Kandil'deki karanlık noktalar

Kandil'deki karanlık noktalar
1997 yılında Kandil Dağı’nı merkez olarak seçen eli kanlı terör örgütü PKK için bu bölge bulunmaz bir doğal kale niteliğinde.
Mehmetçiğin muhtemel yeni operasyonları öncesinde Kandil bölgesinin ilginç özelliklerini araştırdık. Türkiye’nin gündemine oturan Güneş Harekâtı tartışması devam ediyor. Muhalefetin yönelttiği eleştiriler, hükümetle birlikte Genelkurmay’ı da hedef alıyor. Tartışmalar bir yana, Zap bölgesine başarılı bir operasyon gerçekleştiren Türk Silahlı Kuvvetleri, diğer taraftan bölgeye yeni operasyonlara hazırlanıyor. Alınan bilgilere göre TSK’nın yeni hedefinde terör örgütü PKK ile özdeşleşen Kandil Dağı var. Büyük ihtimalle havadan indirilecek özel eğitimli komandolarla buradaki kamplarda konuşlanan teröristlerin etkisiz hâle getirilmesi planlanıyor. Bunun için karların erimesinin şart olduğu belirtiliyor. Peki, Kandil Dağı nasıl bir yer ve buraya ulaşmak sanıldığı gibi kolay mı? Operasyondan sonra terör örgütü hangi kampları kullanmaya başladı? İstihbarat birimleri ve PKK’ya yakın kaynaklardan elde edilen bilgiler, önemli ipuçları veriyor. Daha doğrusu Kandil’e giden uzun ve meşakkatli yolun ipuçlarını… Güneş Harekâtı’nda PKK’nın Zap ve Zağros bölgelerindeki Kanimasi, Avaşin, Çemço, Nevre-Rekan, Şikeftabirindar, Gelişirin, Sermazi gibi kampları hedef alındı. Bu kamplarda barınan teröristlere büyük zayiat verdirildiği açıklandı. Genelkurmay’a göre Türk Silahlı Kuvvetleri, Zap kamp alanını kuşatıp oradaki kampların önemli kısmını bertaraf etti. PKK’nın kilit merkezlerinden Zap bölgesini önemli ölçüde etkisizleştiren Mehmetçiğin yeni hedefinde Kandil Dağı’ndaki kamplar var. Aslında Kandil’deki kamplar havadan bombalanmış ve önemli ölçüde zayiat verilmişti. TSK bu zamana kadar hem havadan hem de karadan PKK’ya ait 210 noktayı ateşe tuttu. Son kara operasyonu ile de Kandil’e giden yolda adım atıldı. Kandil yolunun ne gibi zorluklarla dolu olduğunu anlamak için önce Kandil’in coğrafi konumuna bakmak gerekiyor. Zaten düzenli orduları zorlayan da fiziki elverişsizlikler. Nitekim Kandil İran’ın hemen yanı başında olmasına rağmen İran ordusu PKK’nın bu ülkedeki kolu olan Kürdistan Özgür Yaşam Partisi’yle (PJAK) mücadelede güçlük çekiyor. HAKKÂRİ’YE 90 KİLOMETRE, AMA… Kandil Dağı Türkiye-İran-Irak sınırlarının kesiştiği üçgende bulunuyor. Türkiye ile kısa sayılabilecek bir sınırı bulunuyor. Kandil’e en yakın yerleşim yeri Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi. Buradan Kandil yaklaşık 90 kilometre. Arazi yapısı dikkate alındığında ise bu mesafe 110 kilometreye kadar çıkıyor. Kuzey Irak ile sınır kapısı olan Silopi’deki Habur kapısı ile Kandil arasındaki mesafe ise 235 kilometre. Teröristleri havadan vurmak için Diyarbakır’dan kalkan uçaklar 450 kilometre, Malatya’dan kalkan jetler ise 626 kilometreden sonra Kandil semalarına ulaşabiliyor. Beşgen şeklindeki Kandil Dağı’nın Kuzey Irak’taki bölümü ortalama 300 kilometre uzunluğunda. Büyük bölümü İran sınırları içinde olan Kandil’in toplam alanı yaklaşık 3 bin 500 kilometrekare. Birbirine yapışık; ancak farklı farklı dağlar topluluğu görünümü verdiğinden dolayı burası için Kandil Dağları tabiri de kullanılıyor. Kandil Dağı’nın doğal korunaklı bir yapısı da var. Birbiri ardına uzanan sıra dağlar bu büyük dağ kitlesinin etrafını sarmış durumda. Kandil’in zirvesi 3 bin 500 metre. PKK daha çok vadileri kullanıyor. Vadilerdeki en geniş düzlük, yaklaşık bir buçuk kilometrekare. Terör örgütünün kampları daha çok 2.900 rakımındaki vadilerde konuşlanmış durumda. ‘İNTİHAR’ VADİSİ VE SIĞINAK KÖYLER 10 kilometrelik bir bölgeye yayılmış Kandil kamp alanları fiziki yapısından dolayı doğal bir kalenin içinde ve her kamp birbirinin devamı katmanlar şeklinde konuşlandırılmış. Alttan başlayıp zirveye doğru çapraz şekilde kurulan kamp alanlarının bazılarına kazılan yeraltı tünellerinden geçiş yapılabildiği de belirtiliyor. Kandil Dağı’ndaki PKK kamplarına karadan ulaşmanın tek yolu dağın güney yamacındaki vadi. 1.200 metre rakımda, 14 kilometre uzunluğunda ve 5 kilometre genişliğindeki vadi, dağdan çok net bir şekilde kontrol edilebiliyor. Zaten PKK bu vadiyi mayın ve tuzaklarla tam bir intihar alanına dönüştürmüş durumda. Kandil Dağı’nın Kuzey Irak tarafındaki en yakın büyük yerleşim yeri ise Akre. Burası Erbil’e yaklaşık iki buçuk saat uzaklıkta. PKK Kandil’de terör misyonuna uygun bir yaşam alanı kurmuş durumda. Örgüt, Kandil Dağı ve civarında bulunan irili ufaklı 60 kadar köy ile içli dışlı. İstedikleri zaman köylülerin arasına karışabilen teröristler, kendilerini kolaylıkla gizleyebiliyorlar. PKK’nın 15 sağlık personeliyle çalışan hastanesi, elektrik üreten iki santrali bulunuyor. Şelalelerden sağlanan elektrik, bazı köylere de veriliyor. Çünkü PKK aynı zamanda bu köyler için bir tür geçim kaynağı niteliğinde. Örgüt, küçük ihtiyaçlarını köylülerden sağlıyor. Dağın eteğindeki köylerde örgütün binlerce küçükbaş hayvanının bulunduğu da belirtiliyor. Bu hayvanların etinden ve sütünden yararlanan PKK, artakalanlarını da köylülere bırakıyor. Terör örgütü, Kandil Dağı’ndaki ana merkezine ulaşan bütün yolları ise bir nevi kapatmış. Dağın zirvesinde bulunan ve gözcü görevi yapan 5 kamp bulunuyor. Bunlar dağın etrafında tabir yerindeyse kuş uçsa hemen ana merkeze bildiriyor. Ayrıca örgüt Kandil’e çıkılacak bütün yolları mayınlamış durumda. 2 kilometrelik geçiş alanları tamamen kara mayınlarıyla doldurulmuş. Uygun tepelerde sayıları 8 ila 10 arasında değişen militanların kaldığı kamplara yerleştirilen uçaksavarlar, füzeler, roketatarlar, ağır makineli tüfekler savunma amaçlı olarak kullanılıyor. İstihbarat bilgilerine göre son tahlilde PKK’nın elinde 20 kadar Dokça Uçaksavar bulunuyor. Eli kanlı terör örgütünün Kuzey Irak’ta irili ufaklı 300 kadar kampı bulunduğu söyleniyor. Kandil sahası içindeki kamp sayısının ise 50 olduğu belirtiliyor. Bu kampların bazılarında 10 kadar terörist bulunuyor. Bunlar esasında barınma amaçlı kullanılıyor. Örgütün eğitim alanı olarak belirlediği terör kamplarının sayısı ise 15 olarak geçiyor. Bunların en bilenleri; Kandil alanı içindeki, öldürülen teröristlerin adının verildiği “Mahsum Korkmaz Akademisi” ve “Haki Karer İdeolojik Eğitim Akademisi”. Örgüt sadece kamplara değil bütün coğrafyaya da öldürülen militanların adını veriyor ya da kendince uygun gördüğü bir ismi yakıştırıyor. Terör örgütü bu coğrafyadaki şelalelere, akarsulara, tepelere, vadilere birer isim vermiş. PKK’nın bir amacı da keşfedilmeyen bu alandaki doğal yapıların ilk kâşifi olarak verdiği isimlerin ileride literatüre geçmesini sağlamak. KANDİL MAĞARALARI, YERALTI ŞEHRİ GİBİ Kandil Dağı’nın bir üs olarak seçilmesi 1997 yılına dayanıyor. Buradaki kampları oluşturmak için örgüt o dönemde Avrupa’daki yandaşlarından topladığı 400 bin markı harcadı. Kamp alanları ise teröristbaşının kardeşi Osman Öcalan tarafından belirlenip hazırlandı. 2003 yılında PKK’dan ayrılan terörist Osman Öcalan bu bilgileri doğruluyor. Hatta kamplardaki mağaralar hakkında da detaylı bilgiler veriyor: “Kandil’i bir iki yıl içinde üs hâline getirdik. Kandil’de öyle mağaralar var ki sandalyede oturmak üzere 500 kişi sığabilir. Yüz metre yerin altında, 12 metre boyunda zikzaklı üç kapılı mağaralarda her türlü tedbir alınmış durumda. Bu mağaralar basınca karşı da dirençlidir. Şu anda Kandil’deki mağaralarda rahat bir şekilde 2 bin kişi aylarca yaşayabilir. Engebeli dağlarla çevrili Kandil’i ele geçirmek çok zordur.” Osman Öcalan Kandil’in birkaç ay önceki durumu hakkında da bilgiler veriyor: “Kandil’de bir ara gücümüz 3 bin 500’e kadar çıktı. Merkez üssümüzdü. Daha sonra peyderpey azaldı. Kandil bir askerî merkez olmaktan çıktı ve 500-800 kadar gerilla var. Burası daha çok geri destek lojistik üssüdür; eğitim faaliyetleri ve kültürel faaliyetler yapılıyor. Ama son noktada sığınılacak bir yerdir de.” FEHMAN HÜSEYİN: YILAN GİBİYİZ Operasyon haberleriyle birlikte PKK Kandil’i önemli ölçüde boşalttı. Halihazırda Kandil’de terör eğitimi verilmiyor. Ancak burada kalan ya da yeni devşirilen teröristler bölgedeki vadilerde sürekli ‘zinde’ tutuluyor. Kandil hâlihazırda daha çok lojistik destek alanı olarak kullanılıyor. Tahminlere göre burada 800 kadar terörist bulunuyor. PKK, militanlarını birinci derecede savunma alanı olarak tabir ettiği kamplara kaydırmış durumda. Teröristlerin şu anda daha çok Zağros ve Zap bölgesindeki iç kamplarda bulundukları, ayrıca İran tarafında Kandil’den sonra ikinci büyük kampın olduğu Hinere bölgesi ile Kalatukan’da da yoğunlaştıkları aktarılıyor. Ancak son operasyonların ardından örgütün sürekli hareket hâlinde olduğu ve kamp değiştirdiği dikkatlerden kaçmıyor. İran-Irak hattının Türkiye’ye bakan 150 kilometrelik alanın içinde örgüt sürekli yer değiştiriyor. Bunun için daha çok gece ve yağışlı havalar tercih ediliyor. Operasyonlardan dolayı mütemadiyen hareket halinde olduklarını teröristler de itiraf ediyor. PKK’ya bağlı Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) elebaşı Dr. Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin yaptığı açıklamada yakalanamayacaklarını ileri sürüyor: “Bizi kimse bulamaz. Ne kadar keşfederlerse etsinler boşunadır. Köylerimiz, şehirlerimiz yok. Biz gerillayız, bir yılan gibi; (yılanın) ne yeri ne evi vardır. Kürdistan dağları sarptır.” PKK KANDİL’E SIĞINIP TUZAK MI KURACAK? Doğal ve stratejik açıdan korunaklı bir bölge olan Kandil Dağı’ndaki PKK kampları örgütün can simidi konumunda. PKK’nın bir planına göre Mehmetçiğin yeni operasyonları karşısında sıkışıldığında buraya geçilip saklanılacak ve karşı çatışmaya girilecek. Örgütün bir başka planında da Türk askerini Kandil’e çekmek var. PKK bununla mayınları aşmaya çalışan askere zayiat ve kayıplar verdirmek istiyor. Mayın aşamasında sonra Mehmetçiği açık hedef hâline getirip kayıplar verdirerek üstünlük sağlamak istiyor. PKK için Zap, savunma alanı içindeki “kalp” niteliğindeyken Kandil alanı ise yaşama alanındaki “kalp” olarak niteleniyor. Fiziki olarak bir avantaj sağlayan Kandil’e gelene kadar PKK’ya ait onlarca, hatta yüzlerce kamp bulunuyor. Kandil kamplarına ulaşmadan önce geçilmesi gereken kampların PKK’nın şu anda direndiği alanlar olduğu belirtiliyor. Zap ve Zağros bölgesindeki kamplarla birlikte İran tarafında kalan kamplar bir bakıma Kandil’e giden yolları epey kapatmış oluyor. Stratejistlere göre Kandil’e en kolay İran tarafından geçilebiliyor. Buradaki mevcut PKK kampları aşıldıktan sonra Kandil’in zirvesine ulaşmak daha kolay. Kimi uzmanlara göre ise muhtemel bir Kandil operasyonunda İran ve Türkiye ortak hareket ederse net sonuçlar alınabilir. PKK’NIN ARŞİVİ DE KANDİL’DE Kandil merkezî alanı içindeki bazı kamplar şu şekilde sıralanıyor: Kandil Dağı, Harun Kampı, Tang-i Shiwadiza, Kenicenge, Bokrisan, Enze Köyü, Sarı Sule Dağı, Gırnako, Pişteşan, Zargali Köyü, Kurtak Köyü. Örgütün arşivi ve bütün kayıtları bu kamplarda. Söz konusu kamplarda ağır silahlar da bulunuyor. KANDİL’İ SARAN TERÖR KAMPLARI Terör örgütü PKK, Kandil’in etrafını saran kampları 4 parçaya ayırmış durumda: Kandil Dağı Batı Cephesi, Kandil Dağı Doğu Cephesi, Haftanin Alanı ve Kuzey Irak Yapılanması… Bu dört bölgedeki belli başlı kampların halihazırdaki durumları şu şekilde: KANDİL DAĞI BATI CEPHESİ Kurtak Kampı: Bu kampta sayıları değişse de ortalama 150-200 teröristin kaldığı belirtiliyor. Bole Kampı: Kadın teröristlerin ağırlıklı olarak kaldığı bu kamp aynı zamanda diğer kampları besleyecek cephanelik olarak da kullanılıyor. Şehit Rüstem Kampı: Kültür ve eğitim alanı sabit 20 kadar terörist bulunuyor. Levce Kampı: Mini bir sağlık merkezi konumunda. Kimyasal silahlar da bu kampta bulunuyor. Belekati Kampı: Terörist elebaşı Cemil Bayık’ın ikametgâh olarak tercih ettiği bir yer. Ancak Bayık şu anda burada değil. Kampın aynı zamanda lojistik sağlama özelliği bulunuyor. 75 kadar PKK’lı kalıyor. Zergele Kampı: Terörist elebaşlarından Mustafa Karasu’nun kaldığı yer. Karasu da son operasyonlardan sonra bu kampı sabit olarak kullanmıyor. Surede Kampı: Komuta kademesinin kaldığı, aynı zamanda eğlencelerin düzenlendiği bir yer. KANDİL DAĞI DOĞU CEPHESİ (HİNERE BÖLGESİ) Kalatukan Kampı: 20-30 kadar terörist bulunuyor. Berda Kaşu Kampı: PKK’nın muhabere merkezi konumunda. Şehit Ayhan Kampı: 350 kadar terörist kalıyor. Dolekoge Kampı: Toplu hâlde en fazla terörist burada kalıyor. Sayıları zaman zaman değişse de 400 ila 500 arasında militan bu kampta konuşlanıyor. Asus Kampı: İran’a giriş-çıkışlar buradan yapılıyor. Sözde gümrük kuran PKK, kaçakçılardan geçiş parası alıyor. Şehit Harun Kampı: Mezarlık, terzihane, cephanelik bulunuyor. Daha çok kadınlar bu kampta kalıyor. Zele Kampı: Az sayıda terörist bulunuyor Kelareş Kampı: Örgütün propaganda merkezi olarak kullanılıyor. HAFTANİN ALAN YAPILANMASI Muzure Kampı: Komuta merkezi olarak kullanılıyordu; ancak operasyonlarla birlikte dağıldı. Keşan Kampı: 150 kadar terörist bulunuyor. Pirbela Kampı: Cephanelik, terzihane ve lojistik merkezi bu kampta. Şehit Beritan Kampı: 100 kadar terörist bulunuyor. Tırvaniş Kampı: Teröristlerin sevkiyat merkezlerinden biri. Şırnak’ın Bestler-Dereler bölgesi ile Cudi Dağı’na gönderilecek militanların son eğitim aldığı alan. Ancak şu anda eğitim verilmediği gibi terör örgütü burayı da savunma alanı içinde bir cephe olarak kullanıyor. Kaşura Kampı: Burası da eli kanlı terör örgütünün Türkiye’ye göndereceği teröristlerin sevkiyat merkezlerinden. Canlı bombacılar ve eylem yapacak teröristler en son bu kamptan geçiyor. KUZEY IRAK YAPILANMASI PKK’nın en büyük dört kolundan ikisi bu bölgede. Kandil, Hinere’den sonra gelen merkezler olan Zap ve Zağros bölgesi bu yapılanma içinde değerlendiriliyor. Zağros Sahası: Avaşin, Basyan, Hakurk, Haftanin alanı bu saha içinde bulunuyor. Behdinan Sahası: Gare ve Metina ile birlikte 5 kadar küçük kamp bu alan içinde. Zap Kampı: PKK’nın önemli merkezi konumundaydı. Behdinan Sahası içinde ancak kendince bağımsız bir kamp. Terörist elebaşı Fehman Hüseyin burada bulunuyor. Kara operasyonu ile ağır darbe alan kampın önemli bir bölümü terk edilmiş durumda. Fehman Hüseyin’in de burayı terk ettiği belirtiliyor. AKSİYON
11 Mart 2008 00:42
DİĞER HABERLER