Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, Koronaviris (Kovid-19) salgınıyla mücadeleye dair Tarafsız Haber Ajansı’na konuştu. Sağlık Bakanlığı’nın anladıkları kadarıyla salgına dair laboratuvar testi pozitif olan vakaları yayınladığını belirten Prof. Dr. Adıyaman, fakat özellikle 3 büyükşehirden olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinden kendilerine farklı bilgilerin geldiğini  dile getirdi. Adıyaman, testi negatif çıkıp ama klinik olarak ve radyolojik olarak tomografi ve akciğer filmi olarak Kovid-19 teşhisi konulup tedavi gören hastaların olduğunu söyledi.

Yapılan testin duyarlılığının yüzde 55-60 olduğunu, yüzde 40-45 oranında yalancı negatif verebildiğini vurgulayan Adıyaman, “Virüs varken de negatif verebiliyor. Onun için zaten tekrarlanıyor bunlar hatta ikinci testte de bazen negatif gelebiliyor. Dolayısıyla bunlar hesaplanırken en azından klinik olarak Kovid tedavisi yapılan ve radyolojik olarak hani biz de tomografi kullanımı çok sağlıklı değildir ama burada işe yaradı. Çok kullanılıyor. Test negatif gelmesine rağmen Kovid tanısı almış hastaların da ilave edilmesi hasta sayısını artıracaktır” dedi.

TTB Başkanı, ellerine yine hangi ilde ne kadar sağlık çalışanın virüsten etkilendiği yönünde bilgilerin de geldiğini ifade etti. Adıyaman, bu rakamları şöyle paylaştı:

“Test pozitif gelen sağlık çalışanı Kovid-19 hastalığına yakalanmış sağlık çalışanı İstanbul’da binin üzerinde, İzmir’de 111, Ankara’da 100-150 arasında bir bilgi gelmişti.”

Salgınla mücadelede baskılama yöntemi uygulanması gerektiğinin altını çizen Adıyaman, şunları söyledi:

“Bir yandan siz 65 yaş üstünü ve 20 yaş altını sokağa çıkma yasağı veriyorsunuz, sonra bir gün sonra bir genelgeyle 18-20 yaş arası çalışanları tekstil ve tarımda çalışan, inşaatta çalışanlara çıkabilir diyorsunuz. Baskılama yöntemi yapılması lazım artık. Bir strateji olarak bunun uygulanması lazım. Onun için de hayatı birazcık yavaşlatmak gerekiyor. Siz hem insanlara ‘dışarı çıkmayın’ derseniz hem de milyonlarca İstanbullu ya da Türkiye’nin dört bir yanından milyonlarca insan 18-20 yaş arası genç ya da 20-65 yaş arası olan orta yaşlı insanlar dışarı çıkıp çalışırlarsa bu salgını önlemeniz mümkün değil.

Bizim söylediğimiz toplumsal hareketliliğin ciddi ölçüde yavaşlatılması gerekiyor. Ve katı bir izolasyonun uygulanması gerekiyor. Bunun için de çok ciddi olmak gerekiyor. Biz ne diyoruz; önce tanı test yapacaksınız, ikincisi tanıyı koyacaksınız, üçüncü de tecrit edeceksiniz, dördüncü takip edeceksiniz, beşinci de tedavi edeceksiniz. Bunlar olmadan gerçekten bir salgınla mücadele etmenin imkanı yoktur.”

Prof. Adıyaman, salgının daha ne kadar süreceği konusunda ise “Bizim danışmanlarımız var, uzmanlık derneklerinden, bizim ekiplerimiz var onların söylediği bir 9 haftayı bulur diyorlar, bir plato çizmesi için” bilgilerini verdi.

İnsanlığın ilk defa bir koronavirüs pandemisiyle karşılaştığını dile getiren Adıyaman, dolayısıyla virüsün nasıl bir yol izleyeceğini tam bilemiyorlar. Burada bilgi eksikliği var. Onun için diğerlerinden farklı olabilir. Normal şartlar altında yaz ayına gelirken sönümlenirdi, ufak tefek şeyler kalırdı ama bunu bilemiyorlar. Onun için de bizim arkadaşlarımız bunun 9 haftaya hatta 11 haftaya kadar uzayabileceğini söylüyorlar. Bunu zaman gösterecek” diye belirtti.