Kavala'dan ilk açıklama: 'Ellerinde ip olsa, beni asacaklardı'

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Silivri Cezaevi önünde; Gezi Davası'nda, hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen iş insanı Osman Kavala'nın açıklamalarını aktardı. Özel, Kavala'nın "Ellerinde ip olsa, beni asacaklardı" dediğini söyledi.
Yeniden görülen Gezi Parkı davasında ağırlaştırılmış müebbet alan Osman Kavala'nın ilk yorumunu CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, kamuoyuna açıkladı. 

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP milletvekilleri Turan Aydoğan, Candan Yüceer, Gökan Zeybek ile birlikte; Osman Kavala, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Hakan Altınay’ı Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.

Ziyaretin ardından Özel; Kavala, Atalay, Kahraman ve Altınay’ın mesajlarını iletirken, morallerinin yüksek olduğunu vurguladı. 

Özel, şunları söyledi:

“BİR ZAMAN BİRBİRLERİNE İP ATANLAR ELLERİNDE İP OLSA BENİ ASACAKLARDI’ DEDİ
Gezi Davası’ndan sonra tutuklanan arkadaşlarımızı ziyaret ettik. Osman Kavala ile başlamak isterim. Osman Kavala, ‘Elbette bekliyordum. Beni bu kadar içeride tuttuktan sonra beraat ettireceklerini beklemiyordum, ama bu kadarını da beklemiyordum’ dedi ve ‘Bir zaman birbirlerine ip atanlar ellerinde ip olsa beni asacaklardı’ dedi. Çünkü verilen ağırlaştırılmış müebbet cezası idam hükmünde, idam cezasının yerine gelmişti. Bu delillerin hepsi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yargıçları tarafından ve tarafsızlarına hiç şüphe olmayan yargıçlar tarafından incelendi, çürütüldü ve bu delillerle verilen tutukluluğa devam kararının hak ihlali olduğuna karar vermişti, AİHM. ‘Bırakın tutukluluğa devamı bu delillerle bana ağırlaştırılmış müebbet verdiler’ dedi.

VERİLEN KARAR, CASUSLUKLA İLGİLİ BİR KANIT YOK
Karşı oyun son derece kıymetli olduğunu ancak bunun bütün Avrupa hukukunu reddetme, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin almış olduğu kararlara kafa tutma, onları hiçe sayma anlamına geleceğini hatırlattı ve dedi ki ‘Türkiye’nin tezi şuydu, ben tutukluluğum sürerken, AİHM kararlarını uygulamıyor değiliz, derhal salınsın demişsiniz, darbe suçlamasından beraat etti ve salındı zaten. Biz onu casusluk suçundan aldık ve tutuklu tutuyoruz, demişti. Verilen karar, casuslukla ilgili bir kanıt yok, iki yıldır tutukluluk boşuna ve verilen karar Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nezdindeki savunmasını boşa düşüren bir karardır ve Türkiye’yi sıkıntıya sokacak, kendi tezini boşa düşürecek bir karardır. Birileri vakit kazanıp Osman Kavala’yı içeride tutalım diye tutuklamaya gerekçe uydururken bu kararla birlikte zaman kazandılar, beni iki yıl içeride tuttular ama Türkiye’ye büyük itibar kaybettirmiş olacaklar. Sıkıntı buradadır’ dedi.

KARAR VERMEK, PARTİ TEŞKİLATINDAN, ADALET TEŞKİLATINA DEVŞİRİLEN BİR HÂKİME KALIYOR
Mahkeme başkanının oyu bir, karşısında kuvvetli bir karşı oy iki… Birbirini götürüyor. Kararı kim vermiş oluyor? Kararı, AKP aday adayının verdiği karar sonuca yansıyor. Tayyip Erdoğan’a, 3 yıl önce ‘Reisim, beni vekil yapar mısın?’ diyen ve belki bir yıl sonra talebini tekrar edecek olan bu talebini, bir kişinin, Tayyip Erdoğan’ın birinci derecede suçtan zarar gördüğünü iddia eden, sanıklardan şikayetçi olan kişinin hakkında karar verecek. Tayyip Erdoğan, ‘bana darbe yaptılar’ diyor. Kararı vermek, aday adayına, partili bir; avukatlıktan, parti teşkilatından, adalet teşkilatına devşirilen bir hâkime kalıyor.


27 Nisan 2022 17:44
DİĞER HABERLER