"Eğer Türkiye'ye gidecek olursan tutuklanma riskin var. Sen tutuklanırsın, karın da tutuklanır. Karını rehin olarak alacaklar."

Radyonun internet sitesinde yayınlanan haberde tehdit ve şantaj içeren skandal ses kaydı yayınlanan Eken'e haberle ilgili görüşlerinin de sorulduğu belirtildi. Eken'in kayıttaki sesin kendisine ait olmadığını iddia etmesine karşın İsveç Radyosu'nun kayıttaki sesin Eken'e ait olduğunu ispatladığı yazıldı. 

Tehdit ve şantaj skandalı İsveç'te AKP'nin karıştığı ilk suç değil. AKP, ülkede bulunan tüm kurum ve memurlardan burada yaşayan Hizmet Hareketi mensuplarını adım adım takip etmesini, fişlemesini ve Ankara'ya rapor etmesini istiyor. Tıpkı ABD, Almanya, Avusturya ve Hollanda'da olduğu gibi fişleme faaliyetlerini resmi görevliler ve rejimin muhbiri olmayı kabul eden kişiler üzerinden sürdürüyor. İsveç Radyosuna göre İsveç'te AKP hükümeti adına çalışan diğer kurumlar, tüm AKP muhaliflerinin haritasını çıkarmış durumda. Haberde, Stockholm'deki büyükelçiliğin yanısıra Türk camilerindeki imamların da bu casusluk faaliyetlerine karıştığının altı çizildi. 

BaharGazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve AB Uzmanı gazeteci Emre Oğuz, "Diyanet'in maaşlı imamları camiye gelen tüm cemaati fişliyor. Bu onlar için özel bir görev. Konuştuğum imamlar, casusluk yapmak istemeyen din görevlilerinin de fişlendiğini, bu yüzden tüm imamların Ankara'dan gelen talimatları yerine getirdiğini" söyledi. Fişlenen kişilerin Türkiye'ye girer girmez tutuklanabileceğini belirtti. Orada yaşayan Türklerin Türkiye'deki akraba ve yakınlarının da aynı tehdit altında olduğu, aradığı kişiyi bulamayan AKP'nin yakın-uzak demeden akrabaları cezaevine attığı da ülkede konuşulan konular arasında.

Stockholm Üniversitesi'nden Uluslararası Hukuk Profesörü Ove Bring, Eken'in tehdit ve şantajlarının "Mülteci casusluğu" kategorisine alınabileceğine dikkat çekti ve bunun İsveç yasalarına tamamen aykırı olduğunu ifade etti. Burada uluslararası hukukun da ihlal edildiğini hatırlatan Bring, İsveç sınırları içinde yabancı casusla bulundurmanın İsveç yasalarını çiğnemek anlamına geldiğini söyledi. 

Skandalın duyulmasından sonra İsveç basını ayağa kalkarken, İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström, Türk Büyükelçi Kaya Türkmen'i Dışişlerine çağırdı. Bakan'ın, Türk Büyükelçi'ye casusluk ve fişleme skandalından duyduğu endişeyi dile getirdiği öğrenildi.