Kahramanmaraşta ihracatın yıldızları ödüllendirildi

Kahramanmaraşta ihracatın yıldızları ödüllendirildi -Ekonomi Bakanı Çağlayan: Faiz lobisinin canını acıttığımı hissediyorum. Yüksek faizden beslenenler, faiz lobisi ve Türkiyenin gelişmesi ve büyümesini istemeyenler benim ko
KAHRAMANMARAŞ (A.A) - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Faiz lobisinin canını acıttığımı hissediyorum. Yüksek faizden beslenenler, faiz lobisi ve Türkiyenin gelişmesi ve büyümesini istemeyenler benim konuşmalarımdan hiç memnun değiller. Ben çok üzüldüm sanki buna, Bilakis daha çok seviniyorum, demek ki doğru bir iş yapıyorum dedi.
     Bakan Çağlayan, Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odasında (KMTSO) düzenlenen İhracatın Yıldızları ödül töreninde, Türkiyede reel faizin sıfır olduğu bir dönemi yaşadıklarını belirtti. Çağlayan, iş adamlarının yeni yatırım yapması için düşük faizli kredilere ihtiyacı olduğunu, bundan dolayı faizin düşmesini istediğini vurguladı.
     Türkiye ekonomisinin artık eskisi gibi olmadığını ifade eden Çağlayan, şöyle konuştu:
     Borçlanma süremiz, borçlanma vademiz oldukça düşük arkadaşlar. Ekonomi Bakanı olarak üretmenin, emeğin ne olduğunu bilen, haksız rekabetin ne olduğunu yaşayabilen bir insan olarak aldım bu kararı. Eğer almasam benden hesap sormanız gerekirdi. Hem bu dünyada hem öbür dünyada. Gerek tekstil gerek konfeksiyonda almış olduğumuz bu koruma önlemleri Türk tekstil ve konfeksiyon sektörünün önceki dönemlerde ne kadar haksız rekabete maruz kaldığının çok net bir göstergesidir.
     Arkadaşlar beni Hansın, Georgeun istihdamı değil, Alinin, Velinin, Mehmetin istihdamı ilgilendiriyor. Faiz lobisinin canını acıttığımı hissediyorum. Yüksek faizden beslenenler, faiz lobisi ve Türkiyenin gelişmesi ve büyümesini istemeyenler benim konuşmalarımdan hiç memnun değiller. Ben çok üzüldüm sanki buna. Bilakis daha çok seviniyorum, demek ki doğru bir iş yapıyorum.
     Çağlayan, ihracat hedeflerinin yakalanması için iş adamlarına yurt dışı fuarlara gidişlerde bakanlığının destek verdiğini hatırlattı.
     Türkiyenin 241 gümrük bölgesine mal sattığını dile getiren Çağlayan, şöyle devam etti:
     Eğer Türkiye son 4 yılda küresel krizin başlamış olduğu dönemle beraber, sizlerle temaslar kurmasak sizlerle birlikte planlı programı seyahatler gerçekleştirmesek sizlerin yurt dışı fuarlardaki masraflarınızın yüzde 75e kadarını benim Bakanlığım karşılamamış olsaydı biz bu ihracat rakamını yakalayamaz, ihracatımızda dünya konjonktürünün gidiş istikametinde maalesef kayıplarla karşı karşıya kalırdık. 4 yıllık pazar araştırmasının ihracatımıza getirdiği katkı 42 milyar dolardır. 241 gümrük bölgesine 20 binden fazla ürün çeşidiyle ihracat yapan ve ihracatının yüzde 90ından fazlası sanayi üretimi olan bir ülkeyiz. İhracat yapmadığımız iki pazar var. Biri Mikronezya, diğeri Naurudur.
     Çağlayan, Türkiyenin geçen yıl 152,6 milyar dolar mal, 42 milyar dolar hizmet ihracatıyla cumhuriyet tarihinde bir ilki yaşadığını ve ilk defa 194 milyar dolara yakın ihracat yaparak döviz ülkesi haline gelindiğini kaydetti.
    
     -Sevsinler senin serbest piyasa ekonomini-
    
     Çağlayan, ABnin Türkiye hakkındaki tutumu da eleştirdi. ABye karşı bir bakan olmadığını ancak yapılan bazı uygulamaların kabul edilemez olduğunu belirten Çağlayan, şunları söyledi:
     O kadar demokrat ki bunlar, benim aracıma da kota koyuyorlar. Gün geçmiyor ki benim Bakanlığım bu işin muhatabı ama Ulaştırma Bakanlığı bununla ilgileniyor. Gerek ikili gerek transit geçiş kotası almak için dibimiz çatlıyor. Alnımız çatlıyor. Her yıl ülkelerle oturup 5 bin araç, 10 bin araç kota ver diye adeta yalvarıyoruz. Yetmiyor ileride bir daha istiyoruz. Zaman zaman Başbakanımız devreye giriyor, Cumhurbaşkanımız devreye giriyor. Bu nasıl adalet, bu nasıl insan hakları- Malı serbest dolaşamaz, insanı serbest dolaşamaz. Bunun adı serbest piyasa ekonomisi. Sevsinler senin serbest piyasa ekonomini. Eğer buysa tüm dünyaya sesleniyorum, sadece Avrupaya değil: Gelin karşılıklı kaldıralım kotaları. Ama bir tane babayiğit çıkmadı karşımıza. Çıksın bir ülke desin ki ben girene çıkana karışmıyorum. Vaziyet bu.
    
     -İş adamının seyahat hakkı-
    
     İnsan hakları ve demokrasi olan bir bölge ve ülke topluluğunun, iş adamının seyahat hakkının kısıtlayamayacağını aktaran Çağlayan, Türkiyeye Türk insanına ve sizlere vizeyle geçiş imkanı verirken, Kanada, Güney Kore, Japonya, Brezilyaya vizesiz kendi ülkesine geçiş hakkı veriyor. Bunun cevabı ne biliyor musunuz- Ahlaksızlıktır, terbiyesizliktir. Başka bir şey değildir diye konuştu.
     Bir iş adamının ÇED raporu ilgili sorusunu cevaplandıran Bakan Çağlayan, şunları kaydetti:
     ÇED konusunda işin birkaç boyutu var. ÇEDi veren bir taraf var. İlgili Bakanlığımız var. Ama oradaki bürokratlarımız, Allaha şükürler olsun ABden çok Avrupalı olanlar var. ABnin sanayiciyi sıkmadığı kadar bizim bazı bürokratlarımız sizleri sıkıyorlar. Buna ben de isyan ediyorum. Başbakanımız bu konunun bizzat üzerinde duruyor. Elbette çevre çok önemli bizim için. Gerekeni yapacaklar. Bu ülke hepimizin. Ama bunların bazen sanayiciyi bezdirme ve boğma anlamına gelmemesi gerekiyor. Bundan dolayı aylardır bekleyen yatırım ve yatırımcılar var.
     Bakan Çağlayan, daha sonra ihracatta başarılı firmaların temsilcilerine plaketlerini verdi.
     Programa, TBMM Başkanvekili Prof. Dr. Mehmet Sağlam, Türk Parlamenterler Birliği Başkanı Nevzat Pakdil, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri Yıldırım Ramazanoğlu, Sevde Beyazıt Kaçar, MHP Milletvekili Mesut Dedeoğlu, Vali Şükrü Kocatepe, Adalet Bakan Yardımcısı Veysi Kaynak, KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük, Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Duran Balsuyu ve iş adamları katıldı.
    
     Muhabir: İsmail Hakkı Demir - Ersoy Sevinç / Ahmet Caner Baysal
     Yayıncı: İbrahim Uyar
09 Mart 2013 18:19
DİĞER HABERLER