İzmir'de faaliyet gösteren tamamı yabancı sermayeli şirketlerin patronları, İzmir ile Manisa arasında yaşanan teşvik adaletsizliğinden şikayet etti.
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO)'nda, İzmir'de üretim yapan tamamı yabancı sermayeli firmaların temsilcileri ile yapılan toplantıya katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise İzmir ile Manisa arasındaki teşvik adaletsizliğini ortadan kaldırmak için çaba harcadıklarını ancak Manisa lobisini bir türlü aşamadıklarını söyledi. EBSO tarafından yabancı yatırımcıların problemlerini ve taleplerini öğrenmek için düzenlenen ve Meclis Başkanı Mehmet Tiryaki'nin yönettiği toplantıya, Kocaoğlu ile birlikte İzmir Vali Yardımcısı Fazlı Akgün, EBSO Başkan Yardımcısı İbrahim Gökçüoğlu, EBSO Yönetim Kurulu Üyesi Kamil Porsuk ile 40'a yakın yabancı sermayeli firmanın temsilcisi katıldı. Toplantıda, yaşadıkları sıkıntıları anlatan firma temsilcileri, İzmir'in EXPO adaylığı için de ülkelerinde çalışmak istediklerini söyledi.
Toplantıda konuşan Başkan Aziz Kocaoğlu, bazı firmaların yatırım için Manisa'yı tercih etmesini hayret ve endişe ile izlediklerini belirterek limana yakınlığı, yaşam kalitesi, ulaşım imkanları ile İzmir'in öne çıktığını ancak teşvik meselesinin aşılamadığını söyledi. Manisa, Uşak ve Denizli'nin üçüncü, Aydın ve Balıkesir'in ikinci, İzmir'inse üçünü bölge olduğunu hatırlatan Kocaoğlu, şöyle konuştu: "Sanayideki teşvikler, Manisa'yı cazip hale getiriyor. İlk yatırım maliyetinde yatırımcılar yerden göğe kadar haklı olabilir. İzmir lobisi biraz zayıf. Bu da kendi göbeğini kendisinin kesmesinden kaynaklanıyor. Bu bir eksiklik değil, aslında artı ama bu devirde koşmamız ve lobiyi güçlendirmemiz gerekiyor. Sanayicilerimiz, ticaret erbabımızla teşviklerin sürekli üzerinde duruyoruz, düşünüyoruz ama bir türlü Manisa lobisi aşılamıyor. Siz neyi kastettiğimi anladınız."
Bir müddet tohum atmak için Manisa veya başka bir yere teşviğin düşünülebileceğini ve desteklenebileceğini de dile getiren Kocaoğlu, İzmir'de altyapısı tamamlanmış organize sanayi bölgeleri, yeni kurulmakta olan sanayi bölgeleri ve bir kısmı faaliyet içinde olan organize sanayi bölgeleri dururken bunu sürdürerek İzmir'in canına ot tıkamanın hiçbir geçerli sebebinin olamayacağını savundu. İzmir'de esas konuşulması gereken konunun bu olduğuna dikkat çeken Kocaoğlu, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İzmir ziyaretinde kendisinden sanayi için teşviklerin aynı düzeye çekilmesi, ticaretin artması, limanın kapasitesinin arttırılması ve turizm hizmet sektöründen pay alması için İzmir'e özel teşvik uygulanmasını istedim. Limanın ve İzmir Körfezi'nin kurtarılması için Ulaştırma Bakanlığı ile birlikte çalışma başlattık ancak ne organize sanayi bölgelerinin teşvikinde ne de turizm ve hizmet sektörünün teşvikinde bir arpa boy yol alabildik." dedi.
Belediye olarak sanayicilerin her zaman yanında olduklarını ve onları desteklediklerini belirten Kocaoğlu, organize sanayi bölgelerinin, sanayi sitelerinin altyapısını yaparak üretimin güçlenmesine destek olduklarını kaydetti. Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi'nde yaşanan problemi de çözdüklerini hatırlatan Kocaoğlu, "İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi dışındaki sanayi bölgelerinde doluluk oranı yüzde 70'i aşmıyor. Sanayinin organize sanayi bölgelerinde, hattâ ihtisas sanayi bölgelerinde ve serbest bölgelerde gelişmesini istiyoruz. Kentin gelişiminden, çevresinden sorumlu olan İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, bunu olmazsa olmaz bir koşul olarak görüyoruz." diye konuştu.
Yabancı firmalar adına konuşan Hugo Boss CEO'su Sezai Kaya ise İzmir'de 14 yıl önce yatırım yaptıklarını ve çok memnun olduklarını söyledi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in, cari açığın da üçte ikisinin yabancı yatırımcılarla finanse edilmesi halinde bir sıkıntı kalmayacağını açıkladığını belirten Kaya, bunun için yabancı sermaye yatırımlarının daha çok desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Çin'in yılda 100 milyar doların üzerinde yabancı sermaye yatırımı çektiğine, Türkiye'nin ise 10 milyar dolar seviyesinde yatırım alabildiğine dikkat çeken Kaya, "Hugo Boss'un patronları, yatırım için Avrupa'ya yakın olan Slovenya, Hırvatistan, Bulgaristan gibi ülkeleri düşünüyordu. Ben Türkiye'de yatırım yapmalarını önerdim. İzmir ile verdiğimiz karar doğru çıktı. İzmir lojistik avantajı, eğitimli işgücü ve uygar bir kent özelliği ile yabancı yatırımcılar için cazip ancak sorunlar da yok değil. Bunların da çözülmesi halinde daha çok yabancı yatırımcı çekilebilir." dedi.
Ege Pen Deceuninck Genel Müdürü Ergün Çiçekçi de İzmir'de olmaktan mutlu olduklarını, Menemen Plastik OSB'de 60 bin metrekare alan üzerinde yatırım yapmak istediklerini ancak teşvik meselesi yüzünden yatırıma kesin karar veremediklerini kaydetti. Menemen'e çok kısa bir mesafede bulunan Manisa'da teşvik varken İzmir'de olmadığını anlatan Çiçekçi, bu adaletsizliğin giderilmesi gerektiğini kaydetti.
EBSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Gökçüoğlu da EBSO olarak ilk kez böyle bir toplantı yaptıklarını belirterek, problem ve talepleri tek tek aldıklarını, çözümler için gereken çalışmayı yapacaklarını kaydetti.