'Kadına şiddetin önlenmesi öncelikli devlet politikası olmalı'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana İl Başkanı Ayhan Barut, geçen ocak ayında 19 kadının öldürüldüğünü belirterek, "Kadına karşı şiddetin önlenmesi öncelikli devlet politikası olmalı" dedi.

CHP İl Örgütü, İl Kadın ve İl Gençlik Kolları, kadına karşı şiddetle mücadele için acilen kadın erkek eşitliğinin sağlanması, hiçbir mazeret üretmeksizin kadına karşı şiddetin önlenmesinin öncelikli bir devlet politikası olarak ilan edilip gereklerinin yerine getirilmesi çağrısında bulundu.

CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, İl Kadın Kolları Başkanı Yasemin Yılmaz Sarıeroğulları ve İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Muhammet Erginkara'yla birlikte yaptığı açıklamada Türkiye'de son beş yılda 1437 kadının, sadece geçen ocak ayında da 19 kadının katledildiğini söyledi.

Son beş yılda 112 kız çocuğunun tecavüze uğradığını, 141 kadının da devlet koruması altındayken katledildiğini aktaran Barut, kadına karşı şiddet konusunda güncel devlet politikasındaki çarpıklıklara dikkati çekti. Kadın-erkek eşitliğini kabul etmeyen bir devlet politikasının varlığına işaret eden Barut, "Devlet propagandasıyla kadına karşı şiddetin kışkırtılması ve bu şiddetin ilk tezahürleri olan kadınlara yönelik aşağılama, ayrımcılık, hakaret, tehdit, şantaj, yaralama, cinsel taciz ve cinsel saldırılar gibi suçların çeşitli mekanizmalarla cezasız bırakılması söz konusu." dedi.

'TECAVÜZCÜLER VE KATİLLER YASAYA AYKIRI YARGI KARARLARIYLA AKLANIYOR'

Tecavüz ve kadın cinayetleri için Türk Ceza Kanunu'ndaki cezaların yeterince ağır olduğunu vurgulayan Barut, asıl sorunun, tecavüzcülerin ve katillerin çoğunun cinsiyetçi ve yasaya aykırı yargı kararlarıyla aklanması ya da daha düşük cezalarla cezalandırılması olduğunu kaydetti. Barut, "Yargıda özellikle tahrik ve iyi hal gerekçeleriyle yapılan erkeklik indirimleri olarak adlandırabileceğimiz cinsiyetçi kararlar, bizzat yasanın kendisine aykırıdır." ifadelerini kullandı. Ağırlaştırılmış müebbet ya da müebbet hapis cezalarının yeterince ağır cezalar olmasına karşın hiçbir biçimde caydırıcı olmadığını dile getiren Barut, cinsiyetçi ve yasaya aykırı uygulamaların ortadan kaldırılması gerektiğini ifade etti.

'KADINLARI SALDIRGANLARLA UZLAŞTIRACAK YASA GERİ ÇEKİLMELİ'

'Kadına karşı şiddet konusunda arabuluculuk, basit yargılama usulü ve pazarlık' dönemini başlatacak olan Ceza Muhakemesinde İş Yükünün Azaltılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın sakıncalarına işaret eden Barut, "Şiddetle mücadelede asıl etkili olacak yöntem, cinayetlere uzanan şiddet zincirinin ilk halkalarında kadınlar için güçlendirici, erkekler için caydırıcı etkide bir ceza politikasıdır. Siyasi iktidar bu konuda herhangi bir adım atmayı düşünmediği gibi, tam tersine kadın ve çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar da dahil olmak üzere cezası beş yıla kadar olan suçlarda basit yargılama, pazarlık ve uzlaşma getiren bir yasa hazırlığı içindedir. Kadınlarla ilgili davaları, yargıya iş yükü olarak gören, kadınlara karşı suçları suç olmaktan çıkarmaya, kadınları saldırganları ile barıştırma/uzlaştırmaya çalışan bu taslak derhal geri çekilmelidir" ifadelerini kullandı.

Kadına karşı şiddetle mücadele için öncelikle ve acilen kadın erkek eşitliğinin sağlanması, hiçbir mazeret ileri sürülmeksizin kadına karşı şiddetin önlenmesinin öncelikli bir devlet politikası olarak ilan edilmesi ve gerekleri yerine getirilmesi çağrısında bulunan Barut, şöyle devam etti: "Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi'nin tüm gerekleri ilgili kadın ve LGBTİ örgütleriyle birlikte yaşama geçirilmelidir. Devlet mekanizmaları ve toplumsal yaşamın her alanında kadınların eşit temsili sağlanmalıdır. Derhal, kadın cinayetlerini önleme ve can güvenliği riski bulunan vakaların bizzat takibi görevi bulunan kadın cinayetleri ile ilgili bir birim oluşturulmalıdır." CİHAN
02 Şubat 2016 13:55
DİĞER HABERLER