CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet Gazetesi'nden Murat Aksoy'un sorularını cevapladı.?Çok çarpıcı açıklamalara imza atan Kılıçdaroğlu şaşırttı; Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti.
Dağlıca’daki acı dinmeden, Iğdır’dan acı haber geldi. HDP bürolarına hatta CHP Sincan bürosuna saldırı oldu. Türkiye nereye gidiyor?
- Gerçekten karanlık günler yaşıyoruz. Yaşadıklarımızın bir tek sorumlusu var. O da Kaçak Saray’da oturan kişidir. Hayatımda ilk kez Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür edeceğim.
Neden?
- TV’de çözüm sürecinde PKK’nın ülkeyi silah deposu haline getirdiğini itiraf ettiği için. Kamuoyuna, terör sorununu kalıcı olarak çözmeye dönük adımlar atıyoruz diye mesaj veriyorsunuz ama öbür taraftan Doğu, Güneydoğu’daki pek çok kent silah deposu haline sokulmuş. Siz bunun farkında bile olmuyorsunuz. Bu itiraf, ülkeyi kimlerin nasıl yönettiği bugün daha net ortaya çıkıyor. İlginçtir, her kötü olaydan sonra da mazeretleri aynı: Kandırıldık.
İkna edici mi bu?
- Değil elbet. Askerler tutuklandı, gözaltına alındı paralel yapı bizi kandırdı dediler. Şimdi aynı şeyi PKK için söylüyorlar. PKK bizi kandırdı. Gerçek şu; kimse sizi kandırmıyor ama siz tüm Türkiye’yi kandırıyorsunuz. Bu durumun adı nedir biliyor musunuz?
AKP SORUN KAYNAĞIDIR
Nedir?
- Ülkeyi yönetememektir. Bizim aklımız yok demektir. Eğer her gelen sizi kandırıyorsa, siz bu ülkeyi nasıl yöneteceksiniz? AKP Türkiye’yi yönetme gücü yok, kapasitesi yok. Ne terörle mücadelede ne ekonomik alanda ne de toplumsal barış açısından Türkiye yönetilmiyor. Bugün geldiğimiz noktada AKP sorun çözen değil, sorun yaratan hatta sorunların kaynağı olan bir parti haline gelmiştir. Sorunların kaynağı olan bir siyasal yapı ülkeyi yönetemez.
Sadece parti mi?
- Değil, esas sorumlu Kaçak Saray’da oturan o kişide. O kişi, bunu açıkça söyledi, artık gizlemiyor. Kendince yarattığı fiili durumu anayasal hale getirmek, anayasayı o fiili duruma uydurmak istiyor. Ben başkanım diyor, ben yönetiyorum diyor, Davutoğlu yönetmiyor diyor. Bu açıkça aslında Davutoğlu’na hakaret. Davutoğlu’nu Başbakan olarak değil yardımcısı olarak görüyor. Ahmet Davutoğlu da ‘ben başbakanım’ diyemediği için iki başlı bir yönetim yani ülkede kaos var.
TERÖR EKONOMİYİ ÖRTÜYOR
Ne olacak bu süreç peki?
- Biz CHP olarak 1 Kasım’daki seçimde iktidar olmak ve Türkiye’nin yeniden normalleşmesini arzu ediyoruz. Bakın terör nedeniyle konuşamadığımız ekonomi var. Eskiden dolar 3 lira olur mu olmaz mı tartışılırdı. Terör eylemleri oldu, dolar 3.1 lira oldu ama gündeme gelmiyor. Türkiye ekonomik krizin içine sürükleniyor bunu bile konuşamıyoruz.
1 Kasım’da seçimler yapılacak mı? Biz seçimlerin yapılmasını istiyoruz, yapılmalı. Eğer seçimler yapılamazsa bu mevcut hükümetin ayıbı olur. Yapılması için her şeyi yapacağız.
Seçimde yeni ne söyleyeceksiniz?
- 7 Haziran’da ekonomi söylemimiz öne çıksa da, onun içinde demokrasi de devletin yeniden yapılanması da vardı. Şimdi o söylemi Türkiye’nin yaşadığı güvenlik, toplumsal barış sorunlarına göre revize ediyoruz. Yeni söylem ve projelerimiz var.
CHP sosyal barışı, toplumsal barışı sağlamak için geçmişte pek çok şey söyledi. Bunları rapor haline getirdi. Şimdi bunları revize edip yeniden ve daha güçlü biçimde söyleyeceğiz.
Mesela…
Çözümün adresinin parlamento olduğunu söyledik. Bu sorunun çözülmesi için samimi ve dürüst olunması gerek dedik. Kişisel angajmanlara girme, çözüm için toplumun kabul edemeyeceği taahhütleri verme dedik. Bunları dinlemediler.
ERDOĞAN GÜVENLİK SİSTEMİNİ BOZDU
Çözüm zor mu?
- Zor değil. Çünkü toplum barış istiyor. Bugün akan her damla kanın sorumlusu Kaçak Saray’da oturuyor. Türkiye’yi ateş çemberinin içine sokan kişi odur. Halkımız artık bugün yaşadığımız sorunların kim tarafından yaratıldığını bilmektedir. Şu anda Türkiye’nin güvenliği açısından en ciddi tehdit kimdir diye sorarsanız Kaçak Saray’da oturan kişidir. Erdoğan Türkiye’nin en büyük güvenlik riskidir. Kişisel çıkarı için, Türkiye’nin demokrasisini, hukuk sistemini bozmuştur. Güvenlik sistemini etkisiz hale getirmiştir. Türkiye’nin iç barışını ve güvenliğini bozan kişi odur. Mezhep siyaseti ve saplantıları uğruna, Türkiye’yi hem İslam dünyasından hem de Batı dünyasından izole eden kişi odur.
Bu gidiş nasıl duracak?
- Çözüm yeri biz başından itibaren söylüyoruz parlamentodur. Fakat şu ki, parlamento şu anda görev yapamaz durumda. Nedeni komisyonlar seçilmedi.
Toplumda Meclis neden çalışmıyor tepkisi var…
- Vatandaş haklı. Meclisi çalışmıyor ama biz çalışması için çabalıyoruz.
DiKTA REJiMiN SON ÇIRPINIŞLARI
Grubumuza baskın yapıldı. Hedef nedir?
- Bu dikta rejimin son çırpınışlarıdır. Hedefleri medyayı, gazetecileri susturarak toplumun haber alma hakkını yok etmektir. Havuz medyası haber yapıyor, haber ihbar kabul edilip baskın yapılıyor. Bunlar hukuk devletinde olmaz. Oluyorsa bunun tek nedeni korkudur. Havuz medyası özgür, onun dışında kalanlar baskı altında. Sizin grubunuzda bunlardan birisi. Hedef medyayı susturmak, yolsuzluk vs. değil.
Hürriyet Gazetesi de basıldı…
- Düşünün o kişi TV’de konuşuyor. Söylediklerini haber yapan medyaya baskın yapılıyor. O sözler söylenmedi mi, söylendi. İlk defa mı, hayır. Bir gazetenin böyle basılması çok tehlikeli. Dedim ya o kişi artık Türkiye için güvenlik sorunudur diye. O kişi Türkiye’yi kamplaştırıyor ve bölüyor.
Neden?
- Her şeyi ülke çıkarı için değil kendi çıkarlarına göre çözmek istiyor. Toplumu bölerek bunu yapıyor. Türkiye’nin buradan kurtulmamız lazım. Türkiye’nin kaynaşması lazım. Toplum her alanda ayrıştı ve kutuplaştı ve çok tehlikeli bir sürecin içine sokuldu. Türkiye yeniden inşa etmek gerekiyor, birleştirmek gerekiyor. Ortak değerlerimize sahip çıkmak gerekiyor. Ortak değerler üzerinde daha güçlü bir payda oluşturmak gerekiyor. Bütün samimiyetimle söylüyorum onun da tek adresi var, o da CHP. Bakın biz bütün partilerle, STK’larla görüşüyoruz. Bizim dışımızda herkesle görüşebilen 2. Parti yok. CHP Türkiye’nin birleştirici gücüdür, olacaktır da.
Yeni projeler olacak mı?
- Yeni güzel projelerimiz olacak. Toplumsal barışı sağlamada, eğitimde, gençlikte olacak.
İpucu var mı?
- İzin verirseniz onu şu anda söylemeyeyim.