Hiçbir delil olmamasına rağmen 56 kişinin tutuklandığı soruşturmada iddianame 7 ay sonra yazıldı.
Matematik sorularını doğru yapan matematik öğretmeninin bu gerekçeyle tutuklanması hukuksuzluğu gözler önüne serdi.
Bugün'den Bilal Şahin'in haberine
göre, 2010 yılında gerçekleştirilen Kamu Personeli Seçme Sınavı'nda (KPSS) usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla açılan soruşturmada büyük hukuksuzlukların yaşandığı ortaya çıktı.
UYDURMA SUÇLARLA TUTUKLAMA
Onlarca kişinin hiçbir somut delil olmadan tutuklanarak cezaevine girdiği soruşturmada, tutukluların ve ailelerinin büyük mağduriyetler yaşadığı belirlendi. 2011’deki KPSS’de Türkiye 154’üncüsü olan kişi 2010’daki KPSS’de kopya çektiği iddiasıyla tutuklandı. Matematik öğretmeni matematik sorularını işlem yapmadan doğru işaretlediği gerekçesiyle cezaevine atılırken, Hepatit hastası raporlarına rağmen tutuklu yargılandığı öğrenildi. Uydurma suçlamalarla cezaevine giren mağdurların aileleri de bir taraftan yaşadıkları hukuksuzlukları çevrelerine anlatmakta zorlanırken diğer taraftan büyük ekonomik ve psikolojik sorunlarla baş etmek zorunda bırakıldı.
TAHLİYE TALEPLERİNE RET
Tutuklananların bir kısmının tahliye edildiği dosyada ciddi sağlık problemleri olan ve asılsız iddialarla tutuklu yargılanan bazı kişilerin tutuklu bulunduğu süre göz önüne alınarak yapılan tahliye talepleri ne savcılık ne de sulh ceza hakimi tarafından dikkate alınmadı.
56 kişinin tutuklu bulunduğu soruşturmanın 2015'in Mart ayında yapılan ilk operasyonun ardından iddianamesi 7 ay sonra ancak yazılabildi. İddianamenin gecikmesinin sebebi olarak Ankara Başsavcı Vekili Necip Cem İsçimen ile soruşturma savcısı Yücel Erkman arasındaki çekişmeden kaynaklandığı iddia edildi.
2011’DE TÜRKİYE 154'ÜNCÜSÜ OLAN M.K. 2010’DAN ŞÜPHELİ YAPILDI
2010’daki sınavdan dolayı şüpheli olarak tutuklanan M.K. 2011 KPSS’de Türkiye 154’üncüsü oldu. ALES sınavında da soruların tamamına yakınını çözmesine rağmen 2010 KPSS sınavında kopya çektiği iddiasıyla gözaltına alınarak tutuklandı. Tutuklu yargılanan M.K. öğrencileri ve öğretmen arkadaşları tarafından gayet başarılı biri olarak tanınıyor. Girdiği sınavlardaki başarıları ve insani ilişkilerindeki başarılarına rağmen M.K. somut bir delil olmadığı halde serbest bırakılmıyor.
SİGORTACIYLA NİYE GÖRÜŞTÜN?
KPSS soruşturmasındaki akıl almaz tutuklamalardan birine de S.E. maruz kalmış. HTS’ye takıldığı için şüpheli olan S.E’ye Deniz isimli biriyle neden görüştüğü soruluyor. Şahsı tanımadığını belirten S.E. daha sonra Deniz isimli şahsın sigortacı olduğunu hatırlıyor.
Mahkemeye şahısla arabasının kasko işlemleri için görüştüğünü belirtmesine rağmen tutuklu yargılanmaya devam ediyor. Şahsın 8. sınıfa giden oğlu, ailesinin yaşadığı üzücü duruma rağmen TEOG sınavından sadece 3 yanlış yaptığı öğrenildi.
HAMİLE EŞİ STRES ALTINDA
KPSS soruşturmasından mağdur olanlardan biri de İ.Z. Eşi hamile olan ve düşük riski taşıyan İ.Z. de maddi dayanaktan yoksun olarak tutuklu yargılanıyor. Hamile eşinin sağlık problemleri ve maddi durumlarındaki olumsuz gelişmeler İ.Z. ve ailesinin telafisi mümkün olmayan sıkıntılar yaşamasına
neden oluyor.
ASKERE BİLE ALINMADI AMA...
Tutuklu yargılanan isimlerden H.E. cezaevinde ciddi sağlık problemleri yaşıyor. H.E. sağlık problemleri nedeniyle askerlik dahi yapmamış. Karaciğer yetmezliği nedeniyle siroz hastası olan H.E. kaçma şüphesi olmamasına rağmen tutuklu yargılanan isimlerden.
HİÇ TANIMADIĞI BİRİ ARADI, TUTUKLANDI!
Soruşturma sonrasında büyük mağduriyet yaşananlardan biri E.U. oldu. 23 Nisan’daki operasyon başlatılınca kendisi gelip teslim olan E.U., hakim karşısına çıkarıldıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak daha sonra tekrar çağrılıp hiç tanımadığı bir kişi tarafından 5 defa aranması gerekçe gösterilerek tutuklandı. Tutuklama kararında ise kaçma ve delilleri karartma şüphesi gerekçe olarak yer aldı. Ancak söz konusu süreçte kaçma şüphesi oluşturacak hiçbir işlemde bulunmadı. Ne pasaport ne bilet aldı. İşyeri de sabit olan E.U, evini değiştirmedi. Tefsir doktorası yapan E.U. kendi teslim olduğu halde cezaevine atıldı.
HİÇBİR DELİL GÖSTERİLMEDİ
Cezaevi şartlarından dolayı kapalı alan fobisi gelişen E.U’nun hemoroid rahatsızlığı nedeniyle de büyük sıkıntı yaşadığı öğrenildi. Bu rahatsızlığı nedeniyle 5 günde bir tuvalete gidebilen E.U’nun cezaevi muayene kayıtlarında rahatsızlıklarının net bir şekilde yer aldığı belirtildi. E.U. ile aynı durumda olup da birçok kişinin tahliye edildiği belirtilirken, hiç tanımadığı bir kişi tarafından 5 defa aranması gerekçe gösterilip tutuklanmasına ailesi tepki gösterdi.
E.U, cezaevine gelirken 6 yaşındaki oğlunu hastanede refakatsiz bir şekilde yatılı bırakmak zorunda kaldı. Operasyondan 10 gün önce bir bebek sahibi olan E.U. yeni doğmuş bebeğini, hasta oğlu ve bakıma muhtaç annesini eşine emanet ederek cezaevine girdi. Oğlunu hastanede, annesini yatalak haliyle evde, eşini de yeni doğmuş bebeğiyle baş başa bıraktı. Kim olduğunu bilmediği bir telefondan gelen aramadan dolayı şüpheli olan E.U. başka bir delil olmaksızın tutuklu yargılanıyor.
MATEMATİK ÖĞRETMENİNE SKANDAL SUÇLAMA
KPSS operasyonunun bir diğer mağduru olan İ.Ç. kopya iddiasıyla iptal edilen sınavdan 95, tekrarlanan sınavdan da 93 aldı. Matematik öğretmeni olan İ.Ç. 2007’deki KPSS sınavındaki matematik sorularının tamamına yakınını yaptı. Eğitim bilimlerinden kopya çektiği iddiasıyla gözaltına alınan İ.Ç. eğitim bilimlerinden değil, ilginç bir şekilde branşı olan matematik sorularından şüpheli olarak tutuklandı.
BİLİRKİŞİ SKANDALI
I.Ç.’nin tutuklanmasına bilirkişi tarafından hazırlanan skandal bir rapor gerekçe gösterildi. Bilirkişi 2008, 2009 ve 2010 yıllarındaki KPSS sınavlarının analizini yaptı. Analize göre 2010 yılına kadar yüksek net yapan bulunmadığını gerekçe gösteren bilirkişi İ.Ç. kopya çekildiği yönünde rapor hazırlandı. Ancak soruşturmada İ.Ç.’ye ait suçlama gerekçesinin farklı yargılama gerekçesinin farklı olduğu ortaya çıktı.
3 SORU 4’E ÇIKTI
Soruşturma 25 sorunun sızdırıldığı iddiasıyla başlamasına rağmen İ.Ç.’ye 30 soru hakkında işlem yapıldı. Matematik hocası olan İ.Ç’ye, 3 soruyu işlem yapmadan çözmesi kopya gerekçesi sayıldı. Bilirkişinin skandalları bununla da kalmadı. İşlemsiz yapılan 3 soru bilirkişi raporuna 4 olarak yazıldı. Bilirkişinin matematiksel hatasıyla İ.Ç. şüpheli gösterildi.
EŞİNE KUMPAS KURULDU
Yaşanan onca hukuksuzluk ve insan hakkı ihlalinin üzerine İ.Ç’nin eşine bir de kumpas kurulduğu ortaya çıktı. Eşi ve kendi kimlik bilgileri servis edilerek Kayseri’de ikamet etmelerine rağmen Konya’da bir internet kafeden alışveriş yapılarak dolandırıcılık yapıldı. Dolandırıcılık faaliyeti üzerine İ.Ç’nin eşi A.Ç. İstanbul Adliyesi’ne gelerek ifade verdi. Yine A.Ç. adına Ankara’da bir adres gösterilerek D-Smart aboneliği açılmış, abonelik ödemeleri yapılmadığı için haciz işlemleri başlatıldı. A.Ç. yaşanan bu dolandırıcılık faaliyetleriyle ilgili savcılığa suç duyurusunda bulundu.
KANSER RİSKİ GÖRMEZDEN GELİNİYOR
Hepatit taşıyıcısı olan İ.Ç’nin yeterli beslenememesi ve stres altında olması halinde hastalığının karaciğer kanserine dönüşeceği de doktor raporuyla belirtildi. Rapora rağmen tutuksuz yargılanması yönünde yapılan itirazlar mahkeme tarafından kabul edilmedi.
Üstelik İ.Ç’nin annesinin de göğüs kanseri tedavisi gördüğü aynı zamanda Hepatit C hastası olduğu öğrenildi. Anne Ç’nin bakıma muhtaç olduğuna ilişkin doktor raporu olduğu ve bu raporun savcı ve hakime teslim edildiği belirtildi. İ.Ç’nin 1.5 yaşındaki oğlu İ.Ç. kansızlık tedavisi görüyor. Bir an önce ameliyat olması gereken İ.Ç. babasının tutuklandığı günlerde anestezi yapılarak ameliyat olması gerekirken yaşanan gelişmelerden dolayı ameliyatı ertelendi. Yatalak kayınvalidesine ve yeni doğan bebeğine bakan İ.Ç’nin eşi, hasta oğlunun ameliyatı risk taşıdığı için eşinin cezaevinden çıkmasını bekliyor.
320 KİŞİ TAM PUAN ALDI, İPTAL EDİLDİ
10 Temmuz 2010'da yapılan KPSS, 320 kişinin soruların tamamını yaparak tam puan alması üzerine "soruların sızdığı" iddiası üzerine iptal edilmişti.