Keşke Dönebilseler

Ak Parti’yi destekleyenlerin artık şunu görmesi lazım.

Size ve bize bugüne kadar “darbecilerle mücadele ediyoruz” diyen bu parti, bugün o darbeci dediklerini aklama işine koyuldu.

Hepimizden darbecilerle mücadele etmek için destek alan Ak Parti, şimdi dönüp ilk önce kendisine bu mücadelede en büyük desteği verenleri yok etmeye çalışıyor.

Yıllarca desteklediğimiz bu parti, geçmişte yaptıklarını da, yapmadıklarını da başkalarının üzerine yıkarak iktidarını sürdürme peşinde.

Zor durumdalar.

Çünkü üzerinde durdukları zemin çatırdıyor.

Nasıl bir çıkmaza soktularsa kendilerini, nasıl yakalarını kaptırdılarsa, şimdi tek çıkış yolu olarak, geçmişlerini inkar etmekten başka çareleri kalmamış görünüyor.

Akıl alır gibi değil.

Toplumla aralarındaki duygusal kopuşun her geçen gün hızlandığının farkındalar mı acaba ?

Eskiden bu tür sözler darbecilere ve onları savunanlara söylenirdi. Şimdi onlara dönüştükleri için bu iktidara söyleniyor.

Adeta genetiği değiştirilmiş bir haldeler.

Oysa bu millet kendisiyle genlerinin uyuştuğunu düşündüğü için onları seçip yıllarca destekledi.

Şimdi insanlar kendilerine “çalıyor ama çalışıyor” diye oy veriyorsa, ortada hayıflanmaları gereken büyük bir sorun var demektir.

Kendilerine oy veriliyor olmasına sevinmek yerine, seçmenlerinin gözündeki yerlerinin “çalan insanlar” haline dönüşmesinden acı duymaları gerekmez mi ?

Ama onlar buna aldırış bile etmiyor.

Çünkü tek dertleri iktidarlarını sürdürebilmek.

Çıkardıkları yasalarla herkesi korkutarak otoritelerini devam ettirmeye çalışıyorlar.

Toplumu, döve döve kendilerini desteklemeye zorluyorlar.

Çok değiştiler.

Sanki 12 yıldır iktidarda değillermiş gibi davranıyorlar.

12 yıl boyunca darbeci dediklerini bugün aklama gayretine girip, 12 yıldır yanlarında olan liberal, solcu, cemaatçi, özgürlükçü, demokrat, milliyetçi, dindar herkese "darbeci ve paralel" diyerek yola devam etmeye çalışıyorlar. ?

Düne kadar söyledikleri ve yazdıkları her şey ortada olan bu insanlar, bugün adeta kendilerini inkar ediyor.

Hangisi olduklarına karar vermeleri gerekiyor.

Ya eski halleri büyük bir palavraydı ya da şimdi yalan söylüyorlar.

Çünkü bu iki davranış şekli birden aynı bedende olmaz.

Oysa bu iktidarın geçmişte kendi yaptıkları sebebiyle bugün suçladığı insanlar dimdik duruyor.

Onların geçmişten bugüne olan duruşlarında ilkesel en ufak bir sapma yok.

Baransu’nun tutuklanmasından dolayı o dönem Taraf’ın yayın yönetmeni olan Ahmet Altan kendisine “sen niye konuşuyorsun” diyenlere;

“Ben neden konuşmayacağım. O çocuk benim yanımda çalışıyordu. Getirdiği haberleri ben bastım. Onun kelepçeler içinde dolaşmasına razı mı olacağım ? Razı olursam ben aynaya nasıl bakacağım ? Çocuğu alıp götürecekler ve ben de arkamı dönüp gideceğim. Sonra hayatımın geri kalan kısmını nasıl yaşayacağım?” diye cevap veriyor.

İşte ilkeli olmak böyle bir şey.

Dün yaptıklarınla ilgili bugün sıkıştığında yanındaki insanları suçlayıp, arkanı dönüp gidiyorsan sen aynaya bakamazsın.

Hayatının geri kalan kısmını hiçbir şey olmamış gibi yaşayamazsın.

Eğer yaşayabiliyorsan ilkesizin tekisin demektir.

İktidar bugün Ergenekon soruşturmalarını da, kozmik odaya girilmesini de, Balyoz’u da, Erzincan’daki irticayla mücadele planı soruşturmasını da, CHP’deki Genelbaşkan değişikliğini de, MHP’deki kaset komplolarını da hep paralel safsatasına bağlayıp sıyrılmaya çalışıyor.

Herhalde kendi yönetimi boyunca, ülkeyi başkalarının idare ettiğini iddia eden, başka bir iktidar dünyada görülmemiştir.

Halbuki bugün inkar ettikleri ne varsa siyasi malzeme yapıp ekmeğini yerken, sofranın en başında oturuyorlardı.

Bu dönüşe bakılırsa, iktidarın maalesef bir takım zaafları sebebiyle büyük bir tuzağa düşürülüp ele geçirildiği anlaşılıyor.

Ne büyük bir çaresizlik içindeler ki; suçladıkları insanlarla ilgili yalan ve iftiralarının dışında hukuken geçerli tek bir delil bile ortaya koyamıyorlar.

Kumpaslarla polisleri, gazetecileri tutukluyorlar, yalanlarla topluma algı operasyonları yapıyorlar, her yerinden iftira akan medyalarıyla halkı uyutmaya çalışıyorlar.

Yeryüzünde tarih boyunca başarılı olduğuna dair tek örneği olmayan bir yolun peşinden gidiyorlar.

Keşke hazin bir sona doğru ilerlediklerini görüp dönebilseler.

Ama dönmeyecekler.

Zulüm hep zirvede kaybetmiştir.

Zamanını Allah biliyor ama herkes zulmün bir kez daha kaybettiği bu filmin sonunu ibretle izleyecek.

aakadiroglu/twitter.com

16 Mart 2015 10:38
DİĞER HABERLER