Bölgemiz açısından bu yılın en önemli gelişmelerinden birisinin Irak'taki Amerikan askerî varlığının akıbeti olacağı aşikâr.
Bugün Irak'ta çeşitli birimlerden meydana gelen 47 bin civarında Amerikan askeri bulunuyor. Buna ilaveten Amerikan hava gücü hâlâ Irak'ta mevcut. 100 kadar Amerikan üssünün de hâlâ faal durumda olduğu söyleniyor. Irak hükümeti ile Amerika bu askerî varlığın mahiyeti , geri çekilme takvimi ve muhtemel yeni gelişmeler karşısında alınacak yeni kararları da bünyesinde barındıran, yeniden gözen geçirilebilir, çok kapsamalı bir askerî anlaşmayı 2008 sonlarında imzalamışlardı. Kısa adı SOFA (Status of Forces Agreement) olan bu anlaşma uyarınca Irak'taki Amerikan askerî varlığının 31 Aralık 2011 günü sona ermesi gerekiyor.
İktidara geldiğinde bu askerî varlığı geri çekeceğini defalarca açıklayan Obama yönetimi, bu konudaki kararlılığını devam ettiriyor. Ancak, son bir aydır başka gelişmeler bu konuyu etkilemeye başlamış bulunuyor. Bu da Pentagon'un Ortadoğu'daki son gelişmeler karşısında Irak'ta belli bir askerî varlığın söz konusu tarihten sonra da kalmaya devam etmesinin uygun olacağı şeklindeki yeni yaklaşımından kaynaklanıyor. Bunda da Irak'ta istikrarın bozulma endişeleri, İran'ın Irak'la ilgili muhtemel planları ve Pentagon'un bölgede bir operasyonel güce ihtiyaç duyması rol oynuyor bize göre.
Bu mülahazalara ilaveten Pentagon Irak'tan çekilme takviminin en kısa zamanda bir daha değişmeyecek şekilde kesinleşmesini de istiyor, zira buna göre hazırlıklara başlayıp belirtilen tarihte çekilmeyi tamamen gerçekleştirmeyi planlıyor. Bu planların da en geç ağustosa kadar kesinleşmesini şart koşuyor. Çünkü 47 bin asker, 63 bin kadar sözleşmeli eleman, 100 üs ve 1 milyon civarında askerî donanım ve aracın geri çekilmesi için en az 4-5 ay gerekiyor. Ayrıca, bu işe bir kere başlandığı takdirde bunun geri dönüşü de neredeyse mümkün değil.
Nitekim, bu yüzden Amerikan Genelkurmay Başkanı Amiral Mike Mullen geçen ay Irak'a yaptığı ziyarette, Irak hükümetinden geri çekilme meselesi ve takvimi konusunda birkaç hafta içinde mutlaka bir cevap beklediklerini söylemişti. Bugün Pentagon, Irak hükümetinden işte bu cevabı hâlâ bekliyor, hangi yönde olursa olsun hemen harekete geçmek istiyor.
Irak hükümeti ise her ne kadar geçmişte Amerikan askerî varlığının en geç 31 Aralık 2011'de sona ereceğini açıklamış, bunu defalarca ifade etmiş olsa da bugün başka bir hava içinde görüntüsü ve fikri veriyor. Bunda da elbette Irak'ın güvenlik şartları, yeni gelişmeler ve Irak silahlı kuvvetlerinin Amerikan çekilmesine hazır olup olmadığı şeklindeki mülahazalar güçlü rol oynuyor. Bu çerçevede mesela Irak Genelkurmay Başkanı Kürt General Babakir Zebari'nin defalarca Irak ordusunun 2020 yılına kadar Irak'ı ve sınırlarını kontrol edemeyeceğini söylediği biliniyor. Aynı bu çerçevede, Başbakan Nuri Maliki'nin de geçen hafta Irak hava kuvvetleri ile ilgili olarak bunun ülkeyi dış tehditlerden önümüzdeki yıla kadar koruyacak durumda olmayacağını ifade etmiş bulunuyor.
Maliki, bu sözlerine rağmen bir yandan Irak'ın Amerikan askerî varlığına ihtiyacı olmadığını da vurguluyor; ancak diğer yandan Amerikan askerî varlığının Irak'ta 31 Aralık'tan sonra kalmaya devam edip etmemesi konusunda kendi şahsi fikrini soranlara bu konuda hiçbir şey söylemiyor, 'bu konuda konuşmam' diyor. Ne var ki, bu sessiz ve henüz kararsız olduğu anlaşılan bu tavra rağmen Maliki, Amerikan askerî varlığının söz konusu tarihten sonra da Irak'ta bir şekilde devam edip etmeyeceği konusunda şimdiden bir milli tartışmanın kapısını da açmış ve Irak'taki ana siyasi blokların ya da cephelerin varlığının devamı konusunu desteklemeleri halinde kendisinin de buna uyacağını geçen hafta açıklamış bulunuyor.
Maliki'ye göre, bu konuda çoğunluğun mutabakatı çok önemli. '.. Mutabakat yüzde 70, 80 ya da 90'a ulaşırsa bu mutabakat olur elbette!' diyor.
Bu durumda önümüzdeki günlerde Irak'ta bütün siyasî ve diğer grupların yer alacağı bir yeni genel tartışma yaşanacak. Bunun sonucunda ne ortaya çıkacak, Amerikan askerî varlığı konusunda hangi ölçüde ve hangi mutabakat çıkacak, Maliki hükümeti bundan sonra ne yapacak, Amerika'ya ne cevap verecek henüz bilinmiyor. Irak, Amerikan askerî varlığını tartışacak ve biz dahil bütün bölge ülkeleri de bunu elbette dikkatle izleyecek. Özellkle de İran. Amerika, Irak'ta Iraklıların onayıyla askerî bakımdan kalmaya devam edecek mi acaba? Bu sorunun cevabı ilgili herkes için çok önemli elbette....