İstanbul'da 10,5 milyon seçmen bugün yeni büyükşehir belediye başkanını seçecek. İstanbul'un yeni başkanını trafik çilesinin yanında hangi devasa meseleler bekliyor? İstanbul hayat standardından fert başına düşen yeşil alan miktarına kadar pek çok kategoride dünyada kaçıncı sırada?
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararı ile üç ay geçmeden İstanbul'da yeniden sandığa gidiliyor.
Bugün 10 milyon 560 bin 963 İstanbullu, mazbatası YSK tarafından 6 Mayıs'ta elinden alınan Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 21 adaydan birini 5 yıllığına yeni büyükşehir belediye başkanı olarak seçecek.
16 milyon kişinin yaşadığı, 11’i devlet 51 üniversitenin olduğu, trafiğe kayıtlı 4 milyon 170 bini aşkın aracın bulunduğu İstanbul'da pek çok başlık acil çözüm bekliyor.
TRAFİKTE DÜNYA 2'NCİSİ
İstanbul dünyada en çok trafik sıkışıklığı yaşanan şehirler listesinde 2'nci sırada. Ulaştırma analizleri konusunda uzman olan INRIX’in raporuna göre, geçen yıl İstanbul’da bir şoför yılda ortalama 6,5 gününü trafikte bekleyerek geçirdi.
Araştırma, 38 ülkedeki 220 şehirde yapıldı ve sonucuna göre İstanbul’da trafik sıkışıklığı bir önceki yıla göre yüzde 6 arttı.
HAYAT KALİTESİ AÇISINDAN 130’UNCU SIRADA
Mercer’ın beş kıtada 231 şehri kapsayan yaşam kalitesi araştırması İstanbul'a dair çarpıcı verileri açığa çıkardı. Hayat kalitesi en yüksek şehri Viyana olurken, İstanbul 130’uncu sırada kendine yer bulabildi.
EN GERGİN ŞEHİRLERDEN BİRİ
PRNet’in 146 ülkeyi esas aldığı araştırmasına göre, İstanbul dünyanın en stresli 30’uncu şehri oldu. 2018 yıllında ‘İstanbul ve stres’ kelimelerini barındıran bin 911 haber yapıldı.
Haberlerde, İstanbulluların en çok konut ve kira ücretlerinin yüksek olması, trafik yoğunluğu ve hayat pahalılığından şikâyetçi olduğu kaydedildi.
HALK İÇİN ÇOK PAHALI
The Economist Intelligence Unit’in (EIU) dünyanın en pahalı şehirleri araştırmasına göre; İstanbul’un turistler için ucuz, yerli vatandaş için pahalı bir şehir.
EN KÖTÜ PUAN ÇEVRE ALANINDA
Şehirleri; kültürel yapı, hayat pahalılığı, güvenlik, çevre ve ekonomik güç gibi alanlarda inceleyen Mori Memorial Vakfı’nın 2018 raporuna göre, İstanbul 44 şehir arasında 34’üncü sırada yer aldı.
İstanbul ekonomik güç olarak 44 şehir arasında 32’nci oldu. Güvenlik ve hayat pahalılığı gibi kriterlerin rol oynadığı kategoride 35’inci sırada yer alan İstanbul en kötü puanı çevre alanında aldı. İstanbul bu alanda 44 şehir arasında 40’ıncı sırada bulunuyor.
YEŞİL ALANDA SON SIRADA
Birgün'ün haberine göre en az 15 metrekare olması gereken fert başına düşen yeşil alan miktarı İstanbul'da kavşak, mezarlık ve bulvar gibi alanlar da dahil olmak üzere 5,98 metrekareye geriledi.
World Cities Culture’ın son raporuna göre ise İstanbul, sahip olduğu yüzde 2.2’lik yeşil alan oranıyla 34 şehir arasında son sırada.
HAVA KİRLİLİĞİ TEHLİKELİ SAFHADA
PM10 (Partikül madde) ve SO2 (Kükürtdioksit) kaynaklı hava kirliliği yaşayan illerin başında İstanbul geliyor. Çevre ve Sağlık Birliği hazırladığı bilgi notunda Avrupa’nın havası en kirli on şehri arasında yer almasa da İstanbul’da da hava kalitesinin tehlikeli boyutlara ulaşmış durumda olduğunu belirtti.
PM ortalaması İstanbulluların hayat kalitesini olumsuz etkilemeye devam ediyor
YEDİ GÖKDELENDEN BİRİ İSTANBUL'DA
Dünyanın en büyük yapı bilgi kaynaklarından Emporis’in verilerine göre Türkiye’de yapımı tamamlanmış olan gökdelenler hesaba katıldığında Avrupa’da İstanbul’dan daha yüksek şehir yok.
İstanbul bu yapılarıyla dünyada da 22’nci sırada. 1994’e kadar sadece 4 gökdelenin bulunduğu İstanbul’da Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarı ile birlikte en az 117 gökdelen yapıldı. Bu gökdelenler, şehir ile simgeleşen silueti bozdu.
Haliç Metro Köprüsü ile Mimar Sinan’ın eseri Süleymaniye Camii ve tüm Haliç siluetinin görsel bütünlüğü yok edildi.
KOMŞUNUN SUYUNA MUHTAÇ
BBC’nin araştırmasına göre su kıtlığı çekecek 11 şehirden biri İstanbul. Yıllık 1 milyar metreküp olan İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 55’lik kısmı Düzce’deki Melen Çayı’ndan, yüzde 15’lik kısmı ise Trakya’da bulunan Kazandere ve Pabuçdere barajlarından karşılanıyor.
Yani İstanbul, komşu illerin suyuna muhtaç hale geldi. Uzmanlar, su toplama havzalarının yapılaşmaya açılmasından acilen vazgeçilmesi çağrısında bulunuyor.
İSTANBUL'DA İŞSİZLİK ARTIYOR
Dr. Ergün Demir ile Güray Kılıç’ın derlediği bilgilere göre; İstanbul’da son 1 yılda 500 bin kişiye işi kaybettirildi. Demir ve Kılıç’a göre, tablo şöyle:
2,5 milyon kişiyi asgari ücretle yoksulluk şartlarında yaşıyor. Gençler eğitimden ve istihdamdan uzaklaştı. İstanbul’da çalışanların sosyal güvenlik kapsamında bakmakla yükümlü oldukları kişi sayısı 6 milyon 200 bin 804.
2018’de İstanbul’da herhangi bir kapsamda sosyal güvencesi olmayan, çalışmayan, SGK’dan gelir ve aylık almayan, 18 yaşını doldurmuş ve öğrenci olmayan 1 milyon 101 bin 573 kişi mevcut.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu’nun (İKK) hazırladığı bilgi notu, İstanbul'da yaşananları özetler nitelikte:
VALİDEBAĞ: 1’inci derece doğal sit alanı, Anadolu Yakası’nın en büyük ikinci yeşil alanı, ‘çılgın projelerle’ yapılaşmaya açılmak istendi.
MARTI PROJESİ: Projenin kıyı çizgisine ve kent siluetine zarar vereceği uyarılarına rağmen yapılmaya başlandı. İskeleleri dışında proje iptal edildi. Kamu zarar uğratıldı.
SEVDA TEPESİ: İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi, Suudi Arabistan Kralı’nın talebiyle Sevda Tepesi’ne yapılaşma için imar izni verdi. Planlar TMMOB İKK’nin itirazları sonucu mahkemeden döndü.
YASSIADA: İmara açılabilmesi için torba kanun ile özel hükümler getirildi. Gerçekleştirilen inşaat faaliyetlerinin sonucunda Yassıada’daki doğal hayatın ve kültür mirasının adeta ‘canına okundu’.
HAYDARPAŞA: Gar ve limanı, çevresiyle kruvaziyer liman, ticaret ve turizm alanı olarak kullanılmak istedi. Yapılan itirazlar sonucu tarihi gar otel olmaktan ‘şimdilik’ kurtuldu.
SULUKULE: Kentsel dönüşümle tescilli binalar yıkıldı. Soylulaştırma politikalarıyla birlikte bölgenin özgün değerleri yok edildi.
TARLABAŞI: Kentsel dönüşüm ile yüzlerce mahalleli zorla tahliye edilerek yerinden edildi.
KURBAĞALIDERE: İBB tarafından yürütülen ıslah çalışması, yıllardır bitirilemiyor.
ÇILGIN PROJELER: 3'üncü havalimanı, Kanal İstanbul ve 3'üncü Köprü’nün kesiştiği noktadaki Arnavutköy’de 2.7 milyon metrekarelik arazi imara açıldı.
Mega projeler için yapılan çevre katliamına tarihi mirasın yok edilmesi de eklendi. Korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli Karaköy Yolcu Salonu ile Paket Postanesi, Galataport için yıkıldı.
20 BİN FUTBOL SAHASI BÜYÜKLÜĞÜNDE YEŞİL ALAN TEHDİT ALTINDA
İlk defa 2011 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "çılgın projesi" olarak kamuoyuna Kanal İstanbul; Karadeniz’den Marmara Denizi’ne kadar tüm coğrafyayı onarılmaz bir biçimde etkileyecek hasar ve yarılma meydana getirme tehdidi taşıyor.
Projenin toplam maliyetinin 20 milyar dolar olması beklenirken köprü ve havalimanları gibi yatırımlar da hesaba katıldığında toplam maliyetin 100 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor.
Uzmanlara göre, projeyle yaklaşık 20 bin futbol sahası büyüklüğünde doğal orman yok olacak. Proje ile tüm nüfus ve istihdam dengesi altüst olacak. Kanalın yapım, işletim maliyeti ve geri ödeme süresindeki dengesizlikler sebebiyle kanal telafisi imkânsız kayıplara yol açacak.
YENİ HAVALİMANI İÇİN 1 MİLYON AĞAÇ KATLEDİLDİ
7 bin 650 metrekarelik alana yayılan ve yap-işlet-devret modeli ile yapılan İstanbul Havalimanı için Kuzey Ormanları yok edildi. 1 milyon ağacın kesildiği belirtilirken, projenin ihalesi Mayıs 2013’te 52 milyon liraya Cengiz-Mapa-Limak- Kolin-Kalyon ortaklığına verildi.
29 Ekim’de açılışı yapılan yeni havalimanında ise sorunlar bitmek bilmiyor. Havalimanı şehrin merkezine kilometrelerce uzakta. Uçakların "rüzgâr" sebebiyle havalimanına inememesi ise hâlâ hafızlarda.
ULAŞIMA ÇÖZÜM OLMAYAN KÖPRÜ
İstanbul trafiğine çözüm bulmak için yapıldığı iddia edilen 3’üncü köprü trafiğe çözüm olmadı. Köprü ve bağlantı yolları inşaatı sırasında doğal alanlar tahrip edilip, ormanlık alanlar, su havzaları tahrip edildi.
Bölge, yapılaşma tehdidi ile karşı karşıya. 2017 yılında, “3'üncü köprüye ‘hayır’ diyenleri yeni tanımıyoruz” diyen Erdoğan, 1995’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken üçüncü köprü yapımını intihar olarak nitelemiş ve “Bu intihardır, cinayettir. İnşallah bu proje olmaz.” ifadelerini kullanmıştı.
TOPLANMA ALANLARI İMARA AÇILDI
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin akabinde tespit edilen toplanma alanları imara açıldı. 496 toplanma alanının çoğu alışveriş merkezi, gökdelen ve rezidans yapıldı.
Şu anda 77 toplanma alanı var. Afet alanında ulaşımı sağlayacak güzergahlar olan acil durum ulaşım yollarının bir kısmı otopark olarak kullanılıyor.