Kayseri Şeker Fabrikasındaki yolsuzluk davası

Kayseri Şeker Fabrikasındaki yolsuzluk davası -Tutuklu sanıklardan eski Kayseri Ticaret Odası Başkanı Hasan Ali Kilcinin tahliyesine karar verildi -Duruşmada, iddianameyi hazırlayan Cumhuriyet Savcısı Cemil Tuğtekinin tuttuğu tutana
KAYSERİ (A.A) - Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Kayseri Şeker Fabrikasındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili 156 sanık hakkında açılan davanın tutuklu sanıklarından Hasan Ali Kilcinin tahliyesine karar verdi.
     Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatlar katıldı. Duruşmada, savunma yapmayan sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
     Sanıklardan Mustafa Balaban, 2004-2006 arasında Kayseri Şeker Fabrikasında yönetim kurulu üyesi olduğunu ve ayda bir toplantılara katıldığını belirterek, iddianamedeki suçlamalarla ilgisinin bulunmadığını kaydetti.
     Başbakanlık Başmüfettişi Mehmet Kılınçer de savunmasında, herhangi bir suç örgütüyle ilişkisinin olmadığını söyledi.
     İddianamedeki, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından, yürütülen idari soruşturmaya ilişkin bilgi almaya ve müfettişlerin hazırladığı raporu elde etmeye çalıştığı iddialarının doğru olmadığını savunan Kılınçer, Ben böyle iddialara muhatap olabilecek kişi değilim diye konuştu.
     Başbakanlığa yapılan ihbarlar ve bakanlıkça yürütülen idari soruşturmalarla ilgili suç örgütü yöneticisi Vedat Ali Özışıkı bilgilendirdiği yönündeki iddiayı da kabul etmeyen Kılınçer, yönetim kurulu seçimlerinde Özışıkı desteklemediğini kaydetti.
     İddianamede nasıl suç örgütü üyesi yapıldığını anlayamadığını belirten Kılınçer, Beraatımı ve dosyanın tefrikini istiyorum. Benle ilgili telefon tapelerinin hiçbiri delil kabul edilemez. Bütün tapelerin silinmesini istiyorum dedi.
     Diğer sanıklar da savunmalarında suçlamaları reddetti.
     Duruşmada daha sonra tanıkların ifadelerine başvuruldu.
     Kayseride yayın yapan KAY TVnin hissedar ve yöneticilerinden gazeteci Recep Bulut, televizyonun hisselerinin bir kısmının Kayseri Şeker Fabrikasının avukatı Mustafa Olcayto Özhan tarafından alındığını anlattı. Hisse alımının arkasında Vedat Ali Özışıkın olduğunu duyduğunu belirten Bulut, aleyhte haber yapılmaması konusunda Özhanın kendisine baskı yapmadığını, bağımsız yayın yaptıklarını söyledi.
     Kanalda hissesi bulunan Osman Çiftçi de Özhanın, fabrika aleyhine yayın yapılmaması yönünde bir uyarısının olmadığını kaydetti.
    
     -Savcıyla görüştün mü--
    
     Tanıklar dinlendikten sonra Mahkeme Başkanı Dündar Örsdemir, mahkemeye ulaşan isimsiz bir ihbar mektubu ile delil klasörlerinde yer alan tutanağı okudu.
     Tutanakta, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Yükselin, 5 Şubat 2010da, iddianameyi hazırlayan Savcı Cemil Tuğtekinin odasına gelerek, katibi odadan çıkarttığı ve Vedat Ali Özışık hakkındaki soruşturmayla ilgili bilgi almak istediği bilgisi yer aldı.
     Savcı Yükselin, Tuğtekine, Kayseriden bir İçişleri Bakanlığı Başmüfettişi ile Vedat Ali Özışıkın kendisini ziyarete geldiğini anlattığına yer verilen tutanakta, Özışıkın, Yüksele, kendisiyle ilgili bir soruşturma yürütüldüğünü öğrendiğini, bunun Ergenekon davasına bağlanma niyetinin olduğunu, bundan vazgeçilmesi için rüşvet istendiğini anlattığı kaydedildi.
     Yükselin, Tuğtekine, uzun zamandır tanıdığı Özışıkın aklı başında bir insan olduğunu söylediği yer alan tutanakta, Özışıkın böyle bir soruşturma varsa ifade vermeye hazır olduğunu belirttiği ifade edildi.
     Savcı Yükselin daha sonra Tuğtekine Özışık hakkında bir soruşturma olup olmadığını sorduğu kaydedilen tutanakta, Tuğtekinin, böyle bir soruşturmanın olmadığı cevabını verdiği belirtildi.
     Konuşmanın ardından Savcı Tuğtekinın dönemin özel yetkili Cumhuriyet Başsavcıvekili Hamza Keleşin yanına giderek olayı anlattığı, daha sonra konuyla ilgili tutanak düzenlediği bildirildi.
     Başkan Örsdemir, Vedat Ali Özışıka hakkında soruşturma olup olmadığı konusunda Savcı Hakan Yüksel ile görüşüp görüşmediğini sordu.
     Özışık, muhaliflerin kendisini tutuklatmak için bir kampanya başlattığını iddia ederek, özel yetkili savcılık tarafından tutuklanacağını birtakım çevrelerden duyduğunu ifade etti.
     Kendisinin görevden alınması için ciddi bir operasyon yapıldığını öne süren Özışık, Ben ABDye gittiğimde yetkili bir kişi beni arayarak istifa et, yoksa tutuklanacaksın dedi. Ben de çıktım, geldim. Benden soruşturmanın kapanması için 3 trilyon para istediler dedi.
     Özışık, Savcı Yükseli tanımadığını ve hiç bir araya gelmediklerini söyledi.
    
     -Kilcinin tahliyesine karar verildi-
    
     Savcı Mehmet Özgür, savunmasını yapmayan sanıkların savunmalarının alınmasını ve eksik belgelerin giderilmesini talep etti.
     Tutuklu sanıklardan Hasan Ali Kilcinin tahliyesini isteyen Özgür, diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Tutuklu sanıklar ve avukatları tahliye talebinde bulundu.
     Tutuklu sanıklardan Vedat Ali Özışık, Allah rızası için, beni tahliye etmeyin ama kardeşlerimi tahliye edin. Hatta bütün arkadaşları beraat ve tahliye edin beni de idam edin ifadesini kullandı.
     Mahkeme heyeti, müzakerelerinin ardından ara kararları açıkladı. Heyet, tutuklu sanıklardan Hasan Ali Kilcinin oy çokluğuyla tahliyesine, tutuklu diğer sanıkların bu durumlarının devamına karar verirken, sanıklar ve avukatlarının talebi doğrultusunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başmüfettişi Vedat Ali Tektaşı tanık olarak dinlemekten vazgeçti.
     Heyet, duruşmada okunan tutanağın da kalemde muhafaza altına alınmasını kararlaştırarak, duruşmayı erteledi.
    
     Muhabir: Mehmet Tosun / Barış Kılıç
     Yayıncı: Tarkan Demir
23 Haziran 2012 11:39
DİĞER HABERLER