AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hiç bir bilimsel yanı olmayan, “Faiz sebeptir, enflasyon neticedir.” tezini savunurken, “Eğer ben de ekonomi tahsili görmüşsem ve bu ekonomi tahsilinden de öte bazı değerler silsilesi içerisinde de inandıklarım, bilgim varsa, faiz sebeptir, netice değildir. Enflasyon neticedir. Şu anda işte Amerika’da, Avrupa’da enflasyonun geldiği nokta ortada. İsrail’e bakalım… İsrail’de faiz nedir, enflasyon nedir, oranlar ne durumdadır? Buna bakalım.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın açıklaması sonrası İsrail’de faiz, enflasyon, işsizlik ve GSYH’ya ilişkin rakamlar da merak konusu oldu. Türkiye ekonomisi gerçekten İsrail’le kıyaslanabilir mi?
Yaklaşık 10 milyon nüfuslu İsrail’in GSYH yıllık 401 milyar dolar seviyelerinde. 85 milyon nüfuslu Türkiye’nin GSYH 720 milyar dolar! Türkiye’nin 10’da biri büyüklüğünde bir ülke, Türkiye’nin yarısından fazla ekonomik büyüklüğe sahip.
İsrail’de kişi başına milli geliri 41 bin doların üzerinde. Türkiye’de kişi başına milli gelir 8 bin doların bile altına düşmüş durumda. Türkiye’nin 5 katından fazla kişi başına milli gelire sahipler.
Çünkü üretiyorlar; İsrail’de işsizlik oranı yüzde 4’ün altında. Türkiye’de geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 22 civarında. İşsiz sayısı 10 milyonu aştı.
İsrail’de faiz oranı yüzde 0,1. Zira ekonomi politikaları günlük değişmiyor. Kalıcı stratejilerle istihdam artışı sağlanıyor. Türkiye’de faiz yüzde 16! Zira yanlış para ve maliye politikaları nedeniyle enflasyon tırmanıyor, TL’nin alım gücü azalıyor ve bütün bunlara bağlı olarak enflasyon artıyor. Enflasyonun artması da faizlerin yukarı tırmanmasına neden oluyor.
İsrail’de enflasyon oranı ise yüzde 2,3! Çünkü parası TL kadar değer kaybetmiyor. İsrail Merkez Bankası ulusal paralarının değer kaybetmemesi için çabalıyor. Türkiye’de enflasyon resmi verilere göre yüzde 19,9. Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu’na göre ise yaklaşık yüzde 50!