SAMANYOLU HABER - Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Tahşiyecilere sözde kumpas davasında Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'ya Hizmet Hareketi'nin ileri gelenlerinden olduğu için "yöneticilikten" verilen 18 yıl hapis cezasını onadı. Resmi belgede sahtecilik, yani kumpas iddialarıyla ilgili alt mahkemenin verdiği cezayı ise bozdu. Yargıtay ayrıca, eski emniyet müdürleri Yurt Atayün ve Ali Fuat Yılmazer'in de arasında bulunduğu 18 kişiye, yine kumpas değil örgüt üyeliğinden verilen 12'şer yıl hapis cezasını onadı.

Daire, ‘Tahşiyeciler grubuna’ kumpas kurulduğu şeklinde açılan davada, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 3 Kasım 2017'de verdiği karara yönelik temyiz incelemesini tamamladı.

Karaca'ya, Hizmet Hareketi yöneticiliğinden verilen 18 yıl hapis cezasını onayan Daire, o tarihlerde İstanbul'da görevli eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Tufan Ergüder, Erol Demirhan, Yurt Atayün, Ömer Köse, Ertan Erçıktı, Bayram Özbek ile diğer polisler Mustafa Kılıçaslan, Kazım Aksoy, Ekrem Çelik, Ahmet Öztürk, Ufuk Yıldırım, Yasin Koyuncu, Ali Cihan, Mustafa Altunbulak, Abdullah Seyit Ateşçi, Selçuk Ocaktan ve Aytekin Ağören'in sözde silahlı terör örgütü üyeliğinden aldığı 12'şer yıl hapis cezasını onadı.

Sözde terör örgütüne üye olmak suçundan hapis cezasına çarptırılan Adem Akpınar, Halit Akbulut, Hüseyin Nohut, Mehmet Ali Doğan, Talat Burak Karaltı, Tolga Güzeltaş, Yakup Ergün ile silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan ceza alan Çetin Öztürk, Recep Güleç, Mustafa Uyanık hakkındaki hükümler ise eksik araştırma gerekçesiyle bozuldu.

Ayrıca Daire, ‘silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarından hapis cezasına mahkum edilen Erdem Kısa ve Rıfat Aslan hakkındaki hükümlerin bozulmasına karar verdi.

Bozma gerekçesinde resmi görev kapsamındaki faaliyetlerin suç olarak kabul edilmesinin mümkün olamayacağı dikkate alınarak, bu kişiler hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği kaydedildi.

Kararla birlikte 2014'ten bu yana Tahşiye Grubu'na kumpas kurulduğu yönünde yapılan propaganda da çökmüş oldu. Gazeteci Hidayet Karaca'nın bir dizi senaryosunda geçen bir cümle sebebiyle 14 Aralık 2014'te gözaltına alınmasıyla başlayan süreç, terör örgütü El Kaide yanlısı olduğunu gizlemeyen ve bu alanda faaliyet gösteren Tahşiye Grubu üyelerinin hapisten çıkarılmasıyla devam etmişti. AKP'nin yönlendirmesiyle açılan davada Tahşiyeciler mağdur olarak yer alırken AKP kumpasıyla onlarca kişi hakkında gözaltı kararı verilmişti. 

Tahşiye davası olarak bilinen intikam operasyonu, 17-25 Aralık Yolsuzluk Soruşturmalarının ardından Erdoğan ve AKP hükümetinin özellikle polis müdürlerine ve gazetecilere yönelik intikam operasyonlarının en kapsamlılarından biri olarak biliniyor.