Kağıt toplayıcıları cezadan korktu, kağıt toplamaya çıkmadı

Sokaklarda kâğıt toplayanları kontrol altına almak için yüksek miktarda ceza kesilmesine yönelik başlatılan uygulama 16 saat yürüyerek günlük 25 lira kazanan evsiz ve işsizleri vurdu. Para cezasından korkan kağıt toplayıcıları işe çıkamadı. Kağıtçılar, "Ülkede her sorun bitti sıra çöpe mi geldi?" diye sitem etti.

Komşu ülkelerde yaşanan iç savaşlar sonrası özellikle Suriye'den Türkiye'ye gelen 3 milyona yakın sığınmacının ülke ekonomisine getirdiği ağır yükün yanında bazı meslek gruplarında çalışan Türk vatandaşlarını da olumsuz yönde etkiledi. Bir çok müteahhitin zor durumda olan sığınmacıları inşaatlarda çalıştırması Türk işçilerin işsiz kalmalarına neden olurken sığınmacılar şimdi de kağıt toplayıcılarını işsiz bıraktı. Sokaklardan katı atık toplayan kişilerin sayısı, Suriyelilerin de katılmasıyla hızla artınca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı harekete geçti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, işçilerden geri dönüştürülmek üzere kağıt alan firmalara tebligat ve denetim memurları yolladı. Yasal düzenleme ile firmalar, sokakta kâğıt toplayan atık kâğıt işçilerinden atık alması durumunda 140 bin TL ceza ödeyecek. Kağıt toplayan kişiye de geri dönüşüm şirketine kağıdı sattığının tespit edilmesi halinde 2O bin TL'ye kadar varan cezalar kesilecek. Bu düzenleme 500 binden fazla kâğıt işçisinin işsiz kalması anlamına geliyor.

'CEZA KESİLECEK KORKUSUNDAN İŞE ÇIKMADIK'

Konuyla ilgili haberlerin çıkması üzerine tedirgin olduklarını belirten kâğıt toplayıcılardan 25 yaşındaki Cihan Çevik, şunları kaydetti: "Bu benim mesleğim değil ancak işsiz kaldığım zaman evimdeki çocuğuma ve eşime bakmak için kağıt toplamaya çıkıyorum. Yaklaşık 5 yıldır kağıt topluyorum aralıklı olarak. Yılbaşına kadar Atakum Belediyesi'nde temizlik işimde taşeron olarak çalışıyordum. İstanbullu bir firma ihaleyi alınca bizi işten çıkarttı. Ben de evdeki küçük bebeğimin mama ve bez ihtiyacı için kağıt toplayıp günde kazandığım 20-25 lira ile onun ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorum. Ben ve eşim bugün yiyecek bulamazsak idare ederiz ama bebek acıkınca ağlıyor bu durumda benimde bir şeyler yapıp onun karnını doyurmam gerekiyor. Bugün bu haberlerden dolayı 20 bin lira ceza keserler korkusuyla işe çıkamadım. Cebimde beş kuruş yok bebeğim evde mama diye ağlıyor. Ben şimdi dilencilik mi yapayım yoksa hırsızlık mı yapalım. Nereye gittiysem sabıkam var diye iş vermiyorlar. Tövbemizi ettik evlendik çocuğumuz oldu. Sabıkalıyız diye ölelim mi? Gazetelerde okuduğumuza göre ben kâğıt toplarsam bana 24 bin lira, benden kâğıt sattığım kişiye 140 bin lira ceza kesecekmiş. Bildiğin 'devlet çöpe el koydu' ülkede her şey yolunda bir tek sorun şimdi garibanın ekmek kapısı olan çöpler mi kaldı."

'ÇOCUKLARIMIZI GÖTÜRÜR BELEDİYE ÖNÜNE BIRAKIRIZ'

Belediyelerin daha önce bu konuda harekete geçerek şehrin en işlek yerlerine ve iş merkezlerinin olduğu yerlere sepetler koyduğunu kaydeden 40 yaşındaki Mustafa Çoban, "Ben 6 yıldır bu işi yapıyorum, 3 tane çocuğum var. Belediyeler sepet koymadan önce bizim kazancımız günlük 50 lira civarlarındaydı sepetlerden sonra yarı yarıya düştü. Günde 16 saat çalışıp 20-30 lira para kazanıyoruz. Şimdi devlet bu paraya da göz dikti. Eğer bu şekilde bir uygulama olursa bizim çocuklarımız ne olacak. O zaman bizde çocuklarımız belediyelerin önüne götürüp bırakırız 'buyurun bu çocuklara siz bakın' deriz." diye konuştu.

'BUNDAN SONRA BU HÜKÜMETE OY YOK'

'Kimsesizlerin kimsesi, garibanın dostuyuz' diyerek hükümet olduklarını şimdi ise garibanın çöpüne bile göz diklerini savunan 65 yaşındaki Metin Bahar, "Benim 3 tane kız çocuğum var ben kimsenin bir şeyini çalmıyorum yada dilenmiyorum. Çöpe atılan kâğıtları topluyorum. Benim emekli maaşım 850 lira beş nüfusa bakıyorum ve para yetmiyor bende mecbur kaldığım için kâğıt topluyorum. Bunu yapmayı bana yasak ederlerse hırsızlık mı yapayım yoksa dilencilik mi? Tamam o zaman ben de dilenirim ama 'devletim beni buna mecbur bıraktı' diyerek dilenirim başka çarem yok, aç mı kalacağız? Ama bundan sonra bu hükümete oy yok, aç geziyoruz aç." diye tepki gösterdi.

'TÜM SORUNLAR BİTTİ SADECE ÇÖP MÜ KALDI?'

Sokak toplayıcılarından kağıtları alan firmanın sahibi Hacı Macit ise şu ifadeleri kullandı: "Türkiye genelinde bana göre yaklaşık 500 bin kişi bu işten ekmek yiyor. Samsun'da ise 5 bin kişi vardır bu işi yapan. Tabi birde Suriyeliler çıktı piyasaya. Kâğıt aldığım için bana 140 bin lira ceza kesecekmiş benim bu parayı ödeme gücüm olsa ben bu işi yapmam. Devlet artık nereden para kazanacağını bilemez oldu. Bu hükümette gariban hep gariban, zengin de tam zengin olup çıkıyor. Olan garibana oluyor. Devlet versin bu insanlara iş o zaman çıkmasınlar kağıt toplamaya. Aslında bu kararları verenleri buralara getirip çöpe bir kere olsun elini sokturacan. Çoluğu çocuğu koyacağız kapının önüne biz bakamıyoruz, siz bakın diyeceğiz. Türkiye'de tüm sorunlar bitti şimdi sadece bir tek çöpteki kağıtlar mı kaldı sorun olarak." CİHAN
27 Ocak 2016 13:42
DİĞER HABERLER