Bugünkü gazetede “Dost acı söyler” diye yazan Dilipak uyardı.
Bir çok kişide rehavet, ne yapacağını bilememe hali olduğunu söyleyen Dilipak “Bir şeyler yapmak isteyenler, partilerine sorduklarında ‘bir bekle’, bakalım, ‘kendi başınıza hareket etmeyin’, ‘Ankara’ya bir soralım’ havasındalar.. Bakın bu aşırı kategorik, hiyerarşik yapı size hayır getirmez” dedi.
'RANDEVU ALMADAN GİDEMEZSİNİZ'
“Eskiden, isteyen herhangi biri partiye giderse, onu karşılayan, ‘buyurun’ diyen biri bulunurdu. Şimdi randevu almadan gidemezsiniz, gitseniz, ‘niye geldin’ derler.. Gelenin de ya bir ‘iş’i vardır, ya da bir tayin meselesi. Ya da birbirini şikayet edecektir” diye yazan Dilipak, şöyle devam etti:
“Madem parti binasında olmuyor, başkan yardımcılarının, en azından danışmanlardan birinin bulunduğu ‘Ak Dergahlar’ oluşturulabilir. Kitap dergi, sohbet, çay, çorba, yaşlısı-genci ile herkesin buluştuğu bir mekan örgütlenemez mi? Hani şu bizim eski ‘Küllük’ misali..
'LÜKS ARABALARLA KENAR MAHALLELERDE DOLAŞIYORLAR'
Kadın Kolları ev ev dolaşıyor, ama bu evlere giden hanımlar, makyajlı, pahalı ve lüks giyim kuşamı olan insanlar. Lüks arabalarla kenar mahallelerde ev sohbetleri sanıldığı kadar verimli değil. Gelenleri kendilerine benzetmiyorlar. Duygusal bir bağ kuramıyorlar.. Yani o kenar mahalledeki birine ‘hadi sen de bize katıl’ diyemezler.. 15 Temmuzdaki o kamyon kullanan kadın, yanındaki komşusu, Akıncılar’dakiler, o Şehidler Köprüsü’ndeki şalvarlı kadına benzer birileri yok. Oturunca dua da etmiyorlar. Şöyle 3 kez kucaklaşmıyorlar.. Namaz vakti geldiğinde birlikte namaz kılmıyorlar.. Zaten abdest alsalar makyajları bozulur, olmaz! ‘Ahretlik’ dostluklar yok yani.”
‘YA BÜROKRASİDE İYİ BİR İŞ…’
Gençlerin durumunun da aynı olduğunu belirten Akit yazarı Dilipak “Orada bulunuyorsa ya kendisi için siyasi bir referans, ya da bürokraside iyi bir iş, babasının işinin geleceği için biraz da. Kuşkusuz hepsi böyle değil, ama bunların sayısı da az değil.. Ne yapılacaksa parasını verip birine yaptıracaklar.. Ya da telefon edecekler bu iş olacak. Bunu iş yapmak zannediyorlar…” diye yazdı.
‘REFERANDUM TABANDA CİDDİ HEYECAN UYANDIRMADI’
“Kadın, para, koltuk, güç zaafı olan, kibirli, müfsit ve muhteris, münafık karakterli insanlardan uzak duralım. Onları kampanyalarda öne çıkartırsanız, insanlar sizden uzaklaşır..” diyen Dilipak, referandum çalışması için şunları söyledi:
“Referandum tabanda ciddi bir heyecan uyandırmadı. Bu konuda herkese sorumluluk düşüyor.. Herkes elini taşın altına koymalı.. Her şeyi partiden, Ankara’dan beklemek yok.. Eğer bu değişiklik beklenen seviyede destek görmezse, birileri için bu saldırılar için cesaret ve umut oluşturacak.. “