Köylülerin kazısıyla ortaya çıkan hazinenin öyküsü

Köylülerin kazısıyla ortaya çıkan hazinenin öyküsü -Son olarak en değerli parçalarından biri Almanyada ele geçirilen Karun Hazinelerini, 1960lı yıllarda 4 arkadaşıyla birlikte yaptıkları kazıyla çıkartan köylülerden Çakar, hazin
UŞAK (A.A) - Son olarak en değerli parçası Kanatlı Denizatı Broşunun Almanyada ele geçirildiği Karun Hazinelerini, 1960lı yıllarda 4 arkadaşıyla birlike yaptıkları kazıyla ortaya çıkartan Kemal Çakar, hazineyi buluş öykülerini ve nasıl sattıklarını anlattı.
     Milattan önce 560-546 yılları arasında hüküm süren Lidya Kralı Krezüse ait olduğu değerlendirilen 451 parçalık hazine, Uşakın Güre beldesindeki İkiztepe tümülüsünde, 5 köylü tarafından yapılan kazı sonrası bulunması ve tarihi eser kaçakçılarının hedefi olmasıyla dikkati çekiyor.
     Hazineyi, 4 arkadaşıyla birlikte yaptıkları kazıyla ortaya çıkartan köylülerden hayatta kalan Kemal Çakar (64), yaptığı açıklamada, o yıllarda kazı yapmanın kanunen suç olmadığını ve köylülerin büyük gruplar halinde istedikleri yerde define aradıklarını söyledi.
     Çakar, kendisinin de askerden geldikten sonra Güre ve çevre köylerde arkadaşlarıyla 1968 yılında Haylaz Tepesi (İkiztepe Tümülüsü) diye adlandırılan mevkide define aradıklarını ifade etti.
     Çakar, bugün hayatta olmayan 4 arkadaşıyla yaklaşık 16 saat süren çalışmanın ardından, kaya mezara ulaştıklarını belirterek, şunları anlattı:
     Kaya mezarın kapısını açtıktan sonra yaklaşık 10 metrekarelik odaya girdik. İçeride bir taş lahit, üstünde iskelet vardı ve iskeletin yanına dizilmiş yüzlerce altın ve gümüş parçadan oluşan hazine vardı. Parçalar arasında dün Bakan Ertuğrul Günayın Almanyada bulunduğunu açıkladığı Kanatlı Denizatı Broşu, kolyeler, bilezikler, paralar, çeşitli takılar, vazolar vardı. Hazineleri topladık ve mezardan ayrıldık.
    
     -Paha biçilmez hazine 78 bin liraya satılmış-
    
     Sonrasında, hazineyi satmak için Afyonkarahisarın Dinar ilçesinden gelen, bugün ismini hatırlamadığı bir antikacı ile pazarlık yaptıklarını dile getiren Çakar, şöyle konuştu:
     Dinardan gelen antikacıdan bugünün parasıyla 100 bin lira istedik. O bize 50 bin lira önerdi, pazarlıkla hazinenin tamamını 78 bin liraya sattık. Sonra öğrendik sattığımız hazinenin değeri trilyonlar ediyormuş. O yıllarda bu işi herkes yapıyordu ve yasak değildi, 1973te yasaklandı. Devlet bu tür tarihi eserleri alsaydı, biz devlete verirdik. Sattıktan sonra pişman olduk, ama iş işten çoktan geçmişti. Yıllar sonra hazine Amerikadan Türkiyeye gelince Uşak Arkeoloji Müzesine giderek gezdik.
     Çakar, ABDden 1996 yılında getirildikten sonra Uşak Arkeoloji Müzesinde sergilenmeye başlanan ve 2005 yılında sahtesiyle değiştirilerek çalınan hazine parçalarından Kanatlı Denizatı Broşunun bulunmuş olmasına çok sevindiğini sözlerine ekledi.
    
     Muhabir: Soner Kılınç / Ufuk Kırabalı
     Yayıncı: Şükran Yücel
22 Kasım 2012 17:49
DİĞER HABERLER