Ben tarifsiz kederler içinde, cigara üstüne cigara içip yitirdiğim 13 evladıma yanıyorum ama dilimde rahmetli kardeşim Ahmet Kaya’nın şarkısı:
Hani benim sevincim nerede
Bilyelerim topacım
Kiraz ağacında yırtılan gömleğim
Çaldılar gençliğimi anne...
Evlatlarımın da gençliğini çaldılar be Ahmet. Ama Kürtler çalmadı onların gençliğini. Kürtlerin yüz karası, başlarının belası, utancı çaldı. Adına Pe Ke Ke denen, uyuşturucu mafyasının kiralık katilleri çaldı evlatlarımın gençliğini.
Öcalan’ın liderliği sorgulanıyormuş, Karayılan, “bizi dağdan ancak Abdullah Öcalan indirebilir” demişmiş. Apo “15 Temmuz koşulları değişti. BDP meclise gitsin, yemin etsin. Barış Konseyi kurulacak” açıklaması yapmış ama kimse ona kulak asmamış. Bana ne be! Aysel Tuğluk ben yavrularımı yitirdiğim gün “Demokratik Özerklik” ilan etmiş; batsın onun demokratik özerklik ilanı! Aynı kadın 5 Mayıs’ta CNN ekranlarından “kötü şeyler olacak!” demişti bir baykuş edasıyla. Oldu da! Kına yakınız hanımefendi, kına yakınız!
Aynur Doğan 2011 Caz Festivali’nde Kürtçe şarkı söyledi diye yuhalanmış; sahneye minder fırlatanlar olmuş! Aferin size taş kafalılar! İspanyolca, İngilizce, Rumca şarkıya alkış Kürtçe şarkıya yuh! Kürt kardeşimle Kürtçülük ticareti yapanları birbirine karıştırmayın! Türkçülük tüccarlarına da kulak asmayın. Hani Ahmet’e de söven, yarım akıllı, kendine gazeteci, aydın ya da sanatçı diyen, Türkçülük ticaretinden avanta sağlayanlar! Kusura bakma Aynur kardeş; amaç, senin de belirttiğin gibi kardeşliğimizi bozmak. Ama bozamayacaklar! Bizi birbirimize düşüremeyecekler...
An gelir biter muhabbet/ Şarkılar susar heves kalmaz/An gelir evlatlarım düşer toprağa/ An gelir bir kan gölü kalır geride... (Rahmetli Atilla İlhan’ın muhteşem şiirini biraz değiştirdim. Kusuruma bakma Atilla Ağabey.)
Tayyip Erdoğan’ı Fener’den ihraç edeceklermiş!
Haber sitelerinin birinde gözüme çarptı. “Fener Fener Dünyayı Yener” gibisinden bir dernek, başbakanı Fenerbahçe’ye sahip çıkmadığı gerekçesiyle, kulüpten ihraç edilmesi için imza topluyormuş. Galiba 250 tane de imza atan çıkmış dilekçenin altına. Başbakan, şike iddialarıyla ilgili, kulüp adı vermeksizin, Ergenekon ve Balyoz davalarına gönderme yaparak, artık Türkiye’nin temiz toplum istediğini söylemişti. Suçlu olanlar varsa da cezalarını çekmeli demişti. Hepsi bu! Bu açıklamalara yöneticisi, teknik direktörü, futbolcusu sorgulanan ya da tutuklanan diğer kulüpler karşı çıkmıyor; Fenerbahçe Kulübü de bunların arasında. Ve de başbakanın sözlerini tam aksine destekliyor sarı lacivert kulüp yönetimi. Karşı çıkan, başbakanı kulüp üyeliğinden atmaya kalkışan bir adet sözde taraftar derneği! Yahu Beşiktaş taraftarından örnek alın. Hadi örnek almıyorsunuz bari gerçek Fenerbahçeliler gibi davranın; saygıyla, sessizlikle, ortalığı birbirine katmadan yargının kararını bekleyin.
Fenerium’a gidip forma alarak kulübünüzü destekleyenlere katılsanıza, olmazı oldurmaya uğraşacağınıza.