Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorum Milletvekili Tufan Köse, Kaynak Holding'e kayyım atanarak el konulması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Anayasa'nın mülkiyet hakkını tanıdığı bütün düzenlemelere aykırı olarak 'suç örgütüne kaynak aktarma' bahanesiyle ellerinde yayın hakları, gazetecilik yapma hakları, kamuoyunu bilinçlendirme haklarının alındığını kaydeden Köse, "Ötesinde de insanların maddi kaynaklarına el konuluyor. Bu 21. Yüzyılda hukuk devleti olduğu iddiasında olan bir ülkede, 150 yıllık demokrasi geleneği olan, aşağı yukarı 65 yıllık çok partili yaşamı olan Türkiye'ye yakışmayan görüntüler izliyoruz. Bunun sebebi, bizce bilinen sebebi sadece ve sadece iktidara muhalefet olmaktır. Bunun dışında herhangi bir başka sebebi yoktur. İktidar öyle faşizan yöntemler uyguluyor ki artık baktığında ne dediğini anlamayan, söylediğinde ne dediğini anlamayan kim varsa herhangi bir ideolojisinin farklı olması ya da farklı ideolojik görüşleri olması önemli değil. Yalnızca iktidara, iktidarın yaptığı yolsuzluklara, iktidarın yaptığı faşizan uygulamalara karşı duruyor olması yetiyor." diye konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorum Milletvekili Tufan Köse, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) Kaynak Holding'e kayyım atanması ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Geçmiş dönemlerde iktidara muhalefet eden gazetecilerin öldürüldüğünü belirten Köse, "Daha sonraki yıllarda cezaevlerinde uzun yıllar tutuklayarak hükmedilmemiş bir cezayı yatırıyorlardı. Son zamanlarda da yeni bir moda çıktı. Maalesef bu iktidar döneminde kendisine muhalefet eden ne kadar yayın kuruluşu varsa televizyon, gazete, internet siteleri bu yayın kuruluşlarına çeşitli bahanelerle bir suç isnat ederek özellikle de bir paralel yapı diye uydurdukları bir terör örgütü uydurmasıyla el koyuyorlar." dedi.

Anayasa'nın mülkiyet hakkını tanıdığı bütün düzenlemeye aykırı olarak suç örgütüne kaynak aktarma bahanesiyle ellerinde yayın hakları, gazetecilik yapma hakları, kamuoyunu bilinçlendirme hakları alındığını kaydeden Köse, "Ötesinde de insanların maddi kaynaklarına el konuluyor. Bu 21. Yüzyılda hukuk devleti olduğu iddiasında olan bir ülkede 150 yıllık demokrasi geleneği olan aşağı yukarı 65 yıllık çok partili yaşamı olan Türkiye'ye yakışmayan görüntüler izliyoruz. Bunun sebebi bizce bilinen sebebi sadece ve sadece iktidara muhalefet olmaktır. Bunun dışında herhangi bir başka sebebi yoktur. İktidar öyle faşizan yöntemler uyguluyor ki artık baktığında ne dediğini anlamayan, söylediğinde ne dediğini anlamayan kim varsa herhangi bir ideolojisinin farklı olması ya da farklı ideolojik görüşleri olması önemli değil. Yalnızca iktidara iktidarın yaptığı yolsuzlukları, iktidarın yaptığı faşizan uygulamalara karşı duruyor olması yetiyor." şeklinde konuştu.

"PARALI ASKER VE MİLİTANI OLDUKLARI İÇİNDE ORADAN BU KADAR PARA ALMALARI ONLARA HERHANGİ BİR SIKINTI VERMEZ"

Bugün Kaynak yayınları ve bundan bir süre önce Bugün ve Kanaltürk televizyonları ve daha önce de Doğan medya grubuna çok ciddi saldırı ve baskı olduğunu anlatan Köse, "Baskı ve sindirme yöntemleriyle iktidarlarını yürütebildikleri kadar, sürdürebildikleri kadar sürdürme gayretindeler. Ama bu görüntü ne 21. Yüzyılın Türkiye'sine yakışıyor ne 150 yıllık demokrasi geleneği olan bir ülkeye yakışıyor ne de 78 milyon Türk halkının haber alma özgürlüğüne yakışıyor." ifadesini kullandı.

"Kayyımların 105 biner lira maaş alması ve bir kayyımın Babek Zencani ile fotoğraflarının basında yer almasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Köse, "Kayyımın Babek Zencani ile fotoğraflarını yorumlamak bile istemem ben, ama bir kez kayyımı tanıyorum. Duruşlarını biliyorum. Resmen iktidarın militanı, iktidar partisinin paralı askeri gibidirler. Paralı asker ve militanı oldukları için de oradan bu kadar para almaları onlara herhangi bir sıkıntı vermez. Kaldı ki geçtiğimiz haftalarda el konulan televizyon ve gazetelere atanan kayyımlar hem tirajları hem reytingleri yerlerde sürünüyor. Artık o gazetecilerin okuyucu kitleleri de kalmadı. O parayı hak etmiyorlar. Zarar ettiriyorlar. Zarar ettirmelerine karşın alabildiğince çok fahiş ücret alıyorlar. Bu iktidar eliyle kendi yandaşlarına bir para kazandırma yolu olmuş bu el koyma. Kınıyorum. Babek Zencani İran'da idam cezası ile yargılanıyor yaptıkları yolsuzluktan dolayı. Onun buradaki ortağı Boğaz'da, yalılarda, dünyanın en büyük ve lüks teknelerinde yatlarında, özel uçaklarında geziyor, dolaşıyor. Bu da beğenmediğimiz İran'ın demokrasi yok diyoruz, hukuk devleti değil diyoruz ya beğenmediğimiz İran'ın yolsuzlukların üzerine gidiş tarzı demokrasi ile yönetildiği iddia edilen ülkemizin yolsuzluklara yaklaşımı arasındaki farkı gözler önüne seriyor." cevabını verdi. CİHAN