İztuzu Plajı'nın İngiliz ortaklı özel şirket DALÇEV'e verilmesinde geri adım atıldı
Muğla'nın Ortaca ilçesindeki dünyaca ünlü İztuzu Plajı'nın İngiliz ortaklı özel şirket Dalyan Çevre Geliştirme Turizm İnşaat Emlak ve Otel A.Ş. (DALÇEV)'e verilmesinde geri adım atıldı. Muğla Valiliği bünyesindeki Muğla'ya Hizmet Vakfı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bağlı Türkiye Çevre Koruma Vakfı'nın yüzde 50 ortaklığıyla kurulan MUÇEV Tur. Tic. Ltd.Şti., DALÇEV'e gönderdiği yazıda, Ortaca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin aldığı kararlar doğrultusunda hassasiyet gösterilerek herhangi bir faaliyette bulunmamasını istedi.
Dalyan Mahallesi'ndeki plaj, 11 Haziran 2014 tarihinde belediyeden alınarak DALÇEV'e verildi. Bunun üzerine Ortaca Belediyesi, işletmenin geri verilmesi ve ihalenin iptali için Muğla 1. İdare Mahkemesi'nde iki dava açtı. Mahkeme, 23 Haziran'da oybirliğiyle ihalenin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. Aynı mahkeme, itirazlar üzerine aldığı ikinci bir kararla durdurma kararını 29 Eylül'de kaldırdı. İşletme hakkı elinde bulunan Muğla Valiliği, 10 Kasım'da Ortaca Kaymakamlığı'na, İztuzu'nun boşaltılması için bir yazı gönderdi. Ortaca Belediye Başkanı Hasan Karaçelik'in, tesislerdeki demirbaşların envanterinin çıkarılması için ek süre talebi kabul edilip işlem 10 gün ertelendi. İki gün kala ise mahkeme, Ortaca Belediyesi'nin talebi üzerine tahliyenin yürütmesini durdurdu. Belediyenin valilik aleyhinde Muğla 2. İdare Mahkemesi'nde açtığı ve 27 Kasım'da görülen davada, yeni bir karar verilinceye kadar dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verildi. Aynı mahkeme, 22 Aralık'ta verdiği yeni kararla yürütmenin durdurulması talebinin reddine karar verdi. İztuzu Plajı'nın işletme hakkını alan DALÇEV'in yetkililerinin, 28 Aralık gecesi üç otomobille tesisleri devralmaya gelmesi tepkilere sebep oldu. Olayın ardından bölgede jandarma ekipleri geniş güvenlik önlemleri alırken tesislerin bulunduğu alana kimsenin girişine izin vermedi. Dalyan'a giden Muğla Vali Yardımcısı Kamil Köten, Dalyan Jandarma Karakolu'nda Ortaca Kaymakamı Hüseyin Yılmaz ve Başkan Karaçelik'in de katılımıyla bir toplantı düzenledi. Toplantıda alınan karar neticesinde jandarma ekipleri, her iki tarafla görüşerek sahili boşalttı ve nöbeti devraldı. Daha sonra sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çevreciler, İztuzu Kumsalı Kurtarma Platformu (İKUP) öncülüğünde, DALÇEV'in tekrar İztuzu'ndaki tesislere girmemesi için plajın girişinde nöbet tutmaya başladı. İKUP sözcüleri, 10. gününe ulaşan bu eylemi, plajın belediye tarafından işletilmesine izin verilinceye kadar sürdüreceklerini ifade etti.
MUÇEV Müdürü İbrahim Akoğlu imzasıyla DALÇEV'e 06.01.2015 tarihinde gönderilen resmi yazıda ise, "Ortaca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin şirketimizle yapılan 16.06.2014 tarihli Dalyanağzı günübirlik alan işletme protokolünün hükümlerinin uygulanmasının tedbiren durdurulmasına ait 25.12.2014 tarihli ve 2014/569 esas sayılı karar örneği ekte sunulmuştur. Ortaca 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin aldığı kararlar doğrultusunda hassasiyet göstermeniz, herhangi bir faaliyette bulunmamanız ve hukuksal sürecin sonunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın talimatlarının doğrultusunda hareket edileceği hususunu bilgilerinize rica ederim." denildi.
DALÇEV Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Oruç da yaptığı açıklamada, İztuzu'nda yumurtlayan deniz kaplumbağalarının yaşam hakkını değil, iki kafeterya ve şezlongların işletmesini aldıklarını söyledi. İztuzu'ndaki işletmeleri devraldıklarında, fiziki oyarak yıpranmış yerleri iyileştirme çalışmaları yapacaklarını sözlerine ekledi.
MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan ise İztuzu'nda yaşananları TBMM'ye taşıdı. Genele kurulda yaptığı konuşmada, Muğla'daki çevre katliamlarının önemli bir kısmının bizzat Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapıldığını ileri sürdü. İztuzu başta olmak üzere birçok plajın durumunun aynı olduğunu dile getiren Milletvekili Erdoğan, "Çevre Bakanlığı'nın da ortağı olduğu bir şirket tarafından usulsüz bir şekilde, olmayan şirketlere ihale edilmektedir. Muğla ili sınırları içerisinde yine üç yeni termik santral için ÇED raporu süreci Muğla'da devam ettirilmektedir. Bafa Gölü, sahipsiz ve çaresiz. Orman Bakanlığı, plansız ve programsız olarak ormanlarımızı kesmektedir." ifadelerini kullandı. Mehmet Erdoğan, Muğla'nın önemli varlıklarının AK Parti iktidarı tarafından yağmalandığını iddia ederek, "Bu talan böyle devam ederse bundan sonra Muğla'da ne turizm yapılabilir ne tarım yapılabilir ne de arıcılık yapılabilir. Bu talanın bir an önce durdurularak, Muğla'nın en değerli varlığı olan çevre varlıklarının korunması konusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı göreve davet ediyorum." şeklinde konuştu.