Kıbrıs'ta taraflar BM gözetiminde buluştu

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKYR) Lideri Nikos Anastasiadis, Doğu Akdeniz meselesini görümek için bir araya geldi. Görüşmeler hidrokarbon konusunda tıkandı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKYR) Lideri Nikos Anastasiadis, Doğu Akdeniz meselesini görümek için bir araya geldi.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar'ın ara bölgedeki resmi konutunda gerçekleşen toplantının ardından liderler, yapıcı bir görüş alışverişinde bulunduklarını ve BM elçisi ile çalışmaya devam edeceklerini duyurdu.

GÖRÜŞMELER DEVAM EDECEK

Görüşmeyi değerlendiren Akıncı, üç saatten fazla süren toplantının ana gündem maddelerini mevcut sorunların tartışılması, hidrokarbon konusu ve güven artırıcı önlemler olarak açıkladı.

Görüşmelerine devam edileceğinin altını çizen Akıncı, "BM Genel Sekreterinin referans kavramları oluşturmak üzere görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute'nin Ada'ya yeniden gelmesi beklentimizdir. Muhtemelen bu ayın sonunda veya eylül başında gelebilir." dedi. 

Anastasiadis ile ana hatlarıyla uzlaşmazlık konularını ele aldıklarını söyleyen lider, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yapılacak toplantıda konuların netlik kazanacağını dile getirdi.

AKINCI: RUM TARAFI ORTAK KOMİTEDE OLUMSUZ BİR TAVIR İÇİNDE

Euronews Türkçe'nin haberine göre Anastasiades ise toplantı sonrasında gazetecilere verdiği demeçte, "Anlaşmazlıkların ciddi meselelere dayandığını itiraf etmeliyim, ancak diyalog olmadan bu farklılıkların giderilemeyeceği konusunda bir fikir birliği var." dedi. 

Anastasiades, Akıncı'yı Kıbrıs'taki enerji gelişmeleri hakkında bilgilendirmeye istekli olduklarını, ancak KKTC'nin sunduğu hidrokarbon konusunda ortak komite kurma önerisini kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi. 

Özel bir ekonomik bölgedeki faaliyetlerin bir komisyonun değil, devletin egemen yetkinliği olduğunu sözlerine ekledi.

Hidrokarbonlar konusunda ortak komite kurulması önerilerinin doğru adım olduğuna dikkati çeken Akıncı ise şunları söyledi: "Maalesef Rum tarafı bu konuda olumsuz bir tavır içinde. Bugün bu tutumlarının tekrarını gördük. Burada tablo çok açık ve nettir. Ya bir şeyi birlikte yaparsınız, ya da yapamadığınız noktada ayrı ayrı yaparsınız, şu anda olduğu gibi. Birlikte yapılma imkanı olsa herkes için çok daha iyi olur, gerginlikleri azaltır ve bizi çok daha iyi bir noktaya taşır. Ancak bunun olmadığı noktada, bir taraf kendi araştırmalarını yaparken, diğer taraf elleri kolları bağlı bunu seyredemez. Dolayısıyla durum bu olduğu sürece Kıbrıs Türk tarafı, Türkiye ile birlikte kendi araştırmalarını ve çalışmalarını yapmak zorundadır."

"HER KONUDA UZLAŞMAK MÜMKÜN DEĞİL"

Cumhurbaşkanı Akıncı, görüşmelerde hala bazı noktalarda fikir ayrılığı yaşandığını vurgulayarak, her konuda anlaşmanın mümkün olmadığını, ancak Kıbrıs'taki sıkıntıları aşabilmek için çaba harcadıklarını ifade etti.

Diyaloğun sürdürüleceğini vurgulayan Akıncı, "Bir yol haritamız var. Bugün bu görüşmeyi gerçekleştirdik. Lute ile görüşülecek, ardından BM Genel Sekreteri bizi bekliyor. Kendisi ile ayrı ayrı görüşülecek. Onun ardından 3'lü bir görüşme yapılacak. Bu görüşme elbette önemli olacak. Ondan sonraki yol haritasını çizmeye yönelik bir toplantı olacak. Bunun da gayrı resmi de olsa 5'li bir toplantıyla yapılması söz konusudur. Hep birlikte göreceğiz." dedi.

DOĞU AKDENİZ'DE BİTMEYEN ANLAŞMAZLIK

Doğu Akdeniz'deki doğal kaynakların mülkiyeti hakkındaki anlaşmazlık senelerdir devam ediyor. Uluslararası hukuka göre bölgenin zenginliklerinden Güney Kıbrıs'ın olduğu kadar Kuzey Kıbrıs'taki Türklerin de hakkı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz bu hakları hiç ilgisi alakası olmayanlara yedirtmeyiz" demişti.

Türkiye'nin Kıbrıs açıklarındaki sondaj faaliyetleri yürütmesine Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avrupa Birliği (AB) ve Rusya gibi ülkelerden yanıt gecikmedi. Bu bağlamda en sert tepki Güney Kıbrıs'ın da bir parçası olduğu Avrupa Birliği'nden geldi. 

Türkiye'ye yaptırım uygulama kararı alan AB, Türkiye ile üst düzey temasları ve Kapsamlı Hava Taşımacılık Anlaşması müzakerelerini askıya alacaklarını, Türkiye'nin AB'den 2020'ye kadar alması öngörülen 145.8 milyon euroluk mali fonlarda kesintiye gideceklerini söylemişti.


09 Ağustos 2019 23:48
DİĞER HABERLER