Euronews'in haberine göre, Aynı birimden diğer bir albayın 21 Mayıs'ta suikasta kurban gitmesi yine bir suikast yaşanıp yaşanmadığı ve olayın arkasında kimin olduğu sorularını gündeme taşıdı.
Zira ölümler, yıllardır gizli bir sabotaj ve hedef gözeterek öldürme savaşı yürüten İran ve İsrail arasındaki gerilimin arttığı yeni bir döneme denk geldi.
Her iki subay da, İsrailli yetkililerin yurtdışındaki yabancıları öldürmekle görevli olduğunu söylediği, Devrim Muhafızları'nın seçkin ve gizli birimi 840'ın üst düzey üyeleriydi.
İran, iki hafta önce ilk subaya gerçekleştirilen suikasttan İsrail'i sorumlu tutarken New York Times gazetesi İsrailli yetkililerin Amerikalılara ilettiği belgelere ulaşarak suikastın İsrail güçleri tarafından gerçekleştirildiğinin kabul edildiğini ortaya çıkardı. Her ne kadar cuma günü iki üst düzey İsrailli savunma yetkilisi suikastta İsrail'in parmağının olmadığını söylese de kısa bir süre sonra yaşanan ikinci subayın ölümü de gözlerin İsrail'e dönmesine neden oldu.
Bununla birlikte olayın İsrail tarafından değil de İranlı güçler tarafından gerçekleştirildiğine dair şüpheler artıyor.
Time to Help, Uganda’daki Sudanlı mültecilere hayati gıda desteği ulaştırıyor
Büyükelçi Barack: S-400 aktif kullanılmadı F-35 krizi 4-6 ay içinde çözülebilir!
Gündemden düşmeyen ölümde şok iddia: 'Güll'nün itildiği görüntüler ortaya çıktı'
Tanınmış televizyon spikerlerine uyuşuturucu gözaltısı
İngiltere'de patlayıcı madde paniği: 200'den fazla ev tahliye edildi
Rusya WhatsApp’tan sonra FaceTime’ı da kapatıyor