Kız Çocukları Davası'nda adalet arayışı devam ediyor: 2 tahliye

İstanbul’da aralarında 15 kız çocuğu ve üniversite öğrencilerinin bulunduğu 41 kişinin yargılandığı Kız Çocukları Davası’nda tutuklu 2 kişi tahliye edildi. 6 kişi hakkında ise tutukluluğa devamına karar verildi. Duruşmayı ABD merkezli işkence ile mücadele örgütü de izledi.

Kamuoyunda Kız Çocukları Davası olarak bilinen ve ilk duruşması 23-24 Eylül 2024 tarihleri arasında görülen 41 kişinin yargılandığını davanın ikincisi duruşması bugün görüldü.

Ara karar verilen davada iki kişi tahliye edilirken, kalan 6 kişinin tutukluluğuna devam karar verildi. Mahkeme 18 Şubat 2025’e ertelendi.

KIZ ÇOCUKLARI DAVASI NEDİR?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla aralarında 15 kız çocuğu ve üniversite öğrencilerinin bulunduğu 41 kişi, 5 ay süren teknik ve fiziki takipten sonra 7 Mayıs 2024’te Gülen hareketi mensubu oldukları iddiasıyla gözaltına alındı, 29 kişi tutuklandı.

Üsküdar Çocuk Şube’ye götürülen 15 çocuk, 16 saat boyunca avukatlarıyla görüştürülmedi. Birbirleriyle konuşması dahi yasaklanan çocuklar bir polis memuru tarafından kan kusturmakla tehdit edildi.

Üç ay telefonları dinlenen ve takip edilen öğrenciler, çocuklar ve ebeveynleri hakkında “120 terör eylemi” tespit edildiği iddia edildi.

İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 8 Temmuz 2024’te kabul edilen iddianamede “Ako¨ren Kamp Evi Sonrası – Marmara Park AVM – Bowling Programı”, “R.B. G.’nin, N.E.’nin ve A.G.’nin Evine Gitmesi” terör eylemi olarak yazıldı.

Savcı çocukları, öğrenci evinde kalmak, bovling oynamaya gitmek, Marmara AVM-Perla Vista AVM’de buluşmak, Yemek Sepeti’nden sipariş vermek, sinemaya gitmek, parkta buluşup piknik yapmak, yurt dışı gezisi organize etmekle suçladı. Savcının temel iddiası, üniversite öğrencisi 12 genç kızın İstanbul’daki 4 farklı evde gönüllü olarak İngilizce dersi ve dini dersler vermesi, ebeveynlerin de çocuklarını bu aktivitelere göndermesine dayanıyor.

Öte yandan merkezi Washington’da olan insan hakları derneği Uluslararası İşkencenin Kaldırılması ve İşkenceden Kurtulanların Desteklenmesi Koalisyonu Advocacy and Outreach Program Manager, Torture Abolition and Survivors Support Coalition (TASSC) Yöneticisi Andrea Barron, Kız Çocukları Davası‘nı izlemek üzere Türkiye’ye gitti.

Kronos’tan Sevinç Özarslan’ın edindiği bilgilere göre ikinci duruşması İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün başlayan Kız Çocukları Davası’yla ilgili bir rapor hazırlayacak olan Andrea Barron, raporu senatoda yetkili kişilere ulaştıracağını söyledi.

Başkanlığını Sudanlı işkence mağduru Aymen Tabir’in yaptığı dernek, dünyanın her yerinde işkenceye uğrayan mağdurları destekliyor ve Amerika senatosunda dinlenmesini sağlayan etkili ve önemli çalışmalar yapıyor.

Aymen Tabir’in, 4 Mart 2009’da Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından Darfur’daki çalışmaların sorumlusu olarak soykırımla suçlanan ve hakkında yakalama kararı çıkartılan Sudan Başkan’ı Ömer El Beşir döneminde işkence gördüğü biliniyor.

Kız Çocukları Davası'yla alakalı sosyal medya hesabından paylaşım yapan hukukçu Levent Mazılıgüney, şu mesajı paylaştı: ''İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde #KızÇocuklarıDavası devam ediyor.
Sizleri bilmem ama ben bu durumdan bir hukukçu olarak çok utanıyorum!''


Davayı takip eden Avukat Hatice Yıldız da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları yazdı: ''Mahkemede de söyledim,
39 kişiyi katleden 71 kişiyi yaralayan Reina katliamı sanığı silahlı terör örgütü üyesi olarak yargılandı.

Benim 23 yaşındaki, hayatında silah görmemiş müvekkilim silahlı terör örgütü kurucusu/yöneticisi olarak yargılanıyor.
Reina katliamı sanığından daha üst konumda yani.''

Pennsylvania Federal milletvekili Scott Perry, Kız Çocukları Davası'yla ilgili şunları söyledi:

"Türkiye, 15 genç kızı - reşit olmayanları - gözaltına alarak ebeveynlerine karşı ifade vermeye zorladı. Bu, bir Amerikan müttefikine ve NATO üyesine yakışmayan despotik bir harekettir. Hukukun temel kurallarının bu şekilde ihlal edilmesi kesinlikle kabul edilemez."

12 Aralık 2024 01:32
DİĞER HABERLER