Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) işsiz sayısı 38 milyona yükselirken, işsizliğin yıl sonunda yüzde 25'i bulabileceği belirtiliyor. ABD, İngiltere, Japonya ve Almanya gibi gelişmiş ekonomilerde bile işsizlik patlamasının önüne geçmek için "servet vergisi" ve "temel gelir" gibi kavramlar müzakere ediliyor. Korona salgını bütün ezberleri bozdu.
Bilim Akademisi'nin "Salgın Döneminde Toplum ve Sosyal Politika" yayınına katılan Prof. Dr. Çağlar Keyder, toplumsal ihtiyaçların zaman içinde arttığını belirterek, işsizlikle birlikte harcamalarla ihtiyaçlar arasındaki dengenin bozulduğunu söyledi.
Keyder sanayideki istihdam daralmasıyla birlikte hizmetler sektöründe yoğunlaşmanın yaşandığını, ancak bunun istihdam problemini çözmediğini belirtti.
Keyder yeni Kapitalizmin sürekli işi olmayan, tek bir işi olup oradan emekli olmayan bir nüfus oluşturduğunu söyledi.
İŞSİZLİK KORONA'DAN SONRA SÜREKLİLİK KAZANACAK
Koronavirüs salgını sebebiyle işsizlik ve belirsizliğin daha da yükseldiğini, bunun da ihtiyaçları fazlalaştırdığını ifade eden Prof. Keyder, bugünkü işsizliğin süreklilik kazanacağını belirtti.
Sürekli işsizlik sebebiyle istihdama bağlı olmayan vatandaşlık, yani temel gelir desteğinin müzakere edildiğine dikkati çeken Keyder, "Bunun kaynağının nereden geleceği sorusu da gündeme gelecektir." dedi.
Devletlerin Gelir Vergisi ile kaynak tesis edebilmesinin zor olduğunu belirten Keyder, servet vergisinin daha yüksek sesle tartışılacağını söyledi.
Keyder, bunun için orta sınıf ve işçi sınıfının bir araya gelip devleti buna zorlaması gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Ayşe Buğra ise yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını sebebiyle her ülkede yoksulluk ve işsizliğin tahmin edilmeyecek kadar hızlı arttığını, çare olarak temel gelir üzerinde durulduğunu kaydetti.
Temel gelirin bir yoksulluk yardımı olmadığını, bir ülkede belirli yaştaki bireylere ihtiyaç tespitine bağlı olmaksızın gelir transferinin yapılması olduğunu ifade eden Buğra, bu fikrin dünya genelinde çekici olduğunu söyledi.
KORONA SALGININDA KADINLARIN YÜKÜ DAHA DA ARTTI
Prof. Deniz Kandiyoti ise Korona salgınının toplumda eşitsizliği derinleştirdiğini belirterek, "Salgının sınıf ve ırk boyutları ortaya konuldu, ancak toplumsal cinsiyet boyutu tam olarak anlaşılmadı." dedi.
Salgın sebebiyle yapılan araştırmalarda kadınların bakım emeği yükünün daha da artığını belirten Kandiyoti, düşük gelirli kesimlerde salgın sebebiyle kadın yoğun mesleklerin öne çıktığını ve temel hizmetleri sağladığını ifade etti.