Korkunç iddia

Korkunç iddia
CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Zaman Gazetesi önünde yaşanan olaylarla ilgili korkunç bir iddia ortaya attı. Yarkadaş, "O gece 4 milletvekili olarak Zaman gazetesi binasına gittik. Binanın 4’üncü katında olayları izledim. Polis, özellikle kadınlara yönelik şiddette bulundu. Belli ki, aldığı talimatla o kadınlara çok sert müdahalede bulundu.” ifadelerini kullandı.

Barış Yarkadaş, 19 yıllık aktif gazeteciliğin ardından her fırsatta 'benim partim' dediği CHP'den ön seçimle milletvekili adayı oldu ve seçildi. Kamuoyu Yarkadaş'ı özellikle polis baskınının yapıldığı İpek Medya'ya desteğiyle daha yakından tanıdı. Geçtiğimiz hafta Zaman'a yapılan baskında da gece geç saatlerde vekil arkadaşlarıyla birlikte Zaman binasındaydı.


CHP'li Yarkadaş, gündemdeki gelişmeleri Özgür Düşünce Gazetesi'nden Hüseyin Keleş'e değerlendirdi.

Kayyım atandığı gün, polis müdahalesinden hemen önce Zaman'a gittiniz. Neler gördünüz?

Ben gazeteciyim. 1996'dan bu yana gazetecilik yapıyorum. 2001-2003 arasında Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Şube Başkanlığı yaptım. Sol tandanslı bir dernek. Basına yönelik hak ihlallerini siyasi görüş ayırt etmeksizin takip eder ve bunlara tavır koyardık. Örneğin 28 Şubat sürecinde derneğin üyesiydim. 28 Şubat bildirisi yayınlandığında benim üyesi olduğum Çağdaş Gazeteciler Derneği, MGK'ya karşı bir bildiri yayınladı. 'Kışlalar sizinse, sokaklar ve özgür kalemler bizimdir' dedik. O dönem derneğe gelir sağlamak için bir gece düzenlemek istedik. Birçok sanatçı para almadan sahne alacaktı. Ancak emniyetten izin çıkmadı. Emniyet müdürü 'Siz MGK tarafından sakıncalı dernekler arasına alındınız' dedi. O gün de sakıncalıydık bugün de sakıncalıyız.


ZAMAN'DAKİ KADINLARIN ÇIĞLIKLARI, DEMOKRASİNİN KATLEDİLİŞİNİN ÇIĞLIKLARIYDI

Benim Zaman gazetesinin ya da İpek Medya'nın siyasi düşünceleriyle taban tabana zıt olduğum açık. Ancak ben Zaman'ın da İpek Medya'nın da düşüncelerini özgürce ifade etmesinden yanayım. Ben Zaman gazetesine en son kayyım atanmaya gelindiğinde oradaydım, bir gün önce İMC TV'ye gittim, aynı sabah Bengü Türk TV'nin yayın yönetmenini ilk olarak arayandım. Üçü de bu iktidarın gadrine uğramış medya kurumları. Zaman gazetesinin önüne gitmeniz için Zaman gazetesinin düşüncelerini savunmanıza gerek yok. Sorun aslında şundan kaynaklanıyor. AKP'nin Türkiye'ye yaptığı en büyük kötülüklerden biri nedir diye sorarsan; insanların vicdanlarını köreltmesi ve karartmasıdır derim. AKP, 14 yıllık iktidarında, kendisine 'muhafazakarım' diyen seçmen tabanının vicdanlarını kararttı. Bugünkü tepkisizlik de bu yüzden. Türkiye'nin mücadele etmesi gereken en önemli şey, insanların vicdanını yeniden diriltmektir. Ben Zaman'a gözlemci olarak ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun bilgisi dâhilinde gittim. O gece 4 milletvekili olarak oradaydık. Gazete binasının 4'üncü katında olayları izledim. O gece polis özellikle kadınlara yönelik şiddette bulundu. Polis belli ki aldığı bir talimatla özellikle kadınlara çok sert müdahalede bulundu. AKP iktidarı kadınlardan korkuyor. Çünkü kadınların değiştirici ve dönüştürücü gücünün farkında. En çok oyu kadınlardan aldığı için muhalif kadınlara yönelik sert girişimlerde bulunuyor. O gece Zaman gazetesi içinde kadınların attığı çığlıklar, sarayın duvarları arkasına da gitmiştir. Çünkü o çığlıklar, demokrasinin katledilmesinden dolayı atılan çığlıklardı. Bu yüzden bu çığlıkları duymak istemiyoruz.

14 Mart 2016 07:09
DİĞER HABERLER