"Kaz Dağları ve Siyanürlü Altın Madenciliği

"Kaz Dağları ve Siyanürlü Altın Madenciliği Toplantısı" -Toplantının sonuç bildirgesinden: -"Kaz Dağı, tarihsel, kültürel, ekolojik ve toplumsal mirasımızdır. Kaz Dağlarının Çanakkale il sınırları içinde yer alan korunması gereken b
ÇANAKKALE (A.A) - Türkiye Barolar Birliği ve Çanakkale Barosu tarafından düzenlenen, "Kaz Dağları ve Siyanürlü Altın Madenciliği Toplantısı"nın sonuç bildirgesinde, "Kaz Dağının tarihsel, kültürel, ekolojik ve toplumsal miras olduğu, dağın Çanakkale il sınırları içinde yer alan korunması gereken bölümlerinin de milli park kapsamına alınması gerektiği" bildirildi.
     Bildirgede, ülkenin en güzel coğrafyasında yer alan Biga Yarımadası ile Kaz Dağlarının, barındırdığı toplumsal, tarihsel, kültürel ve ekolojik değerleri nedeniyle yeryüzünün özgün doğal varlıklarının başında geldiği belirtildi.
     Termik santraller ve siyanürlü altın işletmeciliği faaliyetlerinin dağdaki doğal yaşamı yok ettiği ileri sürülen bildirgede, Biga Yarımadası ile Kaz Dağlarında, madencilik, altın arama, sondaj ve işletme faaliyetlerinin derhal durdurulmasının yaşamsal zorunluluk olduğu savunuldu. Bildirgede, şu görüşlere yer verildi:
     "5 yıl önce Kuşadasında Türkiye Barolar Birliği tarafından düzenlenen Çevre Sorunları İçerikli Yargı Kararları ve Uygulamaların Değerlendirilmesi Sempozyumunun sonuç bildirisinde dile getirilen tespit ve öneriler dikkate alındığında, Türkiyede çevre hukuku alanında genel bir gerileme olduğu görülmektedir. Usul kuralları yönünden, süre ve menfaat koşulları, açılan idari davalarda mahkemelerce daha dar yorumlanmaya başlanmıştır. Çevre hakkı ve adalete erişim hakkı açısından bu durum önemli hak kayıplarına yol açmaya başlamıştır. Davaların esasına ilişkin verilen kararlarda ise sürdürülebilir kalkınma ilkesi etrafında somutlaşan işletmeci firmaların çıkarını kamu yararından, yaşam ve çevre hakkından üstün tutan bir anlayış yerleşmeye başlamıştır."
     Biga Yarımadası ve Kaz Dağlarında yeni maden işletmelerine ve termik santral kurulmasına izin verilmemesi, altın arama ruhsatlarının derhal iptal edilmesi ve yargı kararlarına uyularak termik santrallerin faaliyetlerinin derhal durdurulmasının istendiği bildirgede, şu ifadeler kullanıldı:
     "Kaz Dağı, doğal bitki örtüsü olan, ormanları, endemik türleri, gen kaynakları ve koruma alanlarıyla bölgenin yaşam kaynağıdır. Dünyamızın en önemli ekosistemlerinden birisidir. Kaz Dağı, tarihsel, kültürel, ekolojik ve toplumsal mirasımızdır. Kaz Dağlarının Çanakkale il sınırları içinde yer alan korunması gereken bölümleri de milli park kapsamına alınmalıdır. Kaz Dağı ve yöresinin Biga Yarımadası ve yakın çevresi üzerindeki sayısız sosyo-ekonomik ve ekolojik katkıları ve olumlu etkileri de dikkate alınarak, koruma statüsünün kuvvetlendirilmesi gerekir. Sorunların çözümü toplumsallaşmadadır. Bunun için de bilgi paylaşımı, görüş alışverişi ve karar süreçlerine halkın katılımı gerçekleşmelidir. ÇED süreçlerinin tüm aşamalarına gerçek anlamda halkın katılımı sağlanmalı ve yöre yurttaşlarının görüşleri dikkate alınmalıdır."
     Bildirgede, dünyada madenciliğin çok farklılaştığına işaret edilerek, şunlar kaydedildi:
     "Çevresel ve toplumsal anlamda zararlara karşı dirençli muhalefet örgütlenememiş, denetim süreçleri zayıf olan az gelişmiş ülkelere kaydırılmaktadır. Trona ve mermerciliği bir yana bırakırsanız ülkemizdeki yabancı madencilerin ilgisi neredeyse yalnızca altın, gümüş, nikel, kobalt, bakır ve molibden ile sınırlı kalmaktadır. Buna paralel olarak dünyada da maden arama ve geliştirme harcamalarının yüzde 60ı altın için, kalanın büyük bölümü de öteki düşük verimlilikte ve sorunlu metaller için yapılmaktadır. Yine bu harcamaların dörtte üçü az gelişmiş ülkelerde yapılıyor. Türkiye Barolar Birliği ve Çanakkale Barosu olarak siyasal iktidara ve ilgililere sesleniyoruz, anayasada doğal varlıklarımızın korunmasına ve çevre hakkının güçlendirilmesine yönelik önerilere hak ettiği önemde yer verilmelidir. Yöre halkının haklı sesini duyun. Bölgedeki tüm maden arama ve sondaj faaliyetlerini durdurun, ruhsatları iptal edin."
    
     Muhabir: Mehmet Bayer
     Yayıncı: Doğan Sarıtaş
16 Nisan 2013 11:10
DİĞER HABERLER