KESK Muğla: Yaşamını yitirenlerin yakınlarının acılarını derinden hissediyoruz

KESK Muğla: Yaşamını yitirenlerin yakınlarının acılarını derinden hissediyoruz
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Muğla Şubeler Platformu üyeleri, Ankara'daki terör saldırısını protesto ederek, nefretle kınadı.

Menteşe ilçesi Sınırsızlık Meydanı'nda biraraya gelen grup adına açıklamayı, Eğitim-Sen Muğla Şube Sekreteri Volkan Polat yaptı. Ankara'da önceki günkü bombalı terör saldırısında yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diledi. Reyhanlı'nın ardından Suruç, Diyarbakır, Ankara ve Sultanahmet, sonra yine Ankara'da patlayan bombayla bir kez daha sarsıldıklarını belirten Polat, "Patlayan bomba yalnızca Ankara'yı değil, tüm ülkeyi sarstı. Yaşanan bu bombalama ve katliamlar adeta birbirini takip eden, birbirini besleyen, aynı amaca hizmet eden nitelikte saldırılardır." dedi. Bütün bu patlamaların ardından hemen gizlilik kararı alındığını, basına haber yasağı koyulduğunu söyleyen Polat, bunun saldırılar gibi dosyaları da karanlıkta bıraktığını iddia etti. Aydınlatılmayan katliamların, sonra yeni katliamlara zemin hazırlandığını ileri sürerek, "Yaşanan bu ve önceki katliamların sorumluları, saldırıyla ilgili tüm gerçekler ortaya çıkarılmalı, bu saldırılara neden olanlar hesap vermelidir." diye konuştu.

Volkan Polat sivil siyasetçiler, sendika yöneticileri ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin attığı her adımı takip eden devletin, burnunun dibindeki cephanelikleri ve canlı bombaları görmediğini belirterek, "Katliamları kınayan, protesto edenler içinse hızla soruşturmalar açılıyor, cezalar veriliyor. Yüzlerce insanımızı kaybettik, hâlâ bir bakan, bir tek yetkili istifa etmedi. Hükümet hâlâ bir güvenlik zafiyeti olmadığını iddia ediyor. Cumhuriyet tarihi bu kadar yüzsüz, bu kadar pervasız bir hükümet görmedi. Daha yakın zamanda 'Barış, Emek ve Demokrasi' mitingi katliamında 101 canını kaybetmiş bir konfederasyon olarak, yaşamını yitirenlerin yakınlarının acılarını derinden hissediyor, yaralıların durumunu çok iyi anlıyoruz. Amacımız, ne acıları yarıştırmak ne de hükümeti eleştirmek için fırsata dönüştürmektir. Bunu vicdansızlık, ahlâksızlık ve siyasi ilkesizlik olarak görürüz ancak hükümetin hâlâ göz göre göre katliam zeminini devam ettirmesine, aynı politikalarda ısrar etmesine, acılar üzerinden toplumsal kutuplaşma ve nefret duyguları oluşturmasına göz yumamayız, çünkü giden, yiten bizleriz. Artık yeter demek zorundayız." şeklinde konuştu. CİHAN
19 Şubat 2016 14:11
DİĞER HABERLER