Malatya'da kanalizasyon hattındaki arıza nedeniyle bir ailenin yaşadığı ev haşerelerin istilasına uğradı. Binayı baştan sona onlarca kez ilaçlayan aile, sonunda evi bırakarak ailesiyle birlikte yakınlarına sığındı.
Yeşilyurt İlçesi'ne bağlı Koşu Mahallesi 100. Yıl Caddesi'nde müstakil bir evde ailesiyle birlikte yaşayan Karslıoğlu ailesinin yaşadığı müstakil evi böcekler bastı. Günden güne haşere sayısı artınca Tayfun Karslıoğlu onlarca kez ilaçladı. İlaçlama işlemi kısa süreli çözüm sunsa da böcek sayısı günden güne arttı. Bunun ardından evin her tarafını ilaçlayan Karslıoğlu yine de böceklerden kurtulamadı. Son olarak bir ilaç firmasından destek almaya karar verdi. Çağrı üzerine gelen firma personeli ilaçlama yaptığı sırada zeminde bir delik gördü. İncelemeler sonucu böceklerin kaynağının bu delik olduğu saptandı. Delik ilaç sıkılarak betonla kapatılmasına rağmen halen böcekler kurtulamayan Karslıoğlu son olarak hilti ile kapattığı deliği yeniden açarak zemine doğru kazdı. Kazdıkça topraktaki nemliliğin arttığını fark eden Karslıoğlu, kanalizasyon hattının patladığını tespit etti.
Durum Malatya Su ve Kanalizasyon İdaresi'ne (MASKİ) bildirildi. Ekipler ihbar üzerine geldikleri evdeki arızanın kanalizasyon hattının asfalt malzemesi ile dolduğunu tespit etti. Uzun uğraşlar sonucu kanalizasyon hattı tamir edilerek böcek istilası bitirildi.
Tayfun Karslıoğlu, böcek istilasının bir buçuk ay önce başladığını belirtti. Bu sürede Malatya Su ve Kanalizasyon İdaresin'de (MASKİ) çalışan bir idarecinin kendisinin bilerek beklettiğini iddia eden Karslıoğlu, başından geçenleri şöyle anlattı: "Ben mağdur edildim. Mağdur olduğum için belediye personelinden rögarın kapalı olduğu için tutanak tutmasını istedim. Belediye çalışanın konunun kendisi ile alakalı olmadığını konuyu büyükşehir belediyesine dilekçe ile müracaat etmem gerektiğini söyledi. Bunun üzerine ben de 'çalışan arkadaşlara çalışmayı durdurun bunun ile ilgili bilirkişi gelsin' tutanak tutsun. 'Bununla ilgili bana rapor versinler. Ondan sonra devam edin' dedim. Tutanağı alana kadar anamdan emdiğim süt burnumdan geldi. Görevli geldi. Rögar bacasının fotoğrafını çekti evin halinin fotoğrafını çekti. Bana 'sana resmi olarak yazı ile cevap vereceğiz' dedi. Ben de 'rögarın açılması gerekiyor ne yapmalıyım' diye sordum. O da bana 'ben haber veririm gelip açarlar. Eğer gelmezlerse 185'ten kayıt oluştur gelirler' dedi. Cuma günüydü. Cumartesi oldu ne gelen var ne giden. Cumartesi de aradım bana 'kaydınızı aldık size döneceğiz' dediler. Akşam oldu hala gelen yok. Ben yine aradım bana 'senin çağrın ekiplerde görülüyor gelmeleri lazım' dediler. Evimiz resmen su altında durulacak gibi değil. Pazar oldu yine gelen yok. Muhtarımız telefonla aradı. Ne gelen var ne giden ev su altında bütün aile ağabeyimlerde kalıyoruz. Pazartesi kendim MASKİ dairesine gittim. Bir idareci ile görüştüm. Daha sonra bir telefonla ekipler geldi. Ekiplerin gelmesi için birinden özel randevumu alacağız. O bey aramasa bizim mağduriyetimiz giderilmeyecek mi? Bunlar bu şekilde mi vatandaşın sorunlarını çözecek?" CİHAN