JİTEM'in varlığını kabul etti

JİTEM'in varlığını kabul etti
Org. Özgen JİTEM'in varlığını kabul etti, 33 er olayıyla ilgili ise yine savunma yaptı...
33 erin şehit edildiği Mayıs 1993'te Asayiş Bölge Komutanı olan emekli Org. Necati Özgen, JİTEM'in varlığını kabul etti. JİTEM'i 'oldukça' iyi bilen Özgen Paşa, eski PKK itirafçısı ve JİTEM elemanı Abdülkadir Aygan'la aynı masada fotoğraf çektirmişti. Emekli Orgeneral Necati Özgen, JİTEM olarak bilinen Jandarma İstihbarat Terörle Mücadele biriminin varlığını kabul ederek, "JİTEM de subay. JİTEM denilen insanlar da subay. Subay, yemek yediği, suyunu içtiği yere ihanet edebilir mi" dedi. Can Dündar'ın NTV'de yayımlanan "Canlı Gaste" programına katılan Özgen, Asayiş Bölge Komutanı olduğu Mayıs 1993'te Bingöl'de 33 askerin şehit edilmesine ilişkin soruları yanıtladı. Özgen, görev yaptığı dönemde Güneydoğu'da görev yapan ve Ergenekon davasında yargılanan kişi olmadığını belirtti. Özgen, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in, 33 erin şehit edilmesinin "devlet işi", "Ergenekon işi" olabileceğini ima etmesiyle ilgili soruyu şöyle yanıtladı: "Yapmayın Allah aşkına. Siz bunu tutup, 85 teröristin ele geçirildiğini bir köşeye atarsanız olmaz." 33 ER OLAYINDA YARGILANAN KİŞİ JİTEM KOMUTANIYDI Org. Özgen varlığını kabul ettiği JİTEM'i savunadursun, 33 er davası kapsamında yargılanan kişi olan Yüzbaşı Zahit Engen de bir JİTEM komutanıydı. Özgen, dün akşam NTV'de askeri mahkemede 'ihmal'den yargılanan askerler olduğunu ancak beraat ettiklerini açıkladı. Oysa gerçek öyle mi? Bingöl'de 33 erin şehit edildiği kanlı olaydan hemen sonra Elazığ 8. Kolordu Askeri Mahkemesi savcısı Binbaşı İnayet Taş, ihmali olduğu gerekçesiyle aralarında Elazığ ve Bingöl il jandarma komutanlarının da bulunduğu yedisi üst düzey komutan sekiz kişi hakkında soruşturma başlattı. Haklarında görevi ihmal ve büyük zarar doğuran emre itaatsizlik suçlamasıyla dava açılan komutanlar arasında daha sonra JİTEM'ci olarak adını sıkça duyuracak olan Elazığ'ın Kovancılar İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Zahit Engin de bulunuyordu. Yargılama sonucunda sanıklar önce bir yıl üç ay arasında hapis cezasına çarptırılmalarına karşın Askeri Yargıtay'a giden dava altı yıl sonra sanıkların beraatine karar verilerek kapatıldı. Askeri Yargıtay'ın gerekçeli kararında yanlış uygulamanın Malatya'da başladığına dair özel bir not düşülmesine karşın, sorumluları davaya dahil edilmedi. ÖZGEN MALATYA'DAKİLERİ SUÇLADI Can Dündar'a konuşan Özgen, olayda sorumluluğunda bulunmayan Malatya'da askerlere eskort vermeyenlerin ihmali olduğunu öne sürdü: "Acemi eğitimlerini tamamlayan askerlere 10 gün izin verildi. Sonra doğıtım için toplanma yerlerine gönderilmek için otobüslere bindirildi. O bölgede toplama merkezi Diyarbakır ve Malatya'da bulunuyordu. Yalnız Malatya bizim bölgemizde değildi. Kıtalarına giden askerler sivildi. Silahlarını gittikleri yerlerde alacaklar ve gerekirse orada da kısa bir eğitimden geçeceklerdi. Gelen istihbarata göre bölgede teröristler tespit edilmişti. 11-14 Mayıs arasında bölgede 300-500 terörist tespit edildiği için 4 gün operasyon yapıldı. Ancak herhangi bir terörist grupla karışılaşılmadı. Askerler yorulunca komutanlarına '4 gündür dağdayız' demişler. Bunun üzerine planlı bir şekilde geri çekilme olmuş. Yolda ise Mekanize Tabur Komutanlığı önlem almıştı. Ancak o zamanlar imkanlarımız kısıtlıydı. Askerleri Malatya'dan yollayanlar eskort aracı vermemişler. 150 kilometrelik iki, iki buçuk saatlik bir yoldan bahsediyoruz. Havadan takip deniliyor ama dediğim gibi imkanlar kısıtlı. O zamanlar koca Güneydoğu'da 5 Sikorsky ve 2 taarruz helikopteri var." ÖZGEN'E GÖRE EMRİ ÖCALAN VERDİ "Hain saldırıya 300-500 arası terörist katıldı. O bölgede o zamanlar 10 bin terörist vardı. Askerler dağdaki operasyonu bitirince teröristler içeri giriyor, araçları durduruyorlar. Otobüslerde asker olup olmadığını soruyorlar. Birçok aracı yaktılar, silahlarla taradılar. Dikkatimi çeken bir şey var. Şoförler yolda birkaç kez durup telefonla bir yerleri aramışlar. Demek ki şoförler işbirlikçi. Dağdakilere haber verdiler. Saat 18.00-18.30 arası yolu kesmişler. Diyarbakır'dan yardım gelmesin diye o yolu bombalamışlar. Olay yerine ilk ben gittim. Manzara çok korkunçtu. Bana göre Şemdin Sakık ifadesinde 'Ben yapmadım. Terörist başı Öcalan yaptı' diyor. Bence de bu doğru. Reşadiye'deki saldırıdan da Öcalan'ın haberi var. Ondan habersiz birşey yapamazlar, herşeyden bilgisi var." (aktifhaber)
17 Aralık 2009 11:58
DİĞER HABERLER