"Namazdan çıkıyorsun, avluda küfür kıyamet... Ne diyeceğimi gerçekten bilmiyorum. Milletin aklıyla, değerleriyle, alay eden sensin Erdoğan!

Bir televizyon programında “sığınmacı alacağız, bu bir cibilliyet meselesi” diyorsun; yarım saat sonra uyanıp "sınırlara duvar örüyoruz" diyorsun. Bir dediğin diğer dediğini tutmuyor. Ne söylediğinin farkında değilsin.

Erdoğan yineliyorum: Gel milletimize dönelim, onlar söylesinler; bu ülkeye akın akın sığınmacı geliyor mu, gelmiyor mu? Etraflarına bakarak mahallelerinden söylesinler, belli ki sen saraylardan göremiyorsun.

Özetle Erdoğan, sen bir beka sorunusun. Ülkenin demografik yapısını alenen tehlikeye attın. Seçimden de kaçtığın için, halkımız sana gerçek fikrini “şimdilik” iletemiyor. Ama gün gelecek göreceksin, sen de gerçekle yüzleşeceksin!"

"Bay Kemal sıfatıyla yalancı Kemal'dir. Hiç bir zaman onun dürüstlüğünü yaşamadık. Aynen bu olayda da yine ABD Büyükelçiliği yalanlamıştır, ABD yalanlamıştır. Ama bunlar hala bunun üzerinden yürümeye devam ediyorlar. Karadeniz'deki sel afetinde Antalya, Muğla yangın afetlerinde son dönemler Bartın, Kastamonu, Sinop bu bölgelerdeki sel felaketlerinde yaptıkları her şey yalan. Yanlarında zaten yalan makineleri var. Yalan üstüne yalan, yalan üstüne yalan. Dürüst olun. Milleti yalanla bir yerlere taşıyacağınızı zannetmeyin. Taşıyamayacaksınız.