Kayyım değil ortak oluyor

Meclis’te görüşülen ve kayyımlık kapsamını genişleten kanun tasarısı, özel sektöre büyük darbe vuracak. Kayyımlara ortaklık yetkisi veren tasarı, kanuni sorumluluğu da ortadan kaldırıyor. Buna rağmen başta TOBB ve TÜSİAD olmak üzere özel sektör temsilcilerinin suskunluğu sürüyor.

Video: Arşiv

Meclis Adalet Komisyonu'nda görüşmeye başlanan, kayyımların atama yetkisinin genişletilmesine dair kanun tasarısı ile kayyım atamanın kapsamı genişletiliyor. Devletin ticari hayata doğrudan müdahalesi olarak değerlendirilen tasarı ile bütün işlemleri yasalara uygun olsa bile herhangi bir şirkete basit bir raporla kayyım atanabilecek. Kayyımlar yaptıklarından sorumlu olmayacak. Özel sektörü doğrudan hedef alan yasa tasarısına muhalefet tepki gösterirken iş dünyası temsilcilerinin konuya sessiz kalması dikkat çekti.

YETKİ ÇOK, HESAP YOK

Tasarıya göre, kayyımlar atandıkları yönetim organının yetkilerinin yanı sıra ortaklık payları veya menkul kıymetleri idare yetkilerini de kullanabilecek. Tasarı ile kayyımlara devlet koruması getiriliyor. Kayyım atanmasıyla ilgili CMK'nın 133. maddesinde değişiklik yapılarak kayyımların iş ve işlemlerinden dolayı açılacak tazminat davaları kayyımların değil, devletin aleyhine açılabilecek.

Mal varlığına hukuksuz kayyım atamalarıyla el konulan Koza İpek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akın İpek, konuyla ilgili sosyal medya üzerinden açıklama yaptı. Uygulamanın yeni hak ihlallerine yol açacağının altını çizen Akın İpek, şu görüşlere yer verdi: 

HER ŞİRKETE ATANABİLİR

“Borsada işlem gören şirketler farkındalar mı? Yeni yargı paketi bu hali ile yasalaşır ise tüm mali tablolar uluslararası bağımsız denetimden geçmiş, doğruluğu onaylanmış olsa bile; tüm işlemler kanun, yönetmelik ve tebliğlere harfiyen uygun olsa da, şirket genel kurulları (sahipler) şirketleri hakkında yönetimsel kararlar verseler, her yıl sonunda yönetimi ibra etseler de, Maliye'nin Masak'ın, SPK'nın on yıldır incelediği ve hiçbir suç tespiti yapmadığı şirketlere dahi SPK'nın kanuna dayanmadan, bir yorum ile yapacağı suç duyurusuyla kayyım atanabilecek.”

ŞİRKET SAHİBİ GİBİ OLACAK

Tasarı yasalaşırsa, kayyımların kendilerini şirket sahiplerinin yerine koyabileceğini belirten İpek, “Yetmeyecek yönetim kurulu üyelerine ‘genel kurul kararlarını uyguladılar' diye sanki genel kurulmuş gibi tazminat ve alacak davaları açılabilecek. O da yetmeyecek. Yönetim kurulu üyeleriniz yer almamalarına rağmen genel kurulun kararları için hapse gönderilebilecek” uyarısını yaptı. İpek şöyle devam etti:  “Atanacak kayyımlar ortaklık paylarını da yönetecek. Şirkette gazoz ağacı bulana kadar da kalacaklar. Görevden alınınca kendi malı gitmiş gibi dava açan kayyım var. Biz sekiz aydır yaşıyoruz, kanınız emiliyor ve neşe içinde başkalarına da ikram ediliyor gibi iğrenç bir duygu. Bu size yapılmaz mı? Bekleyin…”

YABANCI BURAYA NEDEN YATIRIM YAPSIN?

Türkiye'de zaten sermaye piyasalarının sığ olduğunu vurgulayan Doğan Cansızlar, tasarıyı şu sözlerle eleştirdi:  “Sermaye piyasalarında hem şirket sayısı az hem de yatırımcı sayısı az. Düşünebiliyor musunuz borsada bir tane şirkete kayyım atandığı andan itibaren oradaki yatırımcılar ‘acaba ne oluyor?' diye soracaklar. Şirket değer kaybeder? Bundan sermaye piyasasına, borsaya şirketlerin gelişi daha da azalır. Yabancı yatırımcılar gelip burada yatırım yapmaz. Piyasayı batırırsınız. Olacak şey değil. Şimdi istediğiniz zaman kayyım atayın, kayyım o şirketi batırsın; böyle bir yere gelip yatırım yapar mı yabancılar?” 

TOBB İHTİYAÇ DUYARSA KONUŞACAK

Tasarı konusunda görüşlerine başvurduğumuz TOBB, konu ile ilgili görüş vermedi. Tasarının üzerinde çalışıldığını, incelemelerin sürdüğünü belirten TOBB yetkilileri, gerekli açıklamaların ihtiyaç duyulması halinde ilerleyen günlerde yapılacağını ifade etti. Aynı şekilde TÜSİAD da tasarıyı incelediklerini ve gerekirse açıklama yapılacağını ifade etti. 

YENİ KAYYIM TASARISI NE GETİRECEK

Tasarıya göre, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMUK) yapılan değişiklikle, kayyım atanan şirketlerin ortaklık payları veya menkul kıymetler idare yetkilerinin kayyıma devredilmesi öngörülüyor. Tedbir uygulanacak suçlar arasında güveni kötüye kullanma, nitelikli dolandırıcılık, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı karşı suçlarla, Sermaye Piyasası Kanunu'nun 110. maddesinde tanımlanan suçlar da eklenerek, suç kapsamı genişletiliyor. 

17 Haziran 2016 08:42
DİĞER HABERLER