"Kocaeli'nde açıkta kalan 860 öğrencinin psikolojisi bozuldu"

Kocaeli'nde, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) ile kendine okul bulamayan yüzlerce öğrenci açıkta kaldı. Psikolojileri bozulan öğrenciler ve ailelerin tedirgin durumda olduğu belirtildi.

Bu duruma eğitim sendikaları da tepki gösterdi. Aktif Eğitimciler Sendikası Kocaeli Şubesi Başkanı Mahmut Mollarecep, "Yerleştirilemeyen öğrencilerin psikolojisi olumsuz yönde etkileniyor. Açık öğretime yönlendiriliyorlar. Bununla da gelecekleriyle oynanmış olunuyor." diyerek, yaşananlara tepki gösterdi.

Eğitim-Sen Kocaeli Şube Başkanı Suca Omurca da sisteme tepki göstererek, "TEOG sistemi baştan itibaren sakat. Çünkü her dönemde yeni bir sistem getirmeye çalışıyorlar. Ama her yeni sistemi getirmeye çalıştıkları zaman da işin içinden çıkılmaz hale geliyor. Öğrenciler mağdur oluyor." diye konuştu.

MİLLETVEKİLİ ÖNERGE VERDİ

CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Hürriyet Kaplan da "Geleceğimizin teminatı olan bu çocuklarımız okulda olmaları gerektiği halde evlerinde oturmakta." dedi.

Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi. Kaplan, Kocaeli'nde 900'e yakın öğrencinin herhangi bir okula yerleştiremediği için Açık Öğretim Lisesi (AÖL) veya Mesleki Açık Öğretim Lisesi'ne (MAÖL) kaydolmaları yönünde mecbur bırakıldığını söyledi. Kaplan, "Çünkü ilimizde bulunan Meslek Liseleri'nin kontenjanları, yaz aylarında dolacağının bilinmesine rağmen somut bir uygulama gerçekleştirilmemiş ve okullar açılmasına rağmen yüzlerce öğrenci okulu kayıt dahi yaptıramamıştır. Eğitim sistemimizde ise AÖL bütünüyle uzaktan eğitim, MAÖL ise uzaktan eğitim ve akşam artı hafta sonlarında Meslek Liselerinde verilen uygulamalı yüz yüze eğitim modelleri uygulamaktadır." ifadelerini kullandı.

"KONTENJAN FAZLASI BİLİNMESİNE RAĞMEN NEDEN ÖNLEM ALINMADI?"

CHP'li vekil, söz konusu bu okulların liseye başlayacak olan 14 yaşındaki bir çocuktan daha ziyade yetişkin eğitimleri için düşünüldüğünü belirterek, şunları kaydetti: "Zira bu yaştaki bir çocuk, kendilerinin iki katı kadar yaşındaki kişilerle aynı ortamlarda bulunmak zorunda kalacak ve sağlıklı bir eğitim alması imkansız bir hale gelecektir. Oysaki ilimizdeki mesleki eğitim kurumlarının her birinin birer şube açması dahilinde bu sıkıntının çözülebileceği ön görülmüştür. Ancak ne var ki geleceğimizin teminatı olan bu çocuklarımız okulda olmaları gerektiği halde evlerinde oturmaktadırlar."

Önergedeki sorular şöyle: "Kontenjan fazlası öğrenci olacağının aylar öncesinden bilindiği halde, herhangi bir önlem almayan İl veya ilçe Milli Eğitim Müdürlüklerine cezai bir yaptırım uygulanacak mıdır? Okulların açılmasına rağmen okullarına gidemeyen ve dolayısıyla eğitim hakları Anayasa ile güvence altına alınan 900'e yakın çocuğumuz ebeveynleri yaşlarında insanlarla okumaya mecbur mu bırakılacaktır? 'Ankara'dan olur yazı bekliyoruz' diye velileri başından savan İl veya ilçe Milli eğitim Müdürlerinin beklediği 'Olur yazı' ne zaman gelecektir? Okuluna henüz başlayamayan 900'e yakın çocuğun, bir daha okula gidememe korkusunun yarattığı travmanın dindirilmesi nasıl planlanmaktadır? Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda nasıl bir önlem almayı planlamaktadır."

"ÖĞRENCİLERİN PSİKOLOJİSİ BOZULUYOR"

Aktif Eğitimciler Sendikası Kocaeli Şubesi Başkanı Mahmut Mollarecep, yaşananlara tepki gösterdi. Mollarecep, şunları kaydetti: "Çocuklar da veliler de devletin yaptığı sınava maalesef güvenemez hale geldi. TEOG sistemindeki çarpıklıklar daha sistemin başından da belliydi. Yaz döneminde karne notlarının yıl sonu puanlarının yanlış hesaplandığı belli oldu. Bununla ilgili öğretmenlerin yaz tatilinde olduğu süreçte çocukların notlarını okul müdürlerinin girdiği ortaya çıktı. Bu yasal anlamda da bir suçtu. Fakat şu an sistem sebebiyle idarecilerin de öğrencilerin de velilerin de kafası karışık. Bu öğrencilerin psikolojilerini olumsuz yönde etkiliyor. Şu an çocuklar açık öğretime yönlendiriliyor. Bir nevi o çocukların gelecekleriyle oynanmış olunuyor. Malesef Milli Eğitim Bakanlığı güvenilirliğini sınav noktasında kaybetmeye doğru gidiyor. Çocukların devletle ilk tanıştığı sınavla birlikte çocukları bir nevi devletten soğutmuş oluyoruz. Çocuk sınavlara devlete güvenemez hale geliyor."

"TEOG SİSTEMİ BAŞTAN SAKAT"

Eğitim-Sen Kocaeli Şube Başkanı Suca Omurca da TEOG sisteminin baştan itibaren sakat olduğunu söyledi. Omurca, şöyle devam etti: "Çünkü her dönemde yeni bir sistem getirmeye çalışıyorlar. Ama her yeni sistemi getirmeye çalıştıkları zaman da işin içinden çıkılmaz hale geliyor. Öğrenciler mağdur oluyor. Çünkü getirdikleri her sistemde çocukları bulundukları yerde TEOG yerleştirmelerinde çok uzak yerlere yerleştirmek zorunda kalıyorlar. Bulundukları yere gelmek için çok çaba sarf ediyorlar. Ya da sistemin dışına itiliyor. Örgün eğitimin dışına itiliyor. Bu başta öğrencileri daha sonra da velileri mağdur ediyor. Eğitim sisteminde kargaşaya, bir bilinmezliğe, bir sonu belli olmazlığa bir kaosa neden oluyor."

"ÖĞRENCİLER EĞİTİM SİSTEMİNİN DIŞINA İTİLİYOR"

Öğrencilerin açıkta kalma nedenlerini anlatan Omurca, şunları aktardı: "Çocuklar kendi durumlarına uygun bir liseyi tercih ediyorlar. Diyelim ki 10-15 tercih yapıyor. Aldıkları puan bu tercih ettikleri liseye yetmediği zaman çocuklar ne oluyor, TEOG sistemine göre yerleşmemiş oluyor. Zaten bütün liseleri ya Anadolu ya da Meslek lisesi yaptılar. Bu sefer kendi istekleri doğrultasında çocukları örgün eğitimin dışına itiyorlar çocuk istemediği okula gitmeye zorlanıyor. Önceden böyle değil. Önceki sistem de de sorun vardı. Ama bunların getirdiği sistem çocuğu örgün eğitimin dışına itmek zorunda kalıyor. Tercih ettiği okulu kazanamadı. Diyorlar ki sen meslek lisesine gideceksin. Çocuk meslek lisesine gitmek istemiyor. Normal liseyi bitirmek istiyor. Ama normal lise kalmadı. Hepsi Anadolu Lisesi oldu. Hepsine bir puanlama sistemiyle yerleştirme yapıyorlar. Çocukta sistemin dışına itilince, meslek lisesinde her hangi bir bölüme gidiyor. Oraya da fazla talep olduğu zaman orada da yer bulamıyor. Çocuk tamamen örgün eğitim sisteminin dışına itilmiş oluyor."

Omurca, aile ve çocukların psikolojisinin bozulduğunu belirterek, "860 öğrenci, bulabilirlerse meslek liselerinde zoraki meslek lisesinin bir bölümüne kaydolmaya çalışacak. Eğer orada yer yoksa sistemin dışına atılmış olacak. Yani okuyamayacak. Açık öğretime gidecek. 'Ben hedeflerime ulaşamayacağım' diyecek. Bu da aileler arasında başta çocuğu etkileyen önemli psikolojik sorunlar ortaya çıkaracak, çıkarıyor. Çocuklar aynı zamanda hastanelik olacak derecede, söz dinlemez çocuklar olarak ortaya çıkıyor. Bu da toplum için tabi geleceğimiz için problem haline gelmiş oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
CİHAN
15 Ekim 2015 11:50
DİĞER HABERLER