğu ve Avrupa kurumlarına yönelik güvensizliği gidermesinin gerekliliğini ve önemini vurguladı. Hükümetinin AB ile ilgili yasaların referanduma sunulmasını istediğini anlatan Lidington, AB'ye yetki vermeden önce İngiliz halkının onayını almak istediklerini söyledi. -"DEMOKRASİ BAZEN İSTENİLEN SONUÇLARI DOĞURMAZ"- Kıbrıs konusuyla ilgili ise Lidington, "Türkiye AB üyeliği ile Kıbrıs arasında bir tercih yapmaya zorlanmıyor mu?" sorusuna, "Türkiye'nin AB'ye katılımı ile Kıbrıs'taki müzakereler iki farklı konu. Ancak kaçınılmaz bir şekilde birbirleriyle ilişkililer" dedi. Lidington, Kıbrıs'ta bir çözümü arzuladıklarını ifade ederek, İngiliz hükümetinin adada iki toplumlu, iki bölgeli, kültürel ve dinsel kimliklere saygı duyulan bir anlaşma görmek istediğini kaydetti. Bunu İngiltere'deki politikacıların dikte ettiremeyeceğini belirten Lidington, çözüm yönündeki çabaların devam ettirilmesi gereğine işaret etti. Annan Planına "Evet" diyen tarafın KKTC olduğunun hatırlatılması üzerine de Lidington, "Demokrasi ve halk oylaması bazen sizin istediğiniz sonuçları doğurmaz" dedi. Annan Planının reddedilmesinin "hayal kırıklığı" yarattığını kaydeden Lidington, çözüm ve bir anlaşma yönündeki çabaların artarak devam etmesi gerektiğini söyledi. -LIDINGTON BU HAFTA TÜRKİYE'YE GİDİYOR- İstanbul'da 22-23 Ekim tarihlerinde yapılacak "Boğaziçi Konferansı"na katılmak üzere bu hafta Türkiye'ye gideceğini söyleyen Lidington, burada Türkiye-AB ilişkileri konulu bir konuşma yapacağını açıkladı. Lidington, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile görüşeceğini de ifade etti. David Lidington (54), parlamentoya ilk kez 1992 yılında seçildi. İşçi Partisi iktidarı döneminde, 2007-2010 yıllarında "gölge dışişleri bakanı" görevinde bulunan Muhafazakar Parti üyesi Lidington, AB'nin yanı sıra İngiltere Dışişleri Bakanlığında NATO ve Avrupa güvenliği konularından sorumlu bakan yardımcılığı görevini de yürütüyor. AA