Kaç kişiye tahliye yolu açılıyor?

Koronavirüs nedeniyle kapasitesinin çok üzerinde olan cezaevleri tehlike altında. Üzerinde çalışılan 3. Yargı Paketi’nde af beklentisi var. AKP ve MHP’nin üzerinde uzlaştığı, CHP’nin de destek verme eğiliminde olduğu öğrenilen paketle birlikte yaklaşık 100 bin kişiye tahliye yolunun açılması bekleniyor.
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya “İşte infaz paketi” başlıklı yazısında paketin kapsamını aktardı.Sarıkaya’nın aktardığına göre Yargı Paketi’nde yer alacak düzenlemeler şöyle:

“-Düzenlemeyle 1 Mart 2020’den önceki suçlarda infaz kurumunda geçirmesi gereken süreden ½ oranında indirim yapılacak ve denetimli serbestlik de bir defaya mahsus olmak üzere üç yıl uygulanacak. Böylece MHP’nin beş yıllık önerisi de Cumhur İttifakı arasında yapılan uzlaşı ile denetimli serbestliğin üç yıla indirilmiş oldu.

 Ayrıca yine MHP’nin önerisi ile istisna suçlar arasında daha önce yer bulan, Uyuşturucu Kullanma ve Bulundurma ile Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti suçu da kapsam içine alındı.

–Yapılan bir diğer yeni düzenleme ile örgüt lideri olmamak kaydıyla 60 yaşından büyük hasta her mahkum denetimli serbestlikten yararlanacak ve bu kişilere dört yıl olarak uygulanacak.

–Ayrıca yargılamada reform yapılarak evde infaz uygulamasına geçilecek ve yaşlılar ile hamileler cezalarını evlerinde çekebilecek.

–Terörle Mücadele Yasası’nın 7’nci maddesinin 2. fıkrasında yer bulan terör örgütlerini övme suçuna ilişkin cezaların da temyize götürülmesine olanak sağlayan düzenleme paketten çıkarıldı.

–Kapsam içine alınmayan mükerrer suçlara ilişkin indirim oranı da tüm eleştirilere karşın düzenlemede aynı kaldı."

Peki indirim nasıl hesaplanacak? Sarıkaya’nın aktarımına göre mevcut yasada infaz kurumunda geçirilmesi gereken süreden 2/3 oranında yapılan indirim, ½’ye yükseltildi.

Mevcut kanunda bir yıl olan denetimli serbestlik süresi de MHP’nin önerisi dikkate alınarak 1 Mart 2020’den önceki cezalarda üç yıl uygulanacak.

1 Mart 2020 sonrası suçlarda ise bir kişinin infaz kurumunda geçirmesi gereken süresinin ½’si düştükten sonra, geri kalan cezasının 1/5’i denetimli serbestlik olarak düşülecek, 4/5 hapiste kalacak.

Örneğin 1 Mart 2020 öncesi hüküm almış kişinin infaz kurumunda geçirmesi gereken süre altı yıl ise cezası önce yarıya indirilip üç yıla düşecek, üç yıl da denetimli serbestlik olduğu için hapisten salınacak.

Bu kişi 1 Mart 2020 sonrası hüküm almışsa, altı yıl yarıya inecek, kalan üç yılın 1/5’i olan 7 ay 6 gün denetimli serbestlik olarak inecek; iki yıl dört ay 24 gün hapis yatacak.

Veya 20 yıl cezası olan mahkum eğer 1 Mart 2020’den önce hüküm almışsa, infaz kurumunda kalması gereken süreden ½ oranında indirilecek, ceza 10 yıla inecek; bundan da üç yıl denetimli serbestlik düşülecek ve yatması gereken süre iki yıla inecek.

Bu tarihten sonraki suçlarda ise denetimli serbestlik 1/5 olarak uygulanacak.

Buna göre 20 yıl ceza alan kişinin cezası ½ indirilip 10 yıla düşecek, bunun denetimli serbestlik için getirilen 1/5’i olan iki yıl düşülecek, sekiz yıl hapiste kalacak.

Pakette yer alacağı ifade edilen bir düzenlemeye göre örgüt yöneticisi olmamak kaydıyla 60 yaş üstünde bakıma muhtaç durumda olan veya sürekli hastalığı bulunanlar tam teşekküllü hastaneden rapor almak kaydıyla cezalarını evlerinde çekebilecek, bu kişiler için denetimli serbestlik bir defaya mahsus olmak üzere dört yıl uygulanacak.

Buna göre 65 yaş için bir yıl, 70 yaş için iki yıl, 75 yaş üstü ve hamileler için dört yıla kadar kalan cezanın evde çekmesi hükmü de getirildi.

Eğer cezasının bitmesine dört yıl kalmış ve 75 yaşına ulaşmış ise infaz süresini evinde tamamlayacak. Bunun için de elektronik kelepçe yöntemi uygulanması planlanıyor.

Yazıda paket ile getirilen infaz indiriminden yararlanamayacaklar ise şöyle aktarıldı:

“Terör suçları, örgütlü terör suçları, kasten adam öldürme, cinsel istismar, kadına ve çocuğa şiddet, soykırım suçları, insanlığa karşı işlenen suçlar, insan üzerinde deney suçu, organ ve doku ticareti, reşit olmayana cinsel istismar, çocukların cinsel istismarı suçu, devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymaya veya devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya veya devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik fiiller, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs, TCK’nın 76’ncı maddesinde düzenlenen (Kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet veya köleleştirme, kişi hürriyetinden yoksun kılma, bilimsel deneylere tabi kılma, zorla hamile bırakma, zorla fuhşa sevk etme) suçların tamamı her türlü eziyet, işkence, Atatürk aleyhine işlenen suçlar ve Orman Kanunu’na aykırı suçlar…”
22 Mart 2020 18:03
DİĞER HABERLER