İnsan fıtratı: Mizaçtan karaktere uzanan yolculuk

Samanyoluhaber.com yazarlarından Esra Büyükcombak, yeni köşe yazısında 'mizaç, kişilik ve karakter' konularını ele aldı.
Arkadaş grubunuzda herkesin davranışının birbirinden ne kadar farklı olduğunu fark ettiniz mi? Kimisi her zaman neşeli ve dışa dönükken, kimisi daha sakin ve içe dönüktür. Bazıları kriz anlarında bile kontrolü elden bırakmazken, bazıları ani tepkiler verebilir. İşte bu farklılıklar, mizaç, kişilik ve karakterin birleşiminden doğar. Ancak bu üç kavram birbiriyle karıştırılabilir. Aralarındaki farkları anlamak, hem kendimizi hem de çevremizdekileri daha iyi tanımamıza yardımcı olabilir.

 

Mizaç: Doğuştan gelen, anne babadan aktarılan bir yapıdır. Bir kişinin çabuk öfkelenmesi ya da her şeklilde sakin kalabilmesi aktarılabilen özelliklerdendir.  Mizaç ilmi, tarih boyunca, psikoloji, tıp ve felsefe gibi farklı bilim dallarını etkilemiş ve bireylerin kendilerini ve çevrelerindeki insanları daha iyi anlamalarına rehberlik etmiştir.  

İnsanların olaylara verdikleri tepkiler, karar alma süreçleri ve duygusal eğilimleri, mizaçlarının bir yansımasıdır. Geleneksel olarak mizaçlar, dört temel kategoriye ayrılır ve bu ayrım günümüze kadar uzanır. İbni Sina ve Galen gibi düşünürler, bu teoriyi detaylandırarak mizaçların, vücuttaki dört temel sıvının (kan, sarı safra, kara safra ve balgam) dengesine dayandığını öne sürmüşlerdir. Ayrıca bu mizaçları, doğadaki dört temel unsur olan hava, ateş, toprak ve su ile ilişkilendirilmiş ve her bir mizacı bir elementle özdeşleştirilmiştirlerdir. Dört tip mizaç ve genel özellikleri;

 

1.      Demevi  (Sanguine): Neşeli, dışa dönük, enerjik ve sosyaldir. Bir bardağın yarısını boş değil dolu olarak gören mizaç tipidir. İnsan odaklılıdırlar ve konuşkandırlar. Dürtüsellikleri bazen heyecan arayan davranışlarda bulunmak şeklinde ortaya çıkabilir ve ani tepkiler verebilirler. Hava elementi hareketlilik, değişkenlik ve açıklık ile ilişkilendirilir. Demevi mizaçlı kişiler, tıpkı hava gibi hafif, değişken ve sosyal çevrelerine kolayca uyum sağlayan bir yapıya sahiptir olarak nitelendirilirler.

2.      Safravi (Choleric): Safravi insanların tanımlayıcı özellikleri lider, baskın ve iddialı olmalarıdır. Bu mizaç tipine ait kişiler sonuç odaklı ve hırslıdır. İş, okul ve hatta oyun oynarken yüksek başarı gösterirler ve sıklıkla ekip lideri olarak seçilirler. Kararlıdır ancak sabırsız ve inatçı olabilirler. Ateş elementinin enerjiyi, dinamizmi ve güçlü bir iradeyi temsil ettiği ifade edilir. Safravi kişiler, ateş gibi etraflarını etkiler. Ancak aşırıya kaçtığında yakıcı  da olabilir.

3.      Sevdavi (Melancholic): Derin düşünen, duygusal ve içe dönük bireylerdir. Çekingen olmalarına rağmen, melankolik insanlar aynı zamanda düşünceli ve hassastırlar. Analitiktirler ve kalite odaklıdırlar. Genellikle, yalnız çalışmayı tercih ederler ve çabuk kaygılanırlar. Toprak elementi sağlam, sabır ve kararlılığı simgeler. Sevdavi kişiler, tıpkı toprak gibi ağırbaşlı, güvenilir ve derin düşüncelere dalan bir yapıdadır. Ancak, bazen ağır ve karamsar bir enerjiye dönüşebilir.

4.      Balgami (Phlegmatic): Sakin, sabırlı ve uyumlu insanlardır. Başkalarıyla ilişki kurarken çok empatik olma eğiliminde olan hizmet odaklıdırlar. Sıradan ve rutin olan rahat ve güvende hissettirir. Balgami insanlar, sosyal etkileşimlerde çok nötr olabilirler. Su elementi akışkanlık, dinginlik ve adaptasyon ile ilişkilendirilir. Balgami kişiler, su gibi sakin, uyumlu ve huzur verici bir yapıya sahiptir. Ancak bu özellikler, bazen pasifliğe dönüşebilir.

 

Tüm bunların dışında mizaç üzerine çevrenin, kültürün ve yaşam deneyimlerinin eklenmesiyle oluşan yapı kişiliktir. Mizaçtan farklı olarak zamanla değişebilir. Mesela, çok haraketli olan birinin, ciddi bir ortamda daha sakin ve ağır bir duruş sergilemesi, kişiliğinin devreye girdiğini gösterir. Karakter ise insanın "kim olduğu" sorusuna verdiği yanıttır. Örneğin, kendi konfor alanınızı feda etmek uğruna yanlışa yanlış diyebilmeniz güçlü bir karaktere sahip olduğunuzu gösterir. Karakter, değerler, etik ve ahlak anlayışıyla zamanla şekillenir, gelişir.

Mizaç, kişilik ve karakter arasındaki farkları anlamak, ilişkileri güçlendirmek hem de kendi gelişim yolculuğumuzu daha bilinçli bir şekilde yönlendirmek için önemlidir.

Kollektif dayanışma ve fedakârlık esasına dayalı Hizmet hareketi gibi sosyolojik yapılarda, bireysel gelişimler daha kolay sağlanabilir. Bu tür ortamlar, kişilerin doğuştan gelen mizaçları ve şekillenmiş kişiliklerinin ötesine geçerek, bir nevi "ikinci karakter" geliştirmelerine olanak tanır. İnsanlar, daha yüksek bir ideal ve gaye-i hayal için çalışmanın getirdiği sorumluluk bilinciyle, olumsuz yönlerini törpüleme fırsatı bulurlar. Örneğin, sabırsız mizaca sahip biri, böyle bir ortamda sabrı öğrenebilir veya içe dönük biri, sosyal ilişkilerde kendini geliştirebilir. Bu süreç, kişilerin hem kendi potansiyellerini keşfetmelerine hem de karakterlerini ahlaki ve etik değerlerle zenginleştirmelerine katkı sağlar.


 

Yazıyı dinlemek isterseniz:

 

https://youtu.be/Q-_sQmydIuI


 

https://spotifycreators-web.app.link/e/DBYiLioFlQb

 

[email protected]  X:@esrabc
22 Ocak 2025 14:34
DİĞER HABERLER