Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Murat Emir, Ankara'da yaşanan alçakça saldırı sonrasında herkesin yüreğinin yandığını belirterek "Olay sabahı oradaydım. Yaşanan vahşeti kendi gözlerimle gördüm. İnsanların çığlıkları hala kulaklarımda çınlıyor. Bu yaşananlar sonrasında, normalde, birilerinin sorumluluğu alması gerekir. Ancak ülkemizde kimse sorumluluğu üzerine almak istemiyor." dedi.

Murat Emir, Ankara'daki terör saldırısını Meclis gündemine taşıdı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun cevaplaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi veren Murat Emir, "Ankara'da Sivil Toplum Kuruluşları tarafından yapılması planlanan Emek, Barış ve Demokrasi yürüyüşü öncesinde yapılan terör saldırısında, şu anki resmi rakamlarla 97 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 400 vatandaşımız yaralanmıştır. Olayda ciddi şekilde güvenlik zafiyeti olduğu tüm kamuoyu tarafından yüksek sesle dile getirilmektedir. Ankara'da yaşanan alçakça saldırı sonrasında hepimizin yüreği yandı. Olay sabahı oradaydım. Yaşanan vahşeti kendi gözlerimle gördüm. İnsanların çığlıkları hala kulaklarımda çınlıyor. Bu yaşananlar sonrasında, normalde, birilerinin sorumluluğu alması gerekir. Ancak ülkemizde kimse sorumluluğu üzerine almak istemiyor. İçişleri Bakanı'ndan beklediğimiz açıklamaları bir türlü duyamıyoruz. Adalet Bakanı pişkin pişkin gülüyor. Her ikisinin de istifasını istiyoruz ve bekliyoruz." diye konuştu.

GÜVENLİK KAMERALARININ KAYITLARI VAR MI?

Bu bağlamda Murat Emir, Başbakan Davutoğlu'na şu soruları yöneltti:

"Olaydan sonra güvenlik kameralarının kayıtları alınmış mıdır? Alındıysa, görüntüler sağlıklı mıdır? Kayıtları kopyalayıp sorumlu kurumlara vermeyi düşünüyor musunuz? İlgili kayıtların silinebileceği veya yok edileceği şeklinde endişeler vardır. Bu konudaki endişeler hakkındaki düşünceleriniz nedir?

Terör saldırısında güvenlik zafiyeti olduğuna dair iddialar hakkında ne düşünüyorsunuz? Güvenlikten sorumlu olan İçişleri ve Adalet Bakanları istifa edecek midir? Burada sorumluluğu kim veya kimler alacaktır?

Olay sonrasında TOMA'ların ambulanslardan önce alanda olmaları, vatandaşlarımıza yardım etmesi gereken güvenlik görevlilerinin kalabalığa gaz bombası atması, tazyikli su sıkması ve havaya ateş açması konularındaki düşünceleriniz nelerdir? Güvenlik görevlilerinin bu tutumu sizce doğru mudur? Değilse ilgili görevliler hakkında soruşturma açılmış mıdır?

Olayın sorumluları tespit edilmiş midir? Katliamı IŞİD'in gerçekleştirdiği iddia edilmektedir? İlgili iddialar doğru mudur? Emniyet kayıtlarına göre ülkemizde kaç canlı bomba vardır? Olası başka katliam girişimleri hakkında ne gibi önlemler almaktasınız?

'Suruç'taki canlı bomba yakalanıp, adalete teslim edildi' şeklinde bir açıklamanız olmuştur. Peki, ilgili canlı bomba yakalandıysa, Suruç'taki patlama nasıl gerçekleşmiştir? İlgili canlı bomba halen hayatta mıdır?" CİHAN